Kaos kimin işine yarar?

Türkiye yangın yerine dönmüş… Sanki bir yerlerden “düğmeye basılmış” gibi, bir anda ülkenin dört bir bucağı kana bulandı! Bir yanda IŞID terörü, diğer yanda PKK… Kimi sakallılar, potansiyel IŞID militanıymış gibi infaz edilmek isteniyor… Diğer yanda, iki polis memuru, “enseye tek kurşun” ile katlediliyor! Dün de Diyarbakır’da bir grup maskeli terörist, polise saldırdı; 1 ölü, 1 yaralı…

Amiyane tabiriyle, at izi it izine karışmış… Tam bir kaos ortamı… Ve hal böyleyken birileri kalkmış “erken seçim” den dem vuruyor!

***

Düşünüyorum da terörü tırmandırmak kimin işine gelir?

PKK mı böyle istiyor?

Daha 45 gün önce bir seçimden çıktı Türkiye… Ve bu seçim, Cumhuriyet tarihinin en geniş temsiliyet ve en renkli parlamentosunu oluşturdu. Etnik köken farklılıklarının temsil edildiği bir Meclis yapısı çıktı ortaya.

Kimi çevrelerce, “PKK’nin siyasi temsilcisi” diye eleştirilen HDP, “sadece Kürt kökenli yurttaşlardan değil” ülkenin dört bir yanından oy alarak 80 milletvekili ile girdi parlamentoya.

Hal böyleyken, eğer PKK, terörü tırmandırma kararı almışsa, bu demektir ki “Çözüm süreci”nden umudu kesti ve HDP’yi de gözden çıkardı. Ve “Ben bu sorunu silahla çözeceğim” demeye getiriyor. Suriye’deki PYD unsurlarıyla işbirliği yapıp Türkiye’nin Güneydoğu’sunda “kamu düzeni”ni bozup ortaya çıkacak kaostan medet umarak, “özerklik” ya da Barzani’nin bugünlerde seslendirdiği bağımsızlık taleplerine ayak uydurmak istiyor.

Öyle mi acaba?

Bilemiyorum… İnsanın aklına gelmiyor değil.

Bir merakımı daha paylaşayım; Suruç’taki katliamı kim yaptı? O olayda “canlı bomba”nın IŞID militanı olduğu söyleniyor ama böylesine büyük bir eylemi IŞID sahiplenmiyor.

Neden?

PKK da “ben yaptım” demiyor.

O zaman insanın aklına başka şeyler geliyor…

Belki bir komplo teorisi olacak ama acaba birileri demokrasiden umudun kesip, bir “iç savaş” endişesi yaratarak, “darbe” planları mı yapıyor?

Türkiye’den de beslenen dış güçlerin planı olabilir mi? Ve bu dış güç, Amerika’nın bir stratejisi mi?

Onu da bilemiyorum… Obama’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı arayıp, iç dış teröre maruz kalan Türkiye’ye her türlü yardımı yapacağını söylemesi, bir oyun mu yoksa?

***

Ve böylesine karanlık bir süreçten geçerken, yeni parlamento “olağanüstü” toplansın mı toplanmasın mı tartışmaları yapılıyor.

Bunun tartışması olamaz! Bu parlamento başka hangi durumlarda toplanacak?

Kim ne derse desin, Türkiye; şu anda “düşük yoğunlukta” gözüken ancak giderek yoğunluğu artabilecek bir “çatışma” ortamına sürüklenmek istenirken, parlamento toplanmayacak da başka ne zaman toplanıp duruma el koyacak?

Siyaset kurumuna seslenmek istiyorum. Bu işin şakası yok! Bırakın sidik yarışını! Eveleyip gevelemeyin. Gelin bir araya ve ülkenin yarınlarına el koyun! Türkiye batarsa, hep birlikte batarız!

Önceki ve Sonraki Yazılar