Yargıçtan taciz sanığına: Yasa izin verse aynısını sana yaptırırdım!

Yargıçtan taciz sanığına: Yasa izin verse aynısını sana yaptırırdım!

Yargıç Rosemarie Aquilina, Amerikan cimnastik takımındaki kızları taciz eden doktora, “Anayasa izin verse, hapiste sana aynısını yapmalarına uygun ceza verirdim” diyerek ömür boyu hapis cezası verdi. Habertürk yazarı Ayşe Özek Karasu, Amerika'da yaşanan bu olayı köşesine taşıyarak, "Ye onu ‘Barakuda’ kim tutar seni" dedi.

"Duruşmadaki mağdur ve yakınları bir yana şöyle on binlerce kilometre öteden bile insanın içini ferahlatan" bir karar olduğunu ifade eden Karasu, "Doktorun kimine 6 yaşından beri istismarda bulunduğu 150’yi aşkın mağduru tek tek dinlettiğini" aktararak, bu yargılamayı "teatral’ ve hukuka aykırı’ bulanların" olduğunu da belirtti.

Ayşe Özek Karasu'yun "Ye onu ‘Barakuda’ kim tutar seni" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Yargıç Rosemarie Aquilina... Amerikan cimnastik takımındaki kızları taciz eden doktoru “Anayasa izin verse, hapiste sana aynısını yapmalarına uygun ceza verirdim” diyerek ömür boyu içeri tıkan kadın. Sözleri hukuka aykırı da olsa, şu an ABD’nin kahramanı. Medyada eleştiri var: Bir canavara bile hapiste zulmü reva göremezsiniz. Ama medyada şu cevap da hazır: Dr. Nassar’ın 150’yi aşkın kurbanı bu yargıcı çoktan hak etmişti... Acaba hangisi doğru? Hukukun sınırları mı, kurbanlara adalet ferahlığı mı ?

Lakabı ‘Barakuda’. Hani şu sıcak tropik denizlerin küçük canlılarıyla beslenen yırtıcı balık. Amerikan Olimpiyat cimnastik takımındaki kızlara, küçük yaşlardan itibaren cinsel istismarda bulunan doktor Larry Nassar’ı ‘lime lime yiyip bitiren’ yargıç Rosemarie Aquilina’dan söz ediyorum. Ya da yargı çevrelerindeki adıyla ‘Barakuda Aquilina’.

Michigan’da görülen karar duruşmasında “Senin ölüm hükmünü imzaladım” diyerek Nassar’ı 175 yıla kadar hapis cezasına mahkûm eden yargıcın “Bu cezayı vermek benim için onurdur” sözleri manşetlere çıktı. “Ben hayata ve ıslaha inanırım ama sen ıslah olmazsın. Pişmanlık göstermiyorsun. Yaptıkların iğrenç. Kurbanlarının masumiyetini geri de veremezsin. Bundan böyle hapisten asla çıkamayacaksın, çünkü hak etmiyorsun. Çünkü Bundan böyle hapisten asla çıkamayacaksın, dedi ve bu kararla Nassar’ın bir daha gün yüzü görmemesi kesin hükme bağlanmış oldu. Gerekçeli kararı açıkladığı 30 dakikalık tiradıyla bir anda şöhret oldu Aquilina. Salondan anne-babaların teşekkür nidaları ve alkışlar arasında ayrıldı; sahneden son selamı verip çekilen oyuncu gibi havalı bir şekilde çıktı.

Öyle sükse yaptı ki, Guardian’ın moda yazarı Hadley Freeman “Pompadour tarzı saçlarıyla 2018’in stil ikonu” ilan etti yargıç Aquilina’yı. “Kaşları mükemmel yay şeklinde, dudaklar kuzguni saçındaki balyajla uyumlu fuşyaya boyalı. İyi yürekli bir cadı tarzında” diye yazı döşendi.

AĞLAYARAK ANLATTILAR

Dr. Nassar’ın istismar kurbanı cimnastikçiler başlarından geçenleri anlatırken çok gözyaşı döktü.

“ACILARINIZI DÖKÜN"

Yargıç Rosemarie Aquilina, Malta göçmeni bir ailenin kızı. 59 yaşında, beş çocuğu ve iki torunu var. Michigan Üniversitesi’nde ders veriyor. Yargı tecrübesiyle çok sıkı polisiye romanlar yazdığı söyleniyor. Michigan Ulusal Muhafız Alayı’nın ilk kadın hâkimi olarak 20 yıl süreyle görev yapmış. Daha önce de kritik davalarda adı geçti. Mesela evlat edindikleri 7 yaşındaki Ricky Holland’ı öldüren çifti ağır hapis cezalarına mahkûm etti ve bu kararla birlikte ABD kamuoyu uzun süre evlat edinme meselesini tartıştı. Obama’nın, iflasını isteyen Detroit için acil durum ilan etmesini de yasaya aykırı bulmuştu.

Ama ‘Barakuda’nın adını yargı tarihine geçiren Nassar davası oldu. Yargıç Aquilina’nın inisiyatifiyle en irkiltici, can yakıcı ayrıntılar duruşma salonunda ortaya döküldü. Doktorun kimine 6 yaşından beri istismarda bulunduğu 150’yi aşkın mağduru tek tek dinletti. Kol kırılıp yen içinde kalmadı, kızların hiçbiri anomim karanlıklara çekilmedi. İçlerini dökmeleri için sahne hazırladı kadın yargıç. “Bu adam sizin yolunuza engel olmasın. Hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmayın” diye cesaret verdi ki, kamuoyu önünde başları dik olsun. Mağdurlar yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatırken “Sizler birer kahramansınız. Anlatın ve bütün acılarınızı burada bırakın, kâbuslarınızı bitirin. Geldiğiniz için, cesaretiniz için sizlere teşekkür ederim” dedi.

2018’in stil ikonuGuardian’ın moda yazarı, yargıç Aquilina’yı ‘Madame de Pompadour tarzı’ saçıyla 2018’in stil ikonu ilan etti.

ÇOK MU TEATRAL?

Bir zamanların ünlü spor hekimi Larry Nassar, çocuk pornosundan yargılandığı diğer davada birkaç ay önce 60 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Savunmasını yazılı olarak veren Nassar’ın bu karara atıf yaparak “Ceza gereğinden ağır” diye yazması tabutuna çakılan son çivi oldu. Yargıç Aquilina, “Öyle görünüyor ki, sen hiçbir şey anlamamışsın” diye çıkışıp kâğıdı elinin tersiyle öyle bir fırlattı ki, bu hareket sosyal medyada binlerce kez paylaşıldı. Adeta davanın sembolü haline geldi. Duruşma bitiminde röportaj taleplerini kesinlikle reddetti; “Burada konu ben değilim... Ama belki bir gün, kurbanlardan birinin yanımda olması kaydıyla” diyerek açık kapı bıraktı.

Duruşmadaki mağdur ve yakınları bir yana şöyle on binlerce kilometre öteden bile insanın içini ferahlatan bu karar ve davranışı ‘teatral’ ve hukuka aykırı’ bulanlar da oldu. “Ölüm hükmünü imzaladım” demesi, bütün kurbanlara ve davayla doğrudan ilgisi olmayan kadınlara da söz hakkı tanıyarak mahkemeyi taraflı bir şekilde açık foruma dönüştürmesi, mağdurların avukatlığına soyunması, kullandığı nefret dili adil bulunmadı. “Suçluların ıslah olup olmayacağına karar vermek yargıcın işi değildir” diyenler oldu. Buna karşılık TV tartışmalarında bazı yargı mensupları da Aquilina’yı ‘Amerika’nın kahramanı’ ilan etti. “Ceza hukuku sisteminde en rasyonel yöntem bu olmalıdır” şeklinde görüş belirtenler çıktı.

Barakuda’nın en vurucu cümlesi ise şuydu: “Anayasamız zulüm içeren cezaya izin vermez. Ama buna imkân olsa, bu güzel insanlara yaptıklarının aynısını başkalarının da sana yapmasına izin verirdim...” Nassar’ın hapiste tecavüzü hak ettiğini savunması fazlasıyla eleştiri aldı. En azılı suçluların bile hapiste cinsel saldırıyı hak etmediğine dair yazılar yazıldı.