Aldırmazlık sendromu

Ne bu ülkeyi yedi düvelle düşman eden Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun "göstermelik" Başbakan oluşu, ne CHP’nin bitmez tükenmez kurultaylarında bir kez daha yenilenme çabası, umurunda değil sokağın.

"Örgütlü cehaletin" 10 Ağustos zaferi sonrası anayasa başta olmak üzere. tüm yasaların Cumhurbaşkanı, Başbakan, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından askıya alınması, tehlikeli bir umutsuzluk yarattı.

"Aldırmazlık sendromu”na tutuldu sanki insanlar. Sadece gazeteciler, medya mensupları değil, kimse kendini güvende hissetmiyor. "Yarınsız" kaldık sanki.

Çünkü artık iktidarın değişmesi bir şey değiştirmeyecek inancı pekişti, "kadrolaşma" sözü bile anlamını yitirdi: Devlet= AKP. Artık "temizlemek mümkün değil."

İhaleye girecek iş adamından, işe girmeye çalışan gençlere kadar herkesin karşılaştığı ilk ve tek soru, "AKPli misin?” Değilsen, yaşam şansın yok.

Çok yakında AKP’li belediyelerde otobüslere "bizden olmayan binemez" yazısı görürsem şaşırmam.

Bütün bunlardan öte onarılmayacak başka bir hal de; yargıya olan güvensizliktir. 17 Aralık sonrası yaşananları Cumhurbaşkanı, Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan "darbe" diye nitelendirip unutturmaya çalışsa da, esas darbeyi oğlu ve bakanlarını yargılattırmayarak kendi yapmıştır.

Şimdi inanç şudur; AKP'ye yakınsan suç işleme özgürlüğün var, "polis zaten bizde, hakimi savcıyı da ayarlarız. "Buna bizlerden çok, siyasi düşüncesi ne olursa olsun, ruhunu satmamış avukat, hakim, savcı hukuk adına kim varsa itiraz etmeli ve bu giderek derinleşen yarayı tedavi etmeye bakmalıdır.

Gidişatın değişmeyeceğine kanaat getiren ve geç de olsa iktidara yalakalığa başlayan kişilik erozyonundan hiç söz etmiyorum.

........GÜL GÜLDÜRDÜ.....

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül giderayak "bizim cenahtan epey bir saygısızlık gördüm" demiş.

Sayın Gül şahsınıza ve makamınıza saygısızlığı en başta Danıştay töreninde Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nu bahane ederek, sizi kolunuzdan tutup çıkaran ve emrinde gösteren Başbakan Erdoğan yaptı.

Siz de partinizi bilirsiniz, onlar Başbakan kimi severse onu sever, kime söverse ona söverler. Oysa size tüm kesimlerden saygı duyan insanların sayısı az değildi.

Önceki ve Sonraki Yazılar