Çiftçinin mazot fiyatını düşürmek iyi bir fikir mi?

Geçen yazımda, CHP’nin her seçimde mazottan alınan vergiyi kaldırarak fiyatını düşürme vaadinin, oy artışı olarak
bir karşılığı olmadığını yazmıştım.
(www.yurtgazetesi.com.tr/m/prof-dr-tayfun-ozkaya-makale,15387.html)
Bu vaat Tarım Bakanlığı tarafından mazot desteklerinin biraz arttırılması yoluyla kısmen uygulanmak istenildi.
Hatta bakanlığın geçen yıllarda mazot desteği de dâhil tüm desteklerin sadece şirket tohumu kullananlara verilmesi düşünceleri de vardı.
Bu öneri tohum şirketleri tarafından bakanlığa yapılmıştı.
Ancak bundan da şimdilik vazgeçmiş görünüyorlar.
Mazotun çiftçi için ucuzlatılması şüphesiz çiftçinin beğeneceği bir öneridir.
CHP’nin vaadinin bir karşılık bulamaması, ekonomi dışı seçmen tutum ve davranışlarını bir yana bırakırsak (ki bunlar da çok önemlidir) çiftçilerin CHP’ye güvenememesi yanında asıl önemli olan çiftçi eline geçen fiyatlar konusunda CHP’nin vaatlerinin AKP’den çok farklı olmamasına da bağlanabilir.
Örneğin ürün fiyatlarını ele alalım.
Çiftçi eline geçen fiyatlar ile tüketicinin ödediği fiyatlar arasında uçurum vardır.
Bu gerçeği görüp, makul bir öneri yapmayan hiçbir tarım politikası çiftçinin dikkatini çekmeyecektir.
Aslında mazotun ucuzlatılması önerisi popülist (halk dalkavukluğu desek de olur) bir öneridir.
Tarımda mazotun kullanımının azaltılması uzun dönemde çok yararlıdır.
Bir kere petrol en önemli ithal kalemimizdir.
Çiftçinin de en önemli masraflarından birini oluşturmaktadır.
İkincisi küresel ısınma tarımda kullanılan mazotla da ilgilidir.
Mazotun daha az kullanıldığı tarım teknikleri vardır.
Tarım Bakanlığının bile bu konuda bazı çalışmaları bulunuyor.
Azaltılmış toprak işleme (örnek olarak daha az sürüm) veya doğrudan anıza ekim bu yollardan bazılarıdır.
Meyve bahçelerinde hiç sürüm yapmadan ürün yetiştirme ülkemizde de yayılmaktadır.
Hatta Japon tarımcı Masanobu Fukuoka “Ekin Sapı Devrimi” adlı eserinde tarla bitkilerinde de hiç sürüm yapmadan verimli bir üretim yaptığını yazmaktadır.
Şüphesiz bu anlayışın çok hızlı bir şekilde yayılacağını öngöremeyiz.
Ancak mazotun ucuzlatılması bu yeniliklerin yayılmasını yavaşlatır.
Popülist bir öneri olarak yapılan bu gibi vaatler ancak iktidardan gelirse çiftçi tarafından dikkate alınmaktadır.
Eğer kökten bir şekilde çiftçi hakları savunulacaksa, çiftçi eline geçen fiyatları dikkate alan tarım politikaları üzerinde durulmalıdır.
Geçen hafta da yazdığımız gibi ürün fiyatlarını destekleyen politikalar IMF ve
Dünya Bankası tarafından ağır eleştirilmektedir.
CHP’de bu etkinin altındadır.
Bu baskılar altında akıllarına var olan ve ürün fiyatlarını etkilemeyen desteklerin arttırılmasından başka bir şey gelmemektedir.
Kooperatifleri destekleyerek, var olan kamu kuruluşlarını ve yeni kurulacak olanları görevlendirerek ürün alımına yönlendirmek gerekiyor.
Şüphesiz dünyanın güçlüleri kıyameti koparacaklardır.
Bu politikaların çok küçük ölçeklerde muhalefete ait olan belediyelerde de uygulanması mümkündür.
Kooperatifleri destekleyerek bir fark yaratılabilir.
Bu şekilde söyledikleriniz sadece vaat olmaktan da çıkacaktır.
Bunu kısıtlı ölçülerde de olsa İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Tunceli Ovacık Belediyesi yapmaktadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar