Blair, Irak felaketinden sonra Suriye'ye askeri müdahalenin sözcüsü

Blair, Irak felaketinden sonra Suriye'ye askeri müdahalenin sözcüsü

Irak'ın 2003'te işgal edilebilmesi için kitle imha silahlarıyla ilgili söylediği yalanlarla tarihe geçen eski İngiltere Başbakanı Tony Blair, bu kez kimyasal saldırı iddiaları üzerinden Suriye'ye askeri müdahale için devrede.

Saddam Hüseyin'in olmayan kitle imha silahlarıyla ilgili tümüyle düzmece istihbarat dosyaları hazırlatıp Irak'ın işgal edilmesinde önemli rol oynayan ve adı yalancıya çıkan eski İngiltere Başbakanı Tony Blair, Suriye'nin başkenti Şam'ın cihatçıların kontrolündeki Duma kırsalında kimyasal saldırı düzenlediği iddialarına da sahip çıktı.

'ABD İLE AYNI POZİSYONU ALMALIYIZ'

BBC Radyo 4'ün 'Today' programına konuşan Blair, ABD'nin 'kimyasal silah kullanımına cevaben' Suriye'ye olası askeri müdahalesine İngiltere'nin katılmasını savundu.Bunun bir hava harekatı olacağını öngörürken havadan bomba atmakla karadan top ateşi açmak arasında fark olduğunu savunan Blair, ''Bence Amerikalılar hızlı hareket etmeye hazırsa biz ve muhtemelen Fransız hükümeti de aynı pozisyonda olmalıyız'' dedi.

'IRAK GÖSTERİYOR Kİ…'

''Kimyasal silahlar bu şekilde kullanıldığında ve uluslararası toplum buna karşı sağlam duruş aldığında desteklemeliyiz, çünkü bunun tatbik edilmesi önemlidir'' görüşünü dile getiren Blair, şöyle devam etti:

''Diğer bakış açısını benimseyip hiçbir şey yapmazsan rejime açık çek verirsin. Bunun tek gerekçesi Rusya ile savaşa tutuşmamak değil. Müdahalenin zorlukları da var. Bildiğim kadarıyla son derece zor. Ama asıl mesele müdahele değil. Bunun, sonuçları olan bir politika olması. Irak gösteriyor ki, müdahale etmek son derece zordur.''

'PARLAMENTO ONAYI GEREKLİ DEĞİL'

Başbakan Theresa May'in Amerikan müdahelesine İngiltere'nin desteğini sunmadan önce parlamentodan onay alıp almaması gerektiğinin sorulması üzerine ''İlla gerekli değil'' karşılığını veren Blair, ''Askeri müdahalenin kara saldırısından ziyade hava saldırısı olacağını düşünüyorum. Bu şartlarda parlamento onayı illa gerekli değil'' diye konuştu.

PARLAMENTO ZATEN REDDETMİŞTİ

Ama 2013'te İngiltere parlamentosunda düzenlenen oylamada Suriye'ye askeri müdahale reddedilmişti. WikiLeaks, Twitter hesabından parlamentonun bu kararını aktarırken Blair'in İngiltere'de en sevilmeyen şahsiyet olduğunu gösteren anketlere dikkat çekti.

İngiltere'de hükümetin herhangi bir askeri eylem için parlamento onayı almasını gerektiren anayasal bir zorunluluk bulunmuyor.

'SEKSİLEŞTİRİLEN' İSTİHBARAT DOSYASINDAKİ KUYRUKLU YALANLAR

Ancak 2003 Irak işgaline giden süreçte savaş karşıtları sokağa dökülürken Blair parlamentonun onayını aramıştı. Parlamento onaylamazsa başbakanlıktan istifa edeceğini söyleyen Blair'in ''Seksileştirin'' talimatı eşliğinde hazırlanıp parlamentoya sunulan istihbarat raporundaki yalanlar içinde iki kuyruklu yalan vardı:

1) Irak yönetiminin kitle imha silahlarıyla saldırı düzenlemesi için sadece 45 dakika yeter.

2) Irak yönetimi Afrika'dan büyük miktarda uranyum satın almaya çalıştı.

Sonuçta parlamento onayı verdi ve ertesi gün İngiltere ABD'nin Irak işgaline katıldı. Ancak Irak'ta kitle imha silahı bulunamazken Blair'in ekibinin iddialarının yalan olduğuna dair pek çok tanıklık su yüzüne çıktı.

IRAK SORUŞTURMASI: İŞGAL HAKSIZ VE GEREKSİZDİ

2016'da tamamlanan Irak savaşı soruşturmasının raporunda Blair eleştirilirken Irak'ın işgali 'haksız' ve 'gereksiz' diye nitelendi. Raporda ''İngiltere Irak'ın silahsızlandırılması için barışçı seçenekler tükenmeden işgal kararını verdi. Askeri müdahale son çare değildi. İşgal sonrası için planlar da tümüyle yetersizdi'' denildi.

RESMEN ÖZÜR DİLEMİŞTİ

Bunun üzerine resmi açıklama yayınlayıp özür dileyen Blair, Irak savaşına girme kararının, kariyerinin en ciddi, en zor ve en ıstırap veren kararı olduğunu söyledi.

'SAVAŞ SUÇLARIN YARGILANMALI'

1997-2007 yılları arası başbakanlık yapan eski İşçi Partisi liderinin savaş suçlarından yargılanması için savaş karşıtları hala kampanya yürütürken pek çok İngiliz Blair'in utanmadan sokağa çıkmasını hayret verici buluyor.