Sonu ‘S’ ile biten skandalsız sınav neredeyse kalmadı. Merkezi olarak yapılan sınavlarda bir kargaşa, bir olumsuzluk yaşanmazsa ‘bu işte bir tuhaflık olmalı’ diyerek şaşırıyoruz.

Son yıllarda ne ÖSYM ne de MEB maalesef iyi sınav veremiyorlar. Öğrencileri sınava alıyorlar ama kendileri ile ilgili bir değerlendirme yapılsa her halde sınıfta kalırlar. Hadi iyi kötü üniversite yerleştirme sınavları oturmuş gibi. Ya TEOG? Tam bir rezalet… Neresine elinizi atsanız lime lime dökülüyor.

Hatalı sorular, hesaplamalardaki son dakika değişiklikleri ve yanlış hesaplanan puanlar derken çık işin içinden çıkabilirsen… Böylesi önemli sınavlarda sürekli olarak hatalı soru nasıl çıkar? Gerçekten anlamak çok zor iş… Her yıl yapılan YGS-LYS, TEOG ve diğer merkezi sınavlarda hatalı sorusu olmayan bir sınav hatırlıyor musunuz?

Soru hazırlama komisyonu ya bu işi yeterince ciddiye almıyor ya da bu işi beceremiyor. Bunun başka açıklaması olabilir mi? Bir de hatalı sorulara işaret koyan herkesin sorusu doğru olarak kabul edilirken, hatalı olduğu için o soruları boş bırakanların ise doğru kabul edilmiyor. Ama yanlış işaretleyenin doğru kabul ediliyor. Böyle bir şeye akıl sır erdirmek mümkün mü?

Ya din dersinden muaf olanların bu testten sorumluymuş gibi puanlarının sıfır hesaplanmasına ne demeli? Tam bir komedi… Sonra da MEB açıklama yaparak; ‘519 öğrencinin puanlarının yeniden hesaplanması, diğer 1.287.428 öğrencimizin yüzdelik dilimlerinde herhangi bir değişikliğe neden olmamıştır.’ diyor. Ne demek bu? Tüm öğrenciler aynı havuzdaysa puanların hepsinin yeniden hesaplanması gerekmez mi?

***

TEOG sisteminin, ölçme ve değerlendirmeye uygun olmayan sorularından hesaplama yöntemine, şişirilmiş not adaletsizliğinden tercihlere ve en son yapılan nakillere kadar çöktüğü artık aşikâr.

Yol yakınken artık bu sistemden bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor. Yeni kurulacak hükümette bakalım Milli Eğitim Bakanı nasıl bir değişiklik yapacak, nasıl bir önlem alacak?

Geçen günkü yazımda liselere geçişte önerdiğim sınav sistemi ile ilgili birçok okuyucumdan olumlu geri bildirimler aldım. Bakalım MEB, önerilerimizin ne kadarını dikkate alacak? Hem üniversiteye hem de liselere yerleştirmede şişirilmiş notlar ciddi adaletsizliklere neden oluyor. Sınavda başarılı olup ham puanları iyi olanlar okul puanları eklenince geriye düşüyor. Bu durumun mutlaka düzeltilmesi gerekiyor.

***

Bu arada üniversite yerleştirme sonuçları da sansasyonel bir şekilde açıklandı. Umarım sonuçlarda bir hata yoktur.

Adaylar cevap optiklerinin açıklanmasını bekliyor. LYS sonuçları ile birlikte testlerdeki net ortalamaları da belli oldu.

Tüm adaylarda testlerdeki Türkiye ortalamaları adeta yerlerde sürünüyor.

LYS1’de; Matematik (50 soru) ortalama 9,72, Geometri (30 soru) 3,78
LYS2’de; Fizik (30 soru) 6,48, Kimya (30 soru) 8,75, Biyoloji (30 soru) 9,78
LYS3’te; Türk Dili ve Edebiyatı’ndan (56 soru) 20,98, Coğrafya (24 soru) 10,21
LYS4’de; Tarih (44 soru) 13,12, Coğrafya-2 (14 soru) 5,82, Felsefe Grubu (32 soru) 10,80
LYS5’de; Yabancı Dil (Alm) (80 soru) 26,56, Yabancı Dil (Fra) (80 soru) 35,60, Yabancı Dil (İng) (80 soru) 20,07

Şimdi yukarıdaki soru ve net sayılarını karşılaştırın. Her testte adaylar yaklaşık olarak soruların üçte birini ancak yapabilmiş.

Ne PİSA ne de TIMSS gibi uluslararası değerlendirmelere kadar gitmeye hiç gerek yok.

Yanı başımızdaki sınav sonuçlarına bakıldığı zaman eğitimin içinde bulunduğu durum daha da net ortaya çıkmış oluyor.

Dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde bu eğitim sistemiyle yer almak mümkün değil.

Peki, önlem olarak ne yapılıyor?

Hiçbir şey.

Eğitim Şûraları'nda bu konular konuşulup tartışılıyor mu?

Hiç zannetmiyorum. Eğer öyle olsaydı herhalde bu durumda olunmazdı…