Konut sektöründe bir balon olmadığını söyleyen Ağaoğlu, “Ama ciddi bir durgunlaşma var.Fiyatlar düşüyor. Maliyetler artıyor. Hele müteahhit pahalı arsayı alıp projeye girdiyse, yandı gülüm keten helva… Çok yüksek fiyatlarla arsa alan müteahhitler sıkıntı içinde. Hesaplar karıştı. Şahsi endişem birkaç Fi Yapı hadisesinin ortaya çıkmasıdır. Ekonomik olmayan hiçbir şeyin yaşama şansı yok. Çarklar dönsün diye kimi “parmak”, kimi “kol” kesecek” dedi.

YATIRIM GERİ DÖNÜŞ SÜRESİ UZADI

Temel meselenin insanların konuta erişme sıkıntısı olduğunu kaydeden Ağaoğlu, “Gelirleri ona göre değil. Ne bu arsa fiyatlarıyla ne de inşaat maliyetlerindeki artışla vatandaşın ihtiyacının karşılanması mümkün değil. Yatırım amacıyla alanlarda da ciddi bir durgunlaşma var. Çünkü yatırım amacıyla aldığınızda eskiden hem evin değeri artıyordu, hem de kiraya verdiğinizde tatmin ediciydi. Şimdi kiraların yatırımı geri döndürme süresi çok uzadı. Hele kira gelirlerini bugün mevduat geliri ile bir kıyaslayın. Banka mevduat faizinin çok gerisinde” değerlendirmesini yaptı.

Son projesi Çekmeköy Park’a değinen Ağaoğlu, şunları söyledi:

“Proje arsasını bugünün 2-3 dairesi fiyatına 1996 yılında almıştım. Bugün projeden yaptığım hasılatla o arsayı alamam. Arsayı 1996’da aldığımız için, projeden konut alan müşterilere arsa bedelini bugünkü fiyatlardan yansıtmadık. Yani, bir anlamda kol kestik. Çarkların dönmesi için bunu yapmak gerekiyordu. Neyse ki bizde arsa çok. Her proje bitiminde arsa stokumuza uygun yerde, uygun fiyatla yenisini eklemeye çalışırım.”

UCUZ KAYNAK VE ARSA LAZIM

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin sözlerini anımsatan Ağaoğlu, “Depremin hasar riskini en aza indirmek için İstanbul’da 10 yılda 7.5 milyon konut yapmamız gerekiyor. Devletin bu işe el atıp ucuz kaynak ve arsa sağlaması lazım. Kredi Garanti Fonu (KGF) ile  piyasaya ve bankalara ciddi nefes aldırdı. Şirketler 200 milyar lirayı aşan krediye rahatlıkla ulaştı. İnşaat sektörünün ekonomiye çok ciddi katkısı olduğu dikkate alınmalı” diye konuştu.