Hükümetin hazırladığı “Akil İnsanlar” listesi ağırlıklı olarak, “Yetmez ama evet” çizgisindeki liberallerle muhafazakâr, İslamcı ve diğer yandaş isimlerden oluşuyor.

Bu listeye tepki büyük. Nasıl olmasın ki? Bir operasyon gazetesi olarak kurulan ve uzun süre polis istihbaratının bülteni gibi yayımlanan Taraf gazetesinden tam beş kişinin “Akil İnsanlar” heyetinde olması, dinci-faşist Akit gazetesinin toplumdaki ağırlığıyla ters orantılı bir şekilde bu heyet içinde yer alması tam anlamıyla bir skandaldır.

Heyet içindeki birkaç solcu ya da Alevi üyenin ise oluşuma inandırıcılık kazandırmak ve tarafsızlık görüntüsü vermek için davet edildikleri açıkça ortada. Bu oyuna gelinmemeli. Hukuksal zemini hazırlanmamış, yasal çerçevesi oluşturulmamış, dolayısıyla siyasal güvencelerden de yoksun olan bu girişimin AKP iktidarının diktatörlük anayasasının topluma kabul ettirilmesine hizmet edeceği açık.

En az toplumun yarısını oluşturan, adil ve onurlu bir barışın sağlanması için sürece dahil edilmeleri gereken kesimler, heyette temsil edilmiyor. Anlaşılan AKP yurtseverler, cumhuriyetçiler, solcular, sosyalistler arasında pek “akil insan” bulamamış.  Aksesuvar olarak değerlendirmek için bir-iki kişiyle durumu geçiştirebileceğini düşünmüş.

Bu girişimden ne gerçek ve adil bir barış ne de demokrasi çıkmaz. Bir ülkede iktidar adayı olan ana muhalefet partisinin bile dışında tutulduğu bir “toplumsal uzlaşma” olabilir mi?