HARAM LOKMA, ALLAH İLE ALDATMA VE SİYASETİN ÇÖKÜŞÜ

Türkiye’nin en büyük sıkıntısı, haram lokmadan kaynaklanan sıkıntıdır. Basınımız bu haram lokma tespitimizi vurgun, soygun, çeteleşerek Türkiye’yi soymak, kamu haklarını ihlal etmek, emeğe ve alın terine ihanet...  şeklinde değişik ifadelerle vermektedir. Ben kendi bilim ve düşünce sözlüğümü kullanarak bu derdin ana başlığını haram lokma olarak veriyorum.   Halkımız bilmelidir ki, haram serveti hayatımızın amacı haline getirmek bizi perişan etmiştir. Benim görüşüme göre, Türkiye’nin hiçbir sıkıntısı yoktur ki, o haram lokma ve haram servet tutkusu ile bir biçimde irtibatta olmasın. Haram lokma köylerimizi, kentlerimizi, ormanları-mızı, suyumuzu ve nihayet kamu imkânlarımızı talana maruz bırakmıştır. Ve daha kötüsü, siyaseti çürütüp çöküş noktasına getirmiştir.   Bundan da kötüsü, haram lokma virüsü, sadece dinci ve dinsiz hırsızların kanını bozmakla kalmamış, artık halk tabakalarını da zehirlemiştir. Yiyebilen yiyebildiği kadar haram lokmaya istekli hale gelmiş veya getirilmiş bulunuyor. 1980 sonrası siyasal iktidarları haram lokmayı meşrulaştıran politikalarla bu ülkenin ahlak ve vicdan yapısını büyük bir yıkıma uğratmıştır.   İstisnalar, her alanda olduğu gibi burada da kuralı bozmuyor, bozamıyor.   İkinci ana sıkıntı, Allah ile aldatmadır. Yani temel belaların birincisine günlük deyimlerle hırsızlık, soygun ve vurgundan kaynaklanan sıkıntı dersek, ikincisi de din istismarından, Allah ile aldatmaktan doğan sıkıntı adını alabilir.    Allah ile aldatma tabirini doğrudan doğruya Kur’an’dan alıyorum. Zamanlar üstü kitap bu deyimi, üç yerde kullanmaktadır: Lukman suresi 33, Fâtır suresi 5 ve Hadid suresi 14. Ve bu tabiri kullanırken söylediği aynen şudur: “Dikkat edin, sizi aldatan sakın Allah ile aldatmasın!”.   Kur’an bir din kitabıdır. İnsanlık tarihinin, peygamberler mirasının özetini veren zamanüstü bir kitaptır. Bu kitap neden “Allah ile aldatılmayın!” diye altını çize çize haykırmakta,  insanlığı hem vicdanından hem de omuzlarından tutarak silkmekte, sallamaktadır? Çünkü Allah insanın şah damarındadır, canındadır. Allah ile aldatan kahpelik insanı işte o can noktasından vurur ve böyle bir kahra maruz kalmış insan kitlelerinin kurtulmaları, hatta aldatıldıklarının farkına varmaları bile ömürler alır. Onun içindir ki, Yüce Yaratıcı, insanoğlunu, “Sakın sizi benimle aldatmasınlar!” diye bizzat kendisi uyarmaktadır.
Din bağlamında gündeme gelen bütün meselelerden kaynaklanan sıkıntıların çözümü, bu tabirdedir. İnsanoğlu, din adına Allah ile aldatılıp aldatılmadığının hesabını ciddi bir biçimde yapıp tedbirlerini de ciddi biçimde olmadıkça iflah edemez.   Din, kalbe benzer; kalp, sağlığına kavuşturulmadıkça huzur ve rahat söz konusu olamaz. Ve bu benzetmede kalbin rahatsızlığı dinin istismarı demektir.   ALLAH İLE ALDATMA BİTMEDİKÇE HUZUR BULAMAYIZ   Bütün aldatmaların, bütün oyunların, kandırmaların, ihanetlerin acısı bir biçimde biter. Ama Allah ile aldatılanların acıları, ıstırapları ve gözyaşları bitmez. Allah bitmez ki Allah ile aldatma bitsin! İdeolojiler, rejimler, modalar ve sevdalar biter ama Allah ve onun gönderdiği kurum olan din bitmez. O halde, Allah ile aldatma kahrına karşı sürekli ve ‘tam teyakkuz durumu’ kaçınılmazdır. Tarih boyunca hep böyle olmuştur ve ileriki zamanlar boyunca da hep böyle olacaktır.   İleriki zamanların evrensel çapta kavgalarının esasını din ve mezhep çekişmelerinin oluşturacağını, benim gibi bir ilahiyatçıdan değil de bir siyaset bilimciden sormak isteyenlere, süper güç ABD’nin politikalarına yön veren beyinlerden biri olan Samuel  Huntington’ın “The Clash of Civilizations and the Remaking of World Order” (Medeniyetler Çatışması ve Dünya Düzeninin Yeniden Oluşturulması) adlı eserini okumalarını öneririm.   Benim vardığım sonuç şudur: İnsanoğluna Allah ile aldatılmanın panzehirini veren temel kaynak  Kur’an’dır. Bu Kur’ansal panzehirin nasıl kullanılması gerektiğini kitlelere anlatan ve düşünce tarihimizde bir devrim kabul edilen ‘Allah İle Aldatmak’ adlı eserimiz mutlaka ve muhakkak okunmalıdır. İşin özeti şudur:
Kur’an’ı din ve dini Kur’an yapanlardan başkası Allah ile aldatmanın  yıkıcı kahrından korunamaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar