Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Barolar göreve! Diploma, diploma, diploma!

Şu malum DİPLOMA var mı, yok mu?  Hani sıfırdan yaratılmış veya sıfırlanamayan Diploma! Ne diplomaymış ama! Bu konu tüm toplumu, özellikle sosyal medyayı bir hayli meşgul ediyor.  Toplumda devletin en tarafsız ve dokunulmaması gereken makamı, Cumhurbaşkanlığı makamı, Recep Tayyip Erdoğan kişiliğinde meşruiyet tartışması yaşıyor! Sadece ülkemizde değil, hem de tüm dünyada! Bu sonuçta ülkemize zarar veriyor. Bireysel başvurular kolayca reddediliyor. CHP nedense tüm milletvekillerinin imzasıyla konuyu Meclis’e, YSK’ ya, Yargıtay’a ve Anayasa Mahkemesi’ne taşımıyor. Önemli Demokratik Kitle Örgütleri (DKÖ), Sendikalar ve özellikle BAROLAR BİRLİĞİ! Olmazsa koskoca İSTANBUL BAROSU! Haydi görev başına! DİPLOMA sahte mi, değil mi? TESPİT ETTİRİN! Bu işi kendini kurban eden cesur bireylere bırakmayın! İktidar, siyaseti cami avlusunda cenaze namazına kadar taşıdı… Ana Muhalefet Genel Başkanı’na yumurta ve kurşun atılan bir ortam yarattı ülkede… Hem suçlu, hem güçlü… Pişkinlik ve demagojide Göbbels’i geride bıraktı. Şimdilik medyası, tank ve tüfeğin yerini aldı! Ama iktidarı kaybetmemek için herşeyi göze aldıkları belli! 
İzmir’de Kocaoğlu klasiği! CHP İzmir’de de Pazartesi günü İl Başkanlığının bilgilendirme toplantısı vardı! Çalışmalar ivme kazandı. Olumlu bir hareketlenme medyaya yansıyor! Toplantıya yine bazı milletvekilleri ve yöneticiler katılmadı! Ancak İBB Başkanı Kocaoğlu toplantıda iktidara, değil, yine parti içinde kendisini ve belediye çalışmalarını korka korka eleştirmeye kalkan bazı parti yöneticilerine esti, gürledi!  Yorgun ve tıkanmış Sayın Kocaoğlu, bu partiye emek veren partililer artık senin hatalarını, ayıplarını, ağır çekimden beter yavaşlığını savunmaktan yoruldu, bıktı!  Unutma sen onların ve İzmirlilerin laiklik hassasiyeti sayesinde o makamdasın! Partililere aslan, AKP’lilere şirin kedi olmaktan vazgeç artık! Bulunduğun makam memurluk değildir. CHP nin elindeki en önemli kamu gücüdür. Elin oğlu İstanbul Belediyesinden 14 yıllık iktidar yarattı ve tek adam diktatörlüğüne gidiyor. Elindeki gücü parti içi iktidar için değil, yok edilmeye çalışılan Cumhuriyeti korumak için bir şeyler yap! Muhalefette profil sorunu Ana Muhalefet esiyor, gürlüyor, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan adice saldırılar üzerine onun etrafında eskiye göre daha sesli organize oluyor. Bu alçakça provokasyonlar sayesinde bir mağduriyet havası oluştu toplumda. Ama unutulmamalı ki, bu saldırının kurumsal mağduru CHP’dir! Saldırı şahsi değildir. Bu hassas ayrım yapılmaz ise bu mağduriyet ancak parti içi iktidarı pekiştirmeye yarar! Zira 6 seçim yenilgisi, Cumhurbaşkanlığı ve Meclis Başkanlığı seçimlerindeki REZİLLİK ve SEFALETİN ve başka bir sürü hatalar zincirinin hesabı verilmeden, yani önce kendi kapısının önünü temizlenmeden, bu mağduriyet havasıyla AKP iktidarından kurtulunacağını düşünmek en azından saflık olur! Bu halde mağduriyet ancak CHP içindeki değişim rüzgârlarına set olabilir bir müddet! Mevcut yapıyla iktidarı hayal bile edebiliyorsanız, buyurun…  Türkiye’nin düşük değil, YÜKSEK PROFİLLİ MUHALEFETE ihtiyacı var. Yanlışları göstermekle yetinmeyen, her alanda ne yapılması gerektiğini somut proje ve politikalarla gösteren ve önayak olan bir Ana Muhalefet gerek!

Önceki ve Sonraki Yazılar