Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdüzaziz arasında yapılan görüşmenin en önemli sonuçlarından biri, S-400 Triumf füze savunma sistemlerinin satışı ile ilgili kontrat olabilir. İki ülkenin basınında yer alan haberlere göre söz konusu anlaşmanın bu ayın sonuna kadar son şeklini alabileceği öne sürülüyor.

WASHİNGTON DURUMDAN RAHATSIZ

Riyad aynı zamanda ABD'nin silah ve askeri araçlarını sattığı en önemli ortağı. Geçtiğimiz mayısta ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdüzaziz toplam 110 milyar dolarlık uzun vadeli silah ve askeri teçhizat satış kontratına imza atmıştı.

Geçen günse ABD Dışişleri Bakanlığı, Riyad'daki anlaşmaların çerçevesinde Suudi Arabistan'a 15 milyar dolar değerinde THAAD füze savunma sisteminin satışına ilişkin kontrata onay verdi.
Tüm bu anlaşmalara rağmen üst düzey bürokratlar Riyad'ın Rus silahına kalıcı bir ilgi duyduğunu belirtiyor. Eğer S-400 sistemlerinin satış kontratı imzalanırsa Suudi Arabistan, Rus yapımı sistemlerini tercih eden ABD'nin ikinci askeri müttefiki olacak.

Washington ise Suudi Arabistan'ın tutumundan duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Rus sistemlerin Batı'nın kullandığı silah sistemleriyle uyumlu olmadığına dikkat çekti.

Pentagon Sözcüsü Michelle Baldanca, "Büyük askeri alımlar ile ilgili programları hayata geçirirken ABD'de ve bölgedeki diğer ülkelerde kullanılan silah sistemleriyle operasyonel uyumun sağlanmasının önemini birçok kez vurguladık. Bu uyum ortak tehditlerin püskürtülmesi için gerekli" açıklamasında bulundu.

Washington daha önce Ankara'nın S-400 sistemlerini satın almaya yönelik kararından duyduğu rahatsızlığı da defalarca dile getirmişti.

S-400 DÜNYANIN EN İYİ SİSTEMİ

S-400 füze savunma sistemleri 2000'li yılların ortasında geliştirildi. Triumf sistemleri 4,8 km/saniyenin üzerinde hız yapan füzelerin dışında tüm hava hedeflerini düşürebiliyor.

S-400'ler Amerikan yapımı muadilleri olan Patriot füze sistemlerinden birçok özelliğiyle üstün. S-400 özel bakım gerektirmeyip, savaşa hazır vaziyete hızlı bir şekilde getirilebiliyor ve etrafında 360 derece dönerek ateş edebiliyor. Menzili ise birkaç metreden başlayıp, onlarca kilometreye ulaşabiliyor.
Eksport Voorujeniy (Silah İhracatı) dergisinin yayıncısı Ruslan Puhov, Triumf ve Patriot sistemlerinin rakipleri bulunmadığını, diğer ülkelerin benzer özelliklerdeki sistemlerin seri üretimini yapmadığı için alıcıların Rus ile ABD menşeili sistemlerin arasında tercih yapmak zorunda kaldıklarını belirtti.

RT'ye konuşan Puhov, "Rus yapımı hava savuna sistemlerine yurtdışında büyük talep var. 1990'lı yıllarda imzalanan ihracat kontratları, hem yerli üreticileri ayakta tuttu, hem de önde gelen gelişmiş silahların üretilmesini sağladı ve S-400 bu silahlardan biri" ifadelerini kullandı.

ABD'YE BAĞIMLILIĞI AZALTMAK

RT'ye konuşan umanlar, S-400 Triumf sistemlerinin Türkiye ve Suudi Arabistan'ın hava savunma sistemlerinin ayrı birer parçası olacağını ve bu nedenle ABD'nin de Rusya ile kontratların hayata geçirilmesine karşı çıkacağını söyledi.

Strateji ve Teknoloji Analizi Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Konstantin Makiyenko, "Elbette ki Amerikalılar bundan hoşlanmıyor, kendileri zaten geleneksel olarak Rusya'nın tüm silah satış anlaşmalarını bozmaya çalışıyor. MİG uçaklarının Malezya'ya satılmasını engellemeye çalıştıkları 1994'ten bu yana standart pozisyonları bu" diye konuştu.
Rus uzman, ABD'nin müttefiklerinin silahlarını çeşitlendirmeye yönelik çabasının Washington'un çıkarlarıyla örtüşmediğini, bu politikaların ülkelerin ulusal güvenlik sistemlerine yarar sağladığını ve ana satıcıya bağımlılık oranını düşürdüğünü kaydetti.

Suudi Arabistan'ın daha önce bu tür anlaşmaları geleneksel olarak Fransa ve İngiltere ile imzaladığını söyleyen Makiyenko, Rusya'nın Suriye'de kendinden emin olarak yürüttüğü politikalar sayesinde Riyad'ın dikkatini çektiğini, 2015'te Rusya'nın Suriye harekâtını sert bir şekilde eleştiren hem Suudi Arabistan'ın, hem de Türkiye'nin 2 yıl geçtikten sonra retoriklerini değiştirdiklerini ve Rusya'nın olumlu rolünü kabul ettiklerini ifade etti.

S-400'leri satın almanın hem Ankara hem de Riyad için Rusya'ya duydukları saygıyı ortaya çıkaran siyasi bir adım olduğunu belirten Makiyenko, Triumf sistemlerinin aynı zamanda pratik bir önemi olduklarını da vurguladı.
Rus uzman, "Önemli bir detay. Triumf sistemleri ABD'nin sistemleriyle uyumlu değil ve Batı'nın hava kuvvetlerine karşı ayarlandı. Rusya ile kontrat imzalayan (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan, ya NATO'nun ya da başarısız darbe girişiminde olduğu gibi kendi hava kuvvetlerinin saldırısından çekindiğini ima ediyor" ifadelerini kullandı.

SAVAŞ YANLILARININ HEVESİNİ SOĞUTMAK

Rusya Stratejik Araştırmalar Merkezi'nden Ajdar Kurtov, silah ticaretinin her zaman siyasi açılarının da bulunduğuna, Türkiye ve Suudi Arabistan'ın askeri alanda ABD'ye olan bağımlılıklarını azaltıp Moskova'nın Ortadoğu'daki öncü rolünü kabul ettiklerini gösterdiklerine dikkat çekti.
Kurtov, RT'ye verdiği demeçte, "Suudiler Ortadoğu'nun en aktif aktörleriyle yeni yakınlaşma yöntemleri arıyor. Daha önce kendini Moskova'dan uzak tutan Suudi Arabistan şimdi Rusya'nın bölgede güçlü bir oyuncu olduğunu ve silah sistemlerine uluslararası pazarda yüksek talep olduğunu anladı" diye konuştu.

Riyad'ın büyük kentlerini İran'ın muhtemel saldırılarından korumak için S-400 sistemlerini satın alabileceğini belirten uzman, aynı zamanda S-400 sistemlerinin Suudi Arabistan'a satışının bölgedeki gerilimin tırmanmasına yol açmasına ihtimal vermediğini de sözlerine ekledi.

Kurtov, "Bu sistemler savunma amaçlı olduğu için S-400'lerin satışının Ortadoğu'daki istikrarı bozabileceği spekülasyonlarına ciddi diyemeyiz. Tam tersine, füze savunma sistemlerinin bazı çok gayretli savaş yanlılarının hevesini soğutabileceğini söylemek mümkün" ifadelerini kullandı. (Sputnik)