ABD Devlet Başkanı Donald Trump, geçen hafta Kurucu Meclis seçimlerinin iptal edilmemesi halinde Venezuela’yı ekonomik yaptırımla tehdit etmişti.

ABD’nin ekonomik yaptırım kararı 30 Temmuz Kurucu Meclis seçimlerinden Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun zaferle çıkmasının ardında geldi. ABD, Maduro'yu 'diktatör' olarak tanımlayarak ABD vatandaşlarının ve ABD’li şirketlerin Maduro'yla ticari ilişki kurmasını yasakladı.

Yaptırım kararları şimdilik ABD’nin Venezuela’dan yaptığı petrol ihracatını kapsamıyor.

BD Hazine Bakanı Steven Mnuchin ise yaptırım kararına ilişkin açıklamasında, "Dün yapılan gayri meşru seçimler, Maduro'nun Venezuela halkının iradesini dikkate almayan bir diktatör olduğunu teyit etti. ABD, Maduro'ya karşı yaptırım kararı alarak, rejimin politikalarına karşı çıktığını ve ülkenin yeniden tam ve müreffeh demokrasiye geri dönmesini isteyen Venezuelalıları desteklediğini açıkça ortaya koydu" ifadelerini kullandı.

"Sosyalizmi yıkma planı"

Venezuela’da sağ muhalefeti destekleyen Kosta Rika, Brezilya, Meksika, İspanya, Şili, ABD ise Maduro’yu Kurucu Meclis kararından vazgeçmeye çağırarak yeni meclisi tanımayacaklarını açıkladı. Maduro ise bu ülkeleri ülkedeki sosyalizmi yıkma planının birer parçası olmakla suçluyor.

ABD Devlet Başkanı Donald Trump, Kurucu Meclis’in hayata geçirilmesi halinde Venezuela’yı “hızlı ve ekonomik yaptırımla” tehdit etmişti. Yaptırımların ilk adımı olarak da bakan düzeyinde pek çok hükümet görevlisinin ABD’deki malvarlıkları dondurulmuştu.