Acaba diyorum, canım Kürdistan’ın başkenti Amed’e gitmek isterse, vize için nereye başvuracağım..

Ya da vize başvuruları için ne zaman adres verilecek?

Veya..

Eskinin hatırına, vizesiz giriş mi lütfederler?

Veyahut..

Amed havalanında, donumuza kadar aradıktan sonra, vizede bir uygunsuzluk tespit edip, Türkiye’ye geri mi postalarlar?

Amed’den Türkiye’ye geri döndüğümde, Türkiye’yi yerinde bulur muyum?

Bulursam hangi isimde bulurum?

Bulduğum ülkenin anayasasının giriş maddelerinde ne yazar?

Ben bu ülkeyi şimdiden tanıyamıyorum!

Herif, Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağını satmak suçundan içeri alınmış!

20 yıl isteniyormuş!

O bayrakların içinde “işaretli” olanlar da vardır!

Üzerinde “Ayyaş”ın resimleri bulunanlar!

Onlar daha büyük suç!

Üzerinde “Ayyaş”ın resmi bulunan bayrağı bulundurmak, Bayrak Kanunu’na muhalefet sayılıyor!

Ne 20 yılı be!

Bayrakçı teröristi, müebbede mahkûm etmek lazım!

Peki, terörist bayrakçının, halkı isyan ettirmek için ortalık yerde sattığı suç aleti bayraklar adli tıbba gönderildi mi?

Yeddi eminde emanete alındı mı?

Eskiden sol örgütler enselendiğinde, suç aleti olarak silahların yanında, bildiri yazılan daktilo ve ispirtolu teksir makineleri de emniyette sergilenirdi!

1938 yılında, Deniz Harp Okulu talebelerinin yatakhane dolaplarında, Nazım Hikmet’in şiirleri “Yakalanmış”tı!

Şiir yakalanır mı?

Yakalandı ve talebeler okuldan kovulurken; Nazım Hikmet de “Dolapta şiirleri yakalanma suçundan” idamla yargılandı!

Olayın mağdur öğrencilerinden A. Kadir Meriçboyu, “Harp Okulu Olayı ve Nazım Hikmet” isimli kitabında, bu hadiseyi tüm ayrıntıları ile anlatır, okumayanlara kesin tavsiyemdir!

O zaman Nazım Hikmet suçtu!

Artık ülkenin simgesi bayrak, terör aleti oldu!

Ülkenin bir bölümünde PKK bayrağı taşıyıp, askeri tören yapmak, mezarlıklardaki törenlerde düzeni PKK askerlerinin sağlaması, PKK Polis Akademisi öğrencilerine diploma dağıtmak serbest!

13 yaşındaki çocuğa tasallutta bulununca serbest bırakılmak da serbest!

Pala sallamak hayda hayda serbest!

Sokakta adam öldürmek, çoktaaaan serbest!

Ama Türk Bayrağı satmak, terör suçu!

Ben bu iktidara ta başından beri muhalif durdum!

Kimi faşist, kimi tetikçi, kimi satılmış, kimi aceleci, kimi duruma ayak uydurup köşe dönmediğim için “salak” dedi!

Şimdi halılığıma bakınca, Yüce Allah saklasın, büyük günahlardan “kibre” düşmekten korkuyorum!

Hep düşünüyorum:

“Ben Türkiye’de miyim?”

Burası benim bildiğim Türkiye değil!

Yoksa kafayı mı yedim!

Siz hâlâ yemediniz mi?

Yemedinizse, durumunuz vahim!

Hemen kafanıza jöle sürüp, danışman olun!