Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

Çelişki

Arap Baharı' ile birlikte Tunus, Libya ve Mısır'da insanlar sokaklara dökülünce hiç kimse 'Alevilik ya da Şiilik'ten söz etmedi.

Herkese göre ortada bir 'Özgürlük ve demokrasi Baharı' vardı.

Ama Bahreyn'de insanlar sokağa çıkınca 'olmaz' denildi.

Meğer 'Bahreyn'dekiler Şii ve demokrasi onlara göre değilmiş'.

'Sünni' Suudilerin tankları gitti ayaklanmayı bastırdı.

Sıra Suriye'ye gelince 'Baharcılar' tek bir söylem üzerinde birleşti: 'Suriye'de Alevi bir diktatörlük var'.

Körfez'in kral, emir ve şeyhleriyle birlikte Erdoğan.

El-Cezire, El-Arabiye ve benzeri tüm aşağılık televizyonlar gece gündüz bu yönde yayın yaptı.

Bölgenin binlerce ruh hastası din adamı bunun için on binlerce fetva verdi.

Yayınları izleyenler ve fetvaları duyanlar 'Allahu Ekber' nidalarıyla cinayet işlemeye başladı.

ÖSO, Nusra, IŞİD ve benzeri yüzlerce ruh hastası cinayet şebekesi böyle kuruldu.

On binlerce yabancı ruh hastası sapık bunun için Türkiye'ye geldi ve Suriye'ye girdi.

Bunun için 'Sünni ülke ve güçler' IŞİD'in Rakka ve Musul'u işgaline destek verdi.

Aynı ülke ve güçler şimdi IŞİD'i Rakka ve Musul'dan kovma operasyonlarına karşı çıkıyor.

Farklı gerekçelerle.

Örneğin AKP yönetiminde Ankara PYD gerekçesiyle Rakka operasyonuna karşı.

Güya Amerikan askerleri YPG militanlarıyla savaşıyor.

Amerikan askerlerinin PYD'yi eğittiğini, bu askerlerin silahlarla birlikte Kuzey Suriye'ye İncirlik'ten gittiğini ve ABD'nin PYD'yi stratejik müttefik kabul ettiğini bilmeyen yok.

Obama, Biden ve ABD yönetiminde birçok kişi bu gerçekleri onlarca kez vurguladı.

AKP yönetiminde Ankara'nın 2011-2014 döneminde PYD lideri Salih Müslim'i Esad'a karşı ayaklandırmak için birçok kez Türkiye'de misafir ettiğini ve karşılığında 'özerklik hatta federalizm' vaadinde bulunduğunu da bilmeyen yok.

Çelişki üzerine çelişki. Ama kimin umrunda.

Yandaş medyanın gücü her türlü yalanı unutturur Irak'ta durum bundan farklı değil.

Rakka olayına  yalnızca Türkiye'nin PYDABD gerginliği çerçevesinde bakan satılmış Arap medyası işini gücünü bırakmış Felluce ile uğraşıyor.

El-Cezire ve El-Arabiye günlerdir 'Şii milisler ve çoğunluğu Şiilerden oluşan Irak ordusu Felluce'de katliam yapıyor' yaygarasını sürdürüyor.

Anlaşılan IŞİD'in üç yıldır Suriye ve Irak cinayetlerine sesini çıkarmayan bu televizyonların Sünnilik damarı kabardı.

Bu televizyonlar IŞİD'in Felluce ve benzeri Sünni şehirlerde işlediği cinayetleri her zaman görmemezlikten geldi.

MOSSAD ve CIA operasyon merkezleri gibi çalışan bu iki televizyonun provokasyonuyla Arap sosyal medyasında müthiş ve çok tehlikeli bir mezhep kavgası yaşanıyor.

Sünni IŞİD'çiler Alevi, Şii, Ezidi, Hıristiyan, Kürtler ve Sünnileri keserken sesini çıkarmayan bu tipler 'IŞİD yok edilecek' diye şimdi çok üzülüyor.

Sapıkla yatan ruh hastası olarak kalkar.

Ruh hastalarının mezhep provokasyonu bu coğrafyaya çok acı çektirdi ve çektiriyor.

İslam düşmanı, ABD ve İsrail uşağı Vahabi Suudilerin parasıyla beslenen bu ruh hastası Şii ve Alevi kanıyla yetinmiyor.

Libya'da tek bir Şii, Alevi, Ezidi, Hıristiyan ya da Kürt yok ama tümü Sünni olan insanlar birbirini boğazlıyor.

Bu da yetmiyor birbirini boğazlayan bu farklı gruplara ayrışmış bu 'Sünnilerin' arkasında bulunan ülke ve güçler de 'Sünni'.

Acı ama gerçek.

Mezhep ve etnik düşmanlıklar bahane ruh hastalığı şahane.

Felluce ve Rakka hikâyeleri işte böyle bir şey!

Önceki ve Sonraki Yazılar