Affet Fikret Otyam Ustam

Fikret Otyam ağabeyim, Türkiye’nin yetiştirdiği büyük gazetecilerden… Aldığım bilgiye göre, şu anda mide kanaması operasyonla önlenmiş, bir ara duran kalbi çalışmış… Şu anda durumu iyi imiş.
Aman Fikret ağabey, bizi sensiz bırakma…
Ustam bana hala kızgın mıdır bilmem… Ama, bunu esprili bir dille kaleme almıştı.
Arayış’a bir kuruş ücret almadan katkı veren Otyam’ın yazıları hep son dakika gelirdi. O zaman iletişim imkanları böyle değil. Yazılarını posta ile gönderirdi. Biz de O’na yer ayırır derginin diğer bölümlerinin, montajı bile hazırlar, Fikret ustanın yazısı beklemeye başlardık. Sanıyorum 1981’in Aralık sonu gibi, yazısını dizdirdiğimizde görürdük ki, yazı ayırdığımız yere sığmıyor. Diğer sayfaları bozma imkanımız da yok. Bozsak Arayış zamanında bayide olamayacak. Biz de Fikret Ağabeyin yazısını O’nun deyimi ile “ kuşa” çevirdik..
Usta, ben hapiste iken 51’inci sayıda şunları yazmıştı:
“… Arayış Yazı İşleri Müdürü Nahit Duru’ya bir görev vermiştim. ‘Aç telefonu bakana sizinle ilgili bir yazı var dergimizde deyiver’ demiştim. Sanki Nahit’cik bu görevi yapmasın diye atıverdiler mapus damına… Aynı Nahit Duru bir yazımı, uzun geldi diye hallice kırpmış, yazı yazılıktan çıkmış, kendim anlamadım, okur nasıl çözsün? İşte bizim Nahit’i bu yüzden aldılar içeri, o canım yazıyı nasıl kuşa çevirip anlaşılmaz duruma soktun diye! Gazeteciler hapiste diye bas bas bağıran Avrupa ve Konsey üyelerine özellikle duyurmak isterim”
Fikret Usta o yazı konusunda yerden göğe kadar haklıydı.
Affet ustam… O iş, densizlikten değil, yersizliktendi...
Diren, diren be USTAM.
Bir yakınma
Bir öğretmen, Atatürk hayranı. Adı Keriman Tevhit Ertuğrul, Eskişehir’de yaşıyor.
Geçen gün bana sosyal medya üzerinden yakındı. Bir profesörün söyledikleri çok ağırına gitmiş. O profesörün adı Faruk Beşer…
Hoca şöyle demiş:
“ Aldatan kocaya tahammül etmek ibadettir”
Yahu hoca, bize ibadeti başka öğrettiler. Bunu size kim öğretti? Nerede yazıyor? Bizim bildiğimiz ibadet Allah için yapılır. Bunun anlamı nedir? Hoca, anlat da öğrenelim…
Buna inanan insanlar, buna inanan kadınlar hala var mı bu ülkede. İnanmak bir yana; bu cümlenin söylendiği bir ülkede yaşamak bile insanlara acı vermiyor mu?
Keriman Tevhit Ertuğrul hocam, ne diyeyim, Yaşar Nuri hocamızın yazdığı, söylediği gibi, birileri bizim insanımızı ALLAH ile aldatıyorlar, ve bu alışkanlıklarını da sürdürüyorlar.
İnsanımızın, aydınlanması ve kendilerinin Allah ile aldatılmasına izin vermemesi gerekiyor.
Bu işin başka bir yolu da yok gibi…

Önceki ve Sonraki Yazılar