S. Ersu Hızır

S. Ersu Hızır

Adalet’e doğru

CHP Genel Başkan’ı Kemal Kılıçdaroğlu ADALET için Ankara’dan başlattığı yürüyüşü 14 gündür sürdürüyor.

Yürüyüş sonunda arzuladığı ADALET gelecek mi? Ana Muhalefet’in başlattığı bu yürüyüşe iktidar duyarlılık gösterecek mi?

Bunları kısa bir zaman sonra hep birlikte göreceğiz.

Dileğimiz iktidarın muhalefetin demokratik istemlerine olumlu yanıt vermesi, ülkemizde barış ve huzurun tesis edilmesi. Kılıçdaroğlu başlattığı yürüyüşle CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanma kararına karşı demokratik tepkisini ortaya koydu ve koymaya devam ediyor.

CHP’nin önceki Genel Başkanı Deniz Baykal’ın iktidarın bu yürüyüşü önemsemesini, gereğini yapmasını, yürüyüşe fiziken katılamayan ama destekleyen milyonların bulunduğunu vurgulayan, milletvekilleri için kürsü dokunulmazlığının yeniden yasal statüye kavuşturulmasını isteyen, özenle seçilmiş açıklaması da çok önemli.

Açıklamada yer alan tespitlere hemen her kesim olumlu tepkiler verdi.

İktidarın da bu yürüyüşün anlam ve önemini sağlıklı olarak değerlendireceği, yapılan uyarıları dikkate alacağı inancındayım.

Yürüyüş ve yol ile ilgili Anadolu kültürü çok zengin.

Bu konuda yazılmış şiirler, söylenmiş birçok türkü bulunmakta.

Değerli Halk Ozanımız Âşık Veysel ‘ Uzun İnce Bir Yoldayım’ adlı türküsüne,

Uzun ince bir yoldayım / Gidiyorum gündüz gece / Bilmiyorum ne haldayım / Gidiyorum gündüz gece... diye başlayıp

Şaşar Veysel iş bu hale / Kâh ağlaya kahi güle / Yetişmek için menzile / Gidiyorum gündüz gece… diyerek bitirir.

CHP’ de bu türkünün sözlerine benzer şekilde ‘adalet’ olarak belirlediği menzile doğru yürüyor.

CHP uzun bir dönemden sonra yekvücut olarak başlattığı ve yürüyüş sürdükçe gittikçe farklı kesimlerin de artarak destek verdiği bu yürüyüşle, parlamento dışında, yasalara uygun demokratik tepki veriyor.

Cumhuriyet Halk Partisi hukuk sisteminde yapılan ve yapılmak istenen anayasal ve yasal düzenlemelere karşı hep duyarlı olmuş, yargı bağımsızlığını-bireysel ve fikirsel özgürlükleri kısıtlayan değişikliklere her zaman karşı çıkmıştı.

Yargıda reform adı altında 2010 yılında yapılan referandum sonrası da yapılan düzenlemelere CHP bu anlayışının gereği karşı çıkmış, yapılmak istenen düzenlemelerin yargı bağımsızlığını ortadan kaldıracağını toplumdaki adalet duygusunu zedeleyeceğini açıklamıştı. Sonrasını hep birlikte yaşadık.

Yapılan düzenleme ile yargı, Fetö’cü olmayanları kılıçla keser gibi doğramış, başta genelkurmay, emniyet teşkilatı ve yargı olmak üzere birçok kurumda komplolarla insanlar tasfiye edilmiş, kumpaslarla hapislere atılmıştı. Bu süreç 15 Temmuz hain Fetö darbesine kadar devam etti. Şimdi bu hainler yargılanırken onların uymadığı hukuk kurallarına uyarak, ama adaletin gücünü göstererek farkımızı göstermeliyiz. Bunu başkası için değil kendimize olan saygı ve toplumda adalete olan güvenin yeniden tesis edilmesi için yapmalıyız. Ne demiş Hz. Ömer

“Adalet mülkün temelidir” Bu deyimde olduğu gibi Türkiye bizim, bu vatan bizim, bu topraklara sahip çıkmak Cumhuriyet’imizi yaşatmak için adil olmalı, adaletli davranmalıyız. Ömer Hayyam’ın dediği gibi; “Adalet kâinatın ruhudur”

Bu anlayışı aklımızda, yüreğimizde her zaman ya- şatmalı hayata geçirmeliyiz. Unutmamalıyız ki;

‘Ülkeler savaşlarla elde edilir, ancak bağımsızlıklarını adaletle korurlar.’

Not: Sivrihisar-Temelli arasında uzun süredir bozuk olan asfalt kaplamayı Karayolları ne zaman yapmayı planlıyor. İki şeritli yolun yetersiz kaldığı bu yolda gidiş geliş her iki yönde de sağ şeridin engebeli arazide gider gibi bozuk olması sürücüleri isyan ettirmekte, yol sıkışıklığına ve kazalara sebebiyet vermekte. Ulaştırma Bakanı ve Karayolları Genel Müdür’ünün bilgilerine…

Önceki ve Sonraki Yazılar