Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

Beynim kilitlendi!

Dün sabah Sokak TV'den arayıp Twitter'in kapatılması ile görüşümü sorduklarında aklıma gelen ilk cümle "Kapatılma haberini ilk duyduğumda beynimin kilitlendiğini hissettim" oldu.

Bütün içtenliğimle söylüyorum; 36 yıllık meslek yaşamımda ilk kez kendimi bu kadar kötü ve çaresiz hissettim. Çünkü 36 yıllık meslek yaşamımda nice savaşlar, kavgalar, tezgahlar, oyunlar, pislikler ve çok zor koşullar gördüm ve yaşadım ama dünkü olay hepsinden beter!

Çünkü 36 yıllık meslek yaşamımda onlarca Arap, uluslararası, bölgesel ve Türk basın yayın organlarında hep özgür oldum ve neyi düşündüm ise hepsini yazdım, kimse beni engellemedi. Yazılarımdan hoşlanmayanların 'Alo'su ile Yeni Şafak ve TMSF el koyduktan sonra da Akşam'dan atıldım.
İnsan olmanın temel koşul ve özelliği; düşünmek ve konuşmaktır.
Sağlıklı düşünmenin temel koşulu ise; özgürce bilgi sahibi olabilmektedir.
Bilgi ise, konuşmak ve yazmakla ulaşması gereken yerlere ulaşır.
Bu olmazsa, insanlar insan olmaktan çıkar ve koyun sürüsü haline gelir.

Koyun sürülerinin cahil çobanın mı, yoksa çobanın çaldığı kaval sesinin arkasından gittiği bilinmez. Belki de anıran eşeğin sesini takip eder ya da havlayan köpekten korkarak belli bir yöne gider. Belki de telepati ve sezilerle, her an bir kurdun ormandan çıkıp kuzucukları götürebileceğini bilir.
Ben böyle bir sürünün içinde olmak istemiyorum, olamam.
Allah bana düşünüp kullanmam için akıl, görüp duymam için ikişer göz ve kulak verdi.
Konuşmam için dil, yazmam için de el.
Pis kokulardan korunmam için de bir burun!
Bu işlevlerin önüne geçmek isteyenler hesabını Allah'a verir.
Tabii Allah'a inanıyorlarsa!

***

Gelelim Twitter'in kapatılmasına...
Şöyle üç yıl öncesine dönelim. Hani şu Arap Baharı' hikayesi... Bazıları bu olayı 'Sosyal meydanının zaferi' olarak niteledi. Çünkü Tunus'ta Bin Ali, Mısır'da Mübarek, Libya'da Kaddafi ve Yemen'de Abdullah Salih'a karşı ayaklanan ya da ayaklandırılan yüz binler, sosyal medya üzerinden örgütlenmiş ve çok güçlü bir şekilde sokağa inmişlerdi. Sokaklar dolunca, güvenlik güçleri ve ordu da plan gereği müdahale etmedi ve Bin Ali Suudi Arabistan'a kaçtı, Mübarek kafese konuldu, Kaddafi çok iğrenç bir şekilde öldürüldü ve Abdullah Salih'a camide suikast düzenlendi ama kurtuldu.

Peki bu liderler ayaklanma sürecinde ne yaptı?
Baş düşmanları sosyal medyaya dokunmadılar.
Namı diğer ‘Gestapo’ Bin Ali, 30 yıllık Başkan Mübarek, “Benden başka büyük yok” diye Kaddafi ve 33 yıl önce darbe yaptığında çavuş olduğu için 'Çavuş' lakaplı Abdullah Salih; gençlerin olağanüstü bir zeka ile kullandığı Facebook, Twitter, YouTube ve bilumum internet faaliyetlerine dokunmadılar.
Belki de dokumadıkları için devrildiler.
Ama devrilmeyi hak etmişlerdi.
Gelelim Suriye'ye...

Hep söylediğim gibi; bu ülke dünyada benzeri olmayan bir saldırıyla karşı karşıya.
Onlarca ülkenin tüm güçleri Suriye halkı üzerine çullandı ve on binlerce ruh hastasına destek vererek Suriye'yi yıkmaya uğraştılar. Ama başaramadılar. Neden başaramadıklarını son kitabım 'Diren Suriye'de anlattım.

Peki; Başbakan Erdoğan'ın diktatör, zalim, gaddar ve katil dediği 'Esed', yani ‘Aslan’ ne yaptı?
Twitter, Facebook, YouTube ve bilumum internet  iletişim özgürlüklerine dokunmadı.

Hatta bir ara Esad'ın bu tavrına sinirlenen ruh hastası Radikal İslamcı gruplar ulusal iletişim merkezini bombalayarak “Esad interneti kesti” dediler. Oysa, sosyal medyadan en çok onlar yararlanıyordu. Kendi aralarındaki haberleşmeyi şifreli olarak Twitter ve Facebook üzerinden yapıyor ve kestikleri kafaların görüntülerini YouTube'da paylaşıyorlardı. Dünyanın dört bir yanındaki yandaşları da bu görüntüleri görünce, Allah yolunda cihat için Türkiye üzerinden akın akın Suriye'ye gidiyordu.
Ama Esad danışmanlarının tüm ısrarlarına rağmen internete dokunmadı.
Peki dokunan kim?
Esad'ı devirmek için Suriye'de savaşan on binlerce ruh hastası, manyak ve katile sınırsız destek veren Suudiler ve körfez ülkelerinin kral, emir ve şeyhleri.
Ve şimdi Başbakan Erdoğan.
Hepsi de, her şeyi Allah için yaptıklarını söylüyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar