Seçim Nisan'a mı alınıyor?

Savaş kapımıza dayandı, IŞİD’in Kobani’de yaktığı ateş Türkiye’yi sararken, çözüm sürecini etkileyecek sonuçlar doğurdu. Hükümet Öcalan ipine sarılarak, yeni adımlarla seçim öncesinde olası tıkanmayı gidermeye çabalarken, ekonomik kriz beklentisi de hesapları altüst edebilecek sinyaller veriyor.

Buna bir de Çankaya- Başbakanlık-Meclis üçgeninde “yönetim karmaşası” eklenince, ister istemez iktidar partisi seçimleri öne almayı iç bünyesinde tartışmaya açtı. AKP yönetimi 7 Haziran 2015’te yapılması zorunlu olan seçimleri, erkene alarak bir taşla çok kuş vurmayı hedefliyor.

Üzerinde durulan tarihler 12 Nisan, 19 Nisan, 26 Nisan...

AKP kurmaylarının perde önündeki gerekçesi Haziran başında yapılacak lisans yerleştirme sınavı...

Anayasa gereği tarih ötelenemiyor. AKP yönetimi de seçimi birkaç hafta geriye çekerek Mayıs ayı içinde yapmak yerine şimdilik iki ay öne çekmeyi istiyor.

Nisan 2015 tarihi pek çok bakımdan kritik önemde...

Seçimin öne alınması için Meclis’in kararı alması gerekiyor. YSK takvimi üç ay önceden başlatıyor. Bu durumda ocak sonu şubat başından itibaren seçim düzlemine girilmesi ve TBMM’nin tatil edilmesi gerekiyor.

Takvim kampanya süresinin bir bölümünün kış koşularında yapılmasını zorunlu kılıyor. Bu olanakları kısıtlı muhalefet için dezavantaj, Hükümet olanakları düşünüldüğünde iktidar partisi için büyük avantaj demek. İktidara geniş medya desteği de eklendiğinde avantaj katlanıyor.

İlginçtir, geçtiğimiz günlerde yurt gezilerine başlayan ve en az 60 ile gitmeyi hedefleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da turunu ilkbahara kadar tamamlaması planlanıyordu.

Erdoğan gezilerinde muhalefete yüklenip iktidarın icraatını överek tepki almış ve muhalefet tarafından “örtülü seçim kampanyası yürütmekle” eleştirilmişti.

Seçimin öne alınmasında bir başka etkenin de herkesten gizlenen Çankaya, Başbakanlık ve Meclis yönetimi arasındaki “yönetim sorunu” olduğu ileri sürülüyor.

Bir süredir kulislerde Erdoğan’ın hükümet icraatına fazlaca karıştığı ve bu nedenle de bazı karışıklıkların, anlaşmazlıkların yaşandığı savlanıyordu. Bu bağlamda kulise düşen son senaryoya şöyle:

Erdoğan diğer etkenleri de dikkate alarak bir an önce seçime gitmek istiyor. Seçimde tek başına anayasayı değiştirecek çoğunluğu elde ederse derhal başkanlık sistemine geçmeyi hedefliyor. Aksi halde HDP desteğini alarak, referanduma giderek bunu yapmayı deneyecek. Davutoğlu yönetiminde seçim süreci ne kadar uzarsa partisinin o kadar oy kaybına uğrayacağını görüyor. (AKP’de yerini dolduramadığını savunanların sayısı hayli fazla) Haziran’a kadar uzayacak bir seçimin ekonomi, çözüm süreci, Ortadoğu’daki gelişmelerin partisine oy kaybettireceğini hesaplıyor olabilir.

AKP’nin yeniden çözüm sürecine sarılması da bu beklentilere dayandırılıyor. Erdoğan’ın başkanlığa giden yolda HDP desteğine mutlak ihtiyaç duyacağını düşünerek, kurmaylarını uyardığı düşünülüyor.

Muhalefet de seçim alarmında



Muhalefet partileri de iktidarın planını sezerek alarm ilan etti...

Ana muhalefet partisi CHP de derhal pozisyon alarak, il ve ilçe kongrelerini seçim sonrasına öteledi. CHP’nin 18 Temmuz 2014’de yapılması gereken 34. Olağan Kurultayı’nın PM kararıyla 2015’e ertelenmişti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu kararla partinin enerjisini seçimler öncesinde “iç tartışmaya” harcamasını engellemiş oldu. Kılıçdaroğlu, gelecek hafta Antalya Belek’te milletvekilleriyle kampa girecek ve ardından seçim kampanyasını fiilen başlatacak.

MHP de geçen hafta Merkez Yönetim Kurulu ve millettekileriyle Kızılcahamam’da, bu hafta sonu da Manavgat’ta belediye başkanları ile seçim kampına giriyor...

HDP Grubu’nun da önümüzdeki süreçte Diyarbakır’da toplanarak seçim stratejisini belirlemesi bekleniyor. HDP de seçime bağımsız mı parti çatısı altında mı girecek karar verecekler.

Demirtaş’ın Çankaya seçiminde yüzde 9’ları zorlaması umutları arttırdı ancak HDP riske girmeden yine bağımsızlarla aday olmayı tercih edebilir.

Ankara koşar adım seçime gidiyor...

Görünen o ki yeni yıldan sonra Türkiye tamamı ile seçime kilitlenecek ve Meclis’i çalıştırmak da mümkün olmayacak...







Önceki ve Sonraki Yazılar