Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

CHP, CHP'yi buldu..

CHP'nin Kahire ziyaretinde görüştüğü yetkililere basının yoğun ilgisine rağmen hükümeti şikayet etmeden politikalarını benimsemediğini bildirmesi dikkat çekti. Mısırlı yetkililerin ve halkın CHP'den ortak talebi ise Başbakan Erdoğan'ın yanlı tutumuna Türk halkının kanmasını engelleyecek bir kanal olmasıydı...

CHP heyeti önceki gün Kahire'de ilginç ve bir o kadar önemli bir sürprizle karşılaştı. Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu ve Milletvekili Osman Korutürk'ten oluşan CHP heyetinin Mısır'a geleceğini duyan Mısır Cumhuriyet Halk Partisi " biz de bu heyetle görüşmek istiyoruz " diyerek başvuruda bulunmuş. Böylece CHP heyetinin Kahire'deki ilk görüşmesi Mısır CHP'si ile gerçekleşti. Mısır CHP lideri Hazem Ömer ve yardımcılarının katıldığı toplantıda Mısır-Türkiye ilişkileri detayları ile görüşüldü. Birkaç ay önce kurulmasına rağmen 37 bin üye kaydeden ve genel çizgisi ile liberal demokrat olan Mısır CHP lideri Ömer Mısır'da yaşanan süreci anlatırken ' Mısır halkı dinsel faşizmden çok korktuğu için Müslüman Kardeşler iktidarına bir yıl dayandıktan sonra devirdi ve geri dönmesine asla izin vermeyecektir" dedi. 'Başbakan Erdoğan'ın Mısır ile ilgili demeçlerinin Mısır halkını çok tedirgin edip üzdüğünü' söyleyen Ömer ' CHP'ye düşen görev Mısır gerçeklerini Türk halkına anlatmaktır " dedi.

Kahire'de CHP heyeti ile görüşen herkes aynı talepte bulundu..
Dışişleri Bakanı Nebil Fehmi, Kahire'ye çağırılan ve henüz geri gönderilmeyen Mısır'ın Ankara Büyükelçisi Abdurrahman Selahaddin, CHP heyeti ile Diplomasi Kulübü'nde bir araya gelen Mısır diplomasisinin önde gelen adamları, Özgür Mısırlılar Partisi lideri Ahmed Said ve birçok Mısırlı tarafından geleceğin cumhurbaşkanı olarak görülen Halkçı Akım'ın lideri Hamdin Sabahi..

Hepsi de farklı tonlarda olsa da Başbakan Erdoğan'ın Mısır ile ilgili demeçlerine çok kızgın. Hepsi Erdoğan'ı Mısır'ın iç işlerine karışmakla suçluyor ve bunun asla kabul edilemez olduğunu söylüyor. Hepsi de Erdoğan'ı hayal peşinde koşmak ve Mısır halkının büyük bölümü tarafından terörist olarak kabul edilen Müslüman Kardeşlere sahip çıkmakla suçluyor. Hemen hemen hepsinin vurguladığı şey Erdoğan'ın Mısır ile ilgili çelişkisi.

Erdoğan'ın çelişkisi
Onlara göre ordu aynı ordu ve halk aynı halk ama Erdoğan farklılaştı çünkü Mısır halkının değil, bir kesiminin yanında yer aldı.

Mısırlılara göre Şubat 2011'de Mübarek'i deviren ordu o zaman halkın istek ve iradesine sahip çıktığı gibi, 3 Temmuz 2013'te de Mursi'ye karşı ayaklanan aynı halkın istek ve arzularını yerine getirmiştir.
Onlara göre ordu aynı ordu ve halk aynı halk ama Erdoğan farklılaştı çünkü Mısır halkının değil, bir kesiminin yanında yer aldı.

Mısır halkının tepkisine dikkat çeken siyasi liderlerin ortak görüşü ise: Erdoğan'ın El-Ezher Şeyhine yönelik ağır suçlamaları asla kabul edilmez ve Mısır halkı tarafından affedilmez. Mısırlı siyasileri şaşırtan bir başka konu Türk medyasında bazı kesimlerin AKP Hükümeti'nin talimatı ile aldığı tutum ve sergilediği provokatif, saldırgan ve düşmanca davranış. Tıpkı Suriye konusunda olduğu gibi.. CHP heyetinin görüştüğü herkes Esad yönetimini benimsememelerine rağmen AKP Hükümeti'nin Suriye politikasını sert bir şekilde eleştiriyordu. Onlara göre Ankara'nın Suriye'de savaşan ÖSO, Kaide, Nusra ve benzeri radikal İslamcı silahlı gruplara destek vermesi Türkiye dahil tüm bölge için çok tehlikeli ve asla kabul edilemez.

Tüm bu suçlamaları dinleyince aklıma üç hafta önce Bağdat ziyaretimiz geldi. O ziyarette de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyetle görüşen tüm Iraklı yetkililer Başbakan Erdoğan'ın tutum ve davranışından şikayetçiydi. Araplar, Kürtler, Türkmenler, Sünniler, Şiiler ve diğerleri.. Hepsi de Erdoğan ve AKP Hükümeti'ni Irak'ın iç işlerine karışmakla suçluyordu..
Tıpkı Mısırlı siyasi önderlerin yaptığı gibi..

Erdoğan'ın geleceği
Mısır'da yaşananlar siyasal İslamın geleceğini belirleyecek, Erdoğan'ın tepkisinin sebebi de bu yüzden. Mısır'da siyasal İslamın halkın gözünden düşmesi, Erdoğan'a tüm Ortadoğu'da olanların ülkesinde de olacağını düşündürüyor.

Bağdat'ta olduğu gibi Kahire'de de CHP heyeti hiç br şekilde AKP'yi şikayet etmedi ama AKP politikalarını desteklemediklerini hep vurguladı. Hem de CHP heyetine yoğun ilgi gösteren Mısır medyasının önünde . Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu ve Milletvekili Osman Korutürk görüştükleri tüm Mısırlı siyasetçilere CHP ve Türk halkının AKP'nin Mısır, Suriye, Irak ve bölge politikalarına karşı olduğunu ısrarla söyledikten sonra Mısır'ın Türkiye ve bölge için ne denli önemli olduğunu vurguladılar.

Bu ise Mısırlı siyasetçileri çok rahatlatmıştı. Çünkü onlar da Türkiye gibi önemli bir ülkeyi kaybetmek istemiyordu. CHP heyetine gösterilen ilginin nedeni de buydu. Çünkü herkes Başbakan Erdoğan ve AKP Hükümeti'nin söyleminden dolayı şaşkına dönmüş ama buna rağmen hiçbiri aynı tonda yanıt vermeye yeltenmemişti. Çünkü herkes Erdoğan'ın neden böylesi ideolojik ve dar açıdan yaklaştığını anlamış ama yanıtın kendileri tarafından değil de Türk halkı tarafından verilmesi gerektiğine inanmıştı. Hem de Mısır kamuoyunun baskısı ve Mısır medyasının ağır yüklenmesine rağmen. Çünkü sokaklarda herkes Erdoğan ve dolayısıyla Türkiye'ye kızgın. İnsanlar dizilerden sonra Türk mallarının da boykot edilmesinden söz ediyor. Hemen hemen herkes Başbakan Erdoğan'ın tutum ve davranışına benzer şekilde karşılık verilmesini istiyor. Onlara göre Mısır asla alttan almaması gereken bir ülke.

Hele hele böylesi zor ve karmaşık bir dönemde. Çünkü bu dönemde yaşananlar belki de Mısır'ın önümüzdeki 30-40 yıllık geleceğini belirleyecektir. Mısır'ın şimdi ve bir yıl içinde yaşadığı süreç ise tüm Arap ve Müslüman ülkelerdeki siyasal İslamın geleceğini belirleyecektir. Başbakan Erdoğan'ın Mısır tepkisinin nedeni de budur.

Önceki ve Sonraki Yazılar