Artık bütün kartlar açık. Ne yapıyorlarsa gayet açık yapıyorlar. Utanma, arlanma, bahane bulma falan yok.

Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden unsur, AKP lehine meydanlarda dolaşıyor, hiç utanmadan, “Evet, devletin parasıyla dolaşıyorum, var mı bir diyeceği olan?” diye soruyor, ‘tarafsız’ olduğunu söyleyip sonra kafa yapar gibi, “Gönlümde bir aslan yatıyor” diyor.

Aslan muhabbeti bitmiyor. Bu fukara halkın parasını savura savura yapılan KaçAk Saray’a yerleşti bir güzel, “Aslan yattığı yerden belli olur” deyip sırıtıyor...

Aslında belgesel işine bir girsek, aslandan ziyade başka türlü mahlukata benzetebiliriz onu ama neme lazım. Bu tür değişiktir, kendi kendilerine söyledikleri hayvanlardan başkasına benzettin miydi alınırlar, dava fasılları falan başlar. Sonra uğraş dur... Dolayısıyla belgeseller sizin hayal gücünüze kalmış.

Allah’ın kaseti yok, belgesel sizin zihninizde...

***

Vallahi bütün kartlar açık...
İktidar medyanın önemli bir kısmını kendi yandaşları adına gasp etti. Ta Katar’dan kaynak buldular, devlet bankasından kredi çıkardılar, koca bir medya yarattılar, falan... Artık medya patronları ilanı aşk ediyor cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden unsura.

Allah’ın kaseti yok, söyletiveriyor işte...

***

Patronlar ilanı aşk eder de medyanın ‘duayen’leri geri kalır mı? Bir zamanlar adamın yanağını okşayan Mehmet Barlas, geçen gece de, “Çok tatlısın, bal gibisin!” diye sesleniyordu gözlerini süzerek...
Ayıp ettin birader! Bal dök yala!..
Sen yalamazsan sokakta yalamak için bekleyenler çok...

Allah’ın kaseti yok, sokak ortasında ıstırıveriyor, yalatıveriyor işte...

***

Ne dedik, bütün kartlar açık...
Bak, beriki “Milletin a..na koyacağız!” dedi, ihaleleri aldı, üstüne bir de 424,4 milyon liralık vergi borcunu bir güzel sıfırlattı. Faizler hariç, kemiksiz 424,4 milyon lira, boru değil!
Bu iktidar sadece çocuklarına para sıfırlatmıyor, “Milletin a..na koyacağız!” diyen adamların vergi borcunu da sıfırlıyor. Milletin gözü önünde oluyor her şey.

Allah’ın kaseti yok, gösteriveriyor işte...

***

Kartların hepsi açık.
Dünyaya Mercedes’le geldiler ya, Diyanet İşleri Başkanı’na Mercedes hediye edecekmiş malum unsur. Hem de zırhlı! Yüzbinlerce dolar havada uçuşuyor. Rize’deki köyünden getirdi dolarları tabii, o malum unsur, gönlünce savuruyor!..
Hani o dolarlar savruluyor ya, “E birader, ne oldu sizin o kefenlere?” diyeceğim buradan da, desem neye yarar?

Böyle işte... Allah’ın kaseti yok, cümle cemaatin gözü önünde Mercedes’in zırhsızından, zırhlısına... İndirip bindiriyor...

***

Bunlar Soma’da madenci tekmeler, Taksim’de ellerini sıkmayan berberi döverler. Çocuk tırmalar, çiftçiye küfrederler. Kelle kesen katillere TIR’larla silah yollarlar, silahları yakalayanları içeri atarlar. Bunların her şeyi ortada. Kartlar açık...

Ve Allah’ın sopası yok. Sopa milletin elinde...