CHP özelleştirmelerde çok mu farklı?

GEÇEN haftalardaki yazılarımda CHP’nin tarım politikaları açısından AKP’den çok farklı olmadığını, daha çok daha yüksek düzeyde tarımsal destek vaat ettiğini yazmıştım.
Geçtiğimiz on yıllardır tarım alanındaki Tekel, SEK gibi birçok kuruluşun özelleştirilmesinin çiftçinin gelir kaybında büyük rol oynadığı açıktır.
Son seçim öncesi şeker fabrikalarının özelleştirilmesinde CHP sesini daha fazla yükseltti.
Daha önceki özelleştirmelerde söylem oldukça farklı idi…
21 Ağustos 2014’de yazdığım bir yazı şöyle başlıyordu:

“CHP Genel Başkanı şöyle konuşmuştu:
‘Özelleştirmeye karşı katı, ideolojik tutumumuz yok. Ama kamu açısından stratejik alanların özelleştirilmesine karşıyız. Aslında zaten özelleştirilecek bir şey kalmadı. Karşı çıksak ne olacak, çıkmasak ne olacak?’
Ne yazık ki özelleştirilecek bir şey kalmadığını zannetmek çok büyük bir yanılgı.
Özelleştirmecilerin ufukları sınır tanımıyor.
Şimdi karayolları, hızlı demiryolu hatları inşa ediliyor.
Ancak bir süre sonra özelleştirmek için yapılıyor gibi.
THY, DDY, barajlar, sulama sistemleri, okullar, müzeler her şey sırası gelince öne sürülecek.
Metro, otobüs işletmeleri ne güne duruyor…
Özelleştirilecek o kadar çok şey var ki.
Örneğin şeker fabrikaları özelleştirilirse birçoğu kapanacak.
Bazı illerimizde bunlardan başka sanayi tesisi yok.
CHP tercihini yapmalıdır.
Ya geniş halk kitleleri ya da çokbilmiş bir avuç neo-liberal aydın.
Özelleştirme yolunda yarışacak çok parti var.
Bu yarışta CHP’ye oy düşmez.
Parsayı onlar alır.”

Dört yıl önce yazdıklarımızın bir kısmı bugün gerçekleşmiş.
Tekel’in özelleştirildiği günlerde genel başkan “biz de Tekel’i özelleştirebilirdik.
Ancak parçalara ayırarak daha yüksek bir değer elde ederdik” diyebilmiştir.
Özelleştirmelere halkın önemli bir kesiminin duyarsız kaldığı açıktır.
Bunun şüphesiz ekonomi dışı birçok nedenleri var.
Halk bu kamu kuruluşlarını hiçbir zaman kendi kuruluşu olarak görmemiştir.
Gerçekte de durum buydu.
Bu nedenle bu kuruluşların sadece özelleştirilmesine karşı çıkmak yetmiyordu.
Aynı zamanda halkın gerçekten yönetimini yürüttüğü demokratik kooperatifler benzeri yapıları önermek, bu kuruluşları bu yönde değiştirmek gibi öneriler de yapmak gerekiyordu.
Aynı ve benzer politikaları uygulayarak farklı sonuçlar alınabileceğini düşünmek mümkün değil.

Önceki ve Sonraki Yazılar