Bir dönem-in sonunda batıyoruz işte...

GENÇ cumhuriyetimiz,
İki binli yıllara iki siyasi gelenekle girdi...
.
Kendisini “Kuvayi milliye ruhu” diye tanımlayan
CHP geleneği.
Uzantıları, Halkçı Parti, SODEP, DSP vs…
.
Kendisini “Kırk altı ruhu” diye tanımlayan Demokrat
parti geleneği.
Uzantıları, AP, ANAP DYP vs...
.
Bu iki siyasi geleneği takip eden iki radikal parti
de kurulmuştu.
İslamcı MSP, MHP
.
İki binli yılların başında,
Statükodan, bürokrasiden, ekonomik sıkıntılardan,
Seçkinci sınıftan bunalan halk,
Yeni bir arayış içindeydi...
.
Bunalmış halk,
Birden bire kendisini Tayyip Erdoğan’ın AKP’sinin
kucağında buldu...
İşte ne olduysa bundan sonra oldu...
.
BOP Eş Başkanlığı geldi.
Peşmerge ve PYD, sınırlarımızdan
Elini kolunu sallayarak Ortadoğu’ya girdi.
Arkasından IŞİD doğdu.
.
İçeride emniyeti, MİT’i, TSK’yı, yargıyı
Sözde İslam adına,
CIA’nın organizasyonunda,
FETÖ örgütü teslim aldı.
Adım adım Ortadoğu bataklığına saplanıldı...
.
Ekonomiye,
Suudiler’den, Kuveyt’ten, Katar’dan
Kayıt dışı sıcak para akımı başladı.
İnşaata hız vererek,
Osmanlı imparatorluğu diye diye,
Beton imparatorluğu kuruldu.
Yandaşlar hızla çoğaltıldı.
Yandaş medya oluşturuldu.
Liyakat sıfırlandı.
Cemaat ve tarikatlar devlet çarkını tersine çevirdi.
Millet zamlara boğuldu.
Bütçe açık üstüne açığa gömüldü.
Cumhuriyetin kazanımları bir bir satıldı.
Borsa tamamen yabancıların pazar kapısı oldu.
Devlet hiyerarşisi son buldu.
İçerde ve dışarıda güven sıfırlandı.
Üretim bitti, ithalat ülkesi olduk...
Hamasetle “Tek adam” rejimine teslim olduk...
.
Gele gele Papaz ve doların dedikodusuyla,
Çöküşün sonu hazırlandı...
Unutmayalım ki!
1914 yılında bir Osmanlı Lirası,
3,70 dolar ediyordu.
Peki, nerede Osmanlı sevdalıları?
.
Gemi su almış batıyor,
Biz hala halatları yağlamakla kendi kendimizi
kandırıyoruz.
Her şeye rağmen,
Zararın neresinden dönersek ümidiyle,
Kabadayılık yapıyoruz...
.
Son on beş yıldır,
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay, Mit,
Emniyet ve dinlenmesi gereken herkes dinlendi
Ve dinlenmeye devam ediliyor.
Kim mi dinliyor?
ABD, Almanya, İsrail, İngiltere, Rusya, Fransa...
.
Kendisini demokratlıkla temize çıkaran,
Kozmik odayı teslim eden İlker Başbuğ’lar nerede
şimdi?
Tüm açıklarımız ve sırlarımız elden ele tehdit olarak
bize geri dönerken,
Bir dönemin de sonuna geldiğimizi kim inkâr
edebilir...
Yazık oldu, genç Türkiye Cumhuriyeti’ne hem de
çoook yazık...
.
Ya sil baştan Cumhuriyete,
Ya da Afgan, Pakistan, Irak, Suriye yapısıyla kardeş
olmaya...
.
İslam’ı ve milliyetçiliği kullanarak,
Ülkeyi bu duruma düşüren “Dış dinamiklerin taşeronları
da”
Kına yaksınlar bir yerlerine...
Bir dönemin sonunda batıyoruz işte...

Önceki ve Sonraki Yazılar