Bu yıl Erkekler Basketbol Ligi'ne getirilen yabancı kuralı ile başladık. Elbette bu kuralın hem iyi hem de kötü yanları var... Elbette tüm genç sporcular, yetenekli ve kaliteli basketbolcularla birlikte idman yapmak ister. Bu şekilde genç oyuncular, deneyimlilerden iyi şeyler öğrenir. Engin Atsür, Furkan Korkmaz, Tolga Geçim, Cedi Osman gibi isimler buna en büyük örnek...

Kural sayesinde yükselen oyuncu maliyetlerinin de düşüşe geçmesi bekleniyor. O zamanda ne olucak basketbolcu daha fazla kazanmak için daha çok çalışacak. Kuralın tek kötü tarafı kendilerini yeterli görüp çalışmayanlar alt katagorilerde yani mahalli kümelerde yer bulmaları olacaktır.

Ligimizin ilk devresine gelince beklendiği gibi geçti diyebiliriz. Anadolu Efes ilk yarıyı lider bitirdi. Benim anlayamadığım, tıkır tıkır işleyen düzenin bozulması oldu. Anadolu Efes'te formda olan Draper'in Türkiye lisansını iptal etmek onun yerine yeni transfer Huertas'ı kullanmak son maçta takımın bel kemiği Lasme'yi kadro dışı bırakmak biraz garip geldi.

Darüşşafaka Doğuş ise kurduğu düzgün kadro ve oynadıkları güzel basketbolla takdir topladı ve ilk yarıyı 2. sırada bitirdi.
İBB ilk yarının bitmesine az bir süre kala yaptıkları hamleyi sene başında yapsalardı değişik yerde olurlardı.

Galatasaray Liv Hospital'da madde kriz devam ediyor. Bu da takımı olumsuz etkiledi.

Fenerbahçe Ülker'e gelince maddi manevi verilen her türlü sınırsız imkanın karşılığını veremeyenlerdendi. Hem Türkiye’de hem Avrupa’da daha iyi yerde olacağı kaanatindeydim.

Uşak Sportif maddi sorunlarla boğuşurken bir yandan da basketbolla uğraştı. Kapasiteleri ölçüsünde başarılı oldular.

T.Telekom koç değişikliğinden sonra kadroda yaptığı değişikliklerle ve de son hafta kazandıkları Anadolu Efes maçı ile play-off' un adayları arasında olduğunu gösterdi.

Beşiktaş İF şansız sakatlıklardan dolayı hedef maçlarını kazanamadı ve ilk yarıyı istedikleri yerde bitiremedi.

Ankara Kolejliler arkalarına aldıkları güçlü sponsor desteği ile play-off'a kalma hesapları yapmaya başladı.

Olin'den devralınan ve faaliyetlerine Eskişehir’de devam eden NSK Eskişehir 2. antrenörüde değiştirdi ama hiçbir yönetici değişmedi. Bence Eskişehir'e antrenör değil sözünü yutmayan söylediklerinin arkasında duran yöneticiler lazım.

Bir diğer hayal kırıklığı da Tofaş yaşattı. Beklenilenin çok altında bitirdiler ilk yarıyı. Koç değişikliği ile ligi istedikleri yerde bitirebilecekler mi acaba?

T.Konyaspor aldığı 7 galibiyetle ilk 8 takım arasına girme uğraşı içinde olan başka bir takımdı.

7 galibiyetli bir başka takım da ilk yarıyı 8. bitiren MP Trabzonspor'du.

R.H.Gaziantep ise antrenörleri oyundan atıldıktan sonra kendilerine gelememiş ve ilk devreyi 6 galibiyetle bitirmişti.

Banvit sezonun ilk yarısı geçen seneden daha kötüydü. Gözlerimiz geçen seneki Banvit'i mumla arıyor.

Ligin en keyif veren takımı P.Karşıyaka'ydı. Karşıya yaptığı 2 üst düzey Türk oyuncu tranferi ile ilk 4'ü zorluycak gibi.

Ligin ikinci devresi çok daha keyifli, bir o kadar da çekişmeli geçecek, hangi takım düşecek, hangileri play-off oynayacak ve kim şampiyon olacak sizin bir fikriniz var mı?