Yüreğim kanıyor, içim yanıyor

Hani eskiden,televizyonlarda
özellikle çocuk programlarında
bir oyuncak, kadın programlarında pasta yemek
anlatılırken "Hazır burada yapılmışı var." denerek
zamandan kazanılırdı ve tarifi verilen neyse
bitmişi gösterilirdi ya, şimdi benim de yapacağım o.
Üstelik de mevcut durumu anlatan sözlerin
üstüne söz söylemek de ayıp olur.
Daha önce çeşitli yazılarımda da kulllandığım
William Shakespeare'in 66. Sone'si'nin
1600'lü yılların başında yazıldığını hatırlarsak
daha anlamlı olur kanısındayım.

66.Sone

Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, hor görülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama.


"Yeni Türkiye" bir algı yaratma çabası gibi gelmişti başta ama şöyle uzaktan bakınca ne varsa eskiye dair müthiş bir planla yok edildi.
Yok edilenin yerine konan bir şeyler olsa bu kadar koymayacak da, son darbe kansız ama acı oldu.
Artık milli mücadele sonucu M.Kemal tarafından kurulan Cumhuriyet kurum, kuruluşları ve simgeleri ile ortadan kalkmıştır.
Nokta ise Çankaya Köşkü'nün Başbakanlık olarak kullanılması kararıdır ki yüreğimi acıtıyor.
Bundan bir sonraki aşama köprüyü yapan konsorsiyuma konut olarak yapılmak üzere verilmesi olacaktır ki şaşırtmaz beni.

Önceki ve Sonraki Yazılar