Hürriyet'ten İsmail Saymaz'ın haberine göre, Ankara’da yaşayan kimliği belirsiz bir kişi Başbakanlık İletişim Merkezi’ne mesaj atarak, Şanlıurfa’nın Siverek ilçesindeki Gülabibey İlkokulu öğretmeni S.Ş., M.Y. ve B.K.’nin bayrak törenlerine katılmadıklarını, aralarında Kürtçe ve Zazaca konuştuklarını, anlayabildiği kadarıyla örgütü övdüklerini iddia etti.

O esnada biri halen Siverek’te bulunan, diğer ikisi Yumurtalık ve Kahta’ya atanmış üçöğretmen, bulundukları yerde Emniyet’e çağrılarak, ifadeleri alındı. B.K., “Okulda Kürtçe konuşmadık. Zaza olduğum ve velilerden Türkçe bilmeyenler olduğu için Zazaca konuşmuşluğum vardır. S.Ş. zaten Kürtçe ve Zazaca bilmez. M.Y. ise Kürtçe bilirdi. PKK’yı övmüşlüğüm, devlete sövmüşlüğüm yoktur” dedi. S.Ş. de Kürtçe veya Zazaca bilmediğini, bayrak törenlerine katılıp İstiklal Marşı okuduğunu belirterek, “Milli değerlerimize, bayrağımıza, İstiklal Marşımıza ve Atatürk’e saygılı bir Türk öğretmeniyim. Eşim Niğdelidir ve milli değerlere sahip bir kişiliktir” ifadesini verdi.

Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma sonunda, “delil elde edilemediği” belirtildi ve “terör örgütü propagandası” suçlamasından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

GÖREVDEN ALINDILAR

Savcılığın bu kararına karşın Siverek Kaymakamlığı’nın yazısı üzerine, Kahta’ta görevli M.Y. ve Yumurtalık’taki S.Ş., idari soruşturma gerekçesiyle açığa alındı. Ayrıca kaymakamlık, iki öğretmen için “görevi kötüye kullanmak”tan soruşturma izni verdi.

SUÇLAMALAR EKLENDİ

İzne dayanak olan ön inceleme evrakında ihbarda yer almayan suçlamalar eklendi. M.Y.’nin “Okulda BDP’li milletvekillerini övdüğü, hükümete karşı eylemlere katıldığı, Gezi Parkı eylemlerini telefonundan canlı olarak takip ettiği, hükümete, başbakana ve cumhurbaşkanına küfrettiği, Kuran ve Siyer derslerini seçmek isteyen velileri başka derslere yönlendirdiği, Eğitim-Sen tarafından yapılan eylemlere öğretmenleri çağırdığı” belirtildi.

S.Ş.’nin ise “7 Haziran seçimlerinden sonra, Kobani’de ölen bir kişinin cenazesine katıldığı, 17-25 Aralık süreci ve dershanelerin kapatılmasına ilişkin devleti haksız gördüğü” iddia edildi.