Bişey yapmalı hey!..

Dün sevgililer günüydü… Belki benden bir gün gecikmeli de olsa sevgiyle,  aşkla ilgili güzel şeyler yazmamı bekliyordunuz. Ama olmadı yapamadım ve yazamadım... Siz de zaten böyle bir yazıyı beklemiyordunuz… Tam da sevgililer günü arifesinde Mersin’den gelen insanlığı bir kez daha yaralayan ve utandıran acı haberden sonra bir kez daha yıkıldık ve sarsıldık… Tıpkı eskiden vahşice öldürülen diğer insanların dramı gibi…
Özgecan Aslan, henüz yirmisinde yani hayatının baharındaydı. Üniversite birinci sınıfta ve üstelik psikoloji eğitimi alıyordu. Geleceğe dair hayalleri, umutları vardı… Severek seçtiği psikoloji bölümünü bitirip, sonra da psikolog olup insanlara yardım etmek ve onların sorunlarına derman olmak istiyordu. Ama olmadı, başaramadı…

Her zamanki gibi o sabah kalkıp üstünü başını giydi… Annesi sütünü içirdi, harçlığını cebine koydu ve onu öperek, koklayarak okuluna göndermek üzere yolcu etti. Ve o annenin kızına son kere sarılışı, öpüşü ve koklayışı oldu… Çünkü Özgecan, okuldan bir daha evine dönemeyecekti. İnsanlıktan nasibini almayan, vahşi, acımasız, taş yürekli zalimler Özgecan’ı Tarsus’tan Mersine dönerken acımazsızca öldürdüler…
Evet, gerisini yazmak istemiyorum. Çünkü buna yüreğim izin vermiyor… Yitip giden genç bir hayat ve geride gözü yaşlı kalan bir aile… Toplumun ve insanlığın vicdanı maalesef bir kez daha yaralandı… Gün geçmiyor ki, böylesine vahşice ve acımasızca öldürülen insanların haberini duymayalım… Neler oluyor toplumda ve ne yapıyoruz? Hiçbir şey… Belki de bu zalimler birkaç yıl sonra elini kolu sallayarak çıkacaklar hapisten ve belki de yeni Özgecanları öldürmek üzere… Geçmişte olmadı mı? Tıpkı 1998 yılında Ümraniye’de vahşice öldürülen Serpil Öğretmenin ve onlarca insanın katillerinin serbest bırakıldığı gibi… Daha kaç tane masumca insan öldürülecek? Daha kaç tane hayat sönüp gidecek? Ve daha kaç tane eve ateş düşecek?
Adalet nerede ve asıl önemlisi insanlık nerede kaldı? Masum bir genç kıza böyle vahşice ve canice nasıl kıyılır? Anlamak inanın çok ama çok zor! Toplum nereye doğru gidiyor? Daha doğrusu insanlık nereye doğru gidiyor? Başta bizi yönetenlerin ve sonra da herkesin oturup düşünmesi gerekmez mi? Hem de hiç vakit kaybetmeden hem de her şeyden çok daha çok ivedilikle!
Ne kadar değerler eğitimini ve din eğitimini de arttırsak olmuyor… Toplumun vicdanı kanamaya devam ediyor. Kötülükler, arsızlıklar, hırsızlıklar, vahşice cinayetler hem de artarak devam ediyor.
Bakın, beyler ve bayanlar toplum hiç ama hiç iyiye gitmiyor… Siyasilere güven yok… Adalete güven yok… Ve daha önemlisi insanın insana güveni hiç ama hiç yok…
Bütün bunları gördükçe aklıma tek bir şey geliyor;  insanlık için, sevgi için, kardeşlik için, temiz toplum için Moğolların, “Bişey yapmalı hey!” şarkısının sözleri geliyor:
“…insanım insanım diyorsa
bişey yapmalı bişey yapmalı
hey bişey yapmalı
hey bişey yapmalı
hey…”





Önceki ve Sonraki Yazılar