Bakan Fakıbaba açık büfe israfına savaş açtı

Bakan Fakıbaba açık büfe israfına savaş açtı

Tarım Bakanı Fakıbaba, dünyada yaşanan büyük israfa vurgu yaparak, porsiyonların küçülmesi önerisinde bulundu. Lokantacılar, çalışma yapmaya hazır. Artan yemekler için ise bir ‘gıda bankası’ kurulması hedefleniyor. Turizmcilerin bir kısmı ise açık büfelerde israfın vatandaşın tabağından kaynaklandığını söylüyor.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Türkiye arasındaki Ortaklık Programı'nda (FTPP) dünya çapında her yıl üretilen 4 milyon ton gıdanın 1.3 milyon tonunun israf edildiğini anlattı. Milliyet Gazetesi’nden Duygu Erdoğan’ın haberine göre; Fakıbaba, özellikle lokanta ve lüks otellerin porsiyonlarına dikkat çekerken, “Lokantalarda porsiyonlar çok büyük. Önümüze yemekler geliyor ve ancak yarısını yiyebiliyoruz, diğer yarısı çöpe gidiyor. Biz yeteri kadar yiyoruz, yemeyenlere vermek zorundayız. Onun için porsiyonların özellikle lüks otellerde küçülmesi taraftarıyım. Her yerde artan yemekleri kendim alıp götürüyorum, orada bırakmıyorum, biliyorum ki orada zaten dökülecek. Bunu sizlere de tavsiye ediyorum” ifadelerini kullandı.
‘ELİMİZDEN GELENİ YAPMAYA HAZIRIZ’

Fakıbaba'nın vurgu yaptığı ‘israf' sorunuyla ilgili çalışmalar yaptıklarını kaydeden Tüm Restoranlar Lokantalar ve Tedarikçiler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl, ‘gıda bankası' sisteminin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Bingöl, “Burada hem artan yemekler, hem de son kullanma dönemine yaklaşan gıdalar ihtiyaç sahipleriyle buluşabilir. Bu çalışma elbette göründüğü kadar kolay değil ama biz elimizden geleni yapmaya hazırız. Kamu, özel, sivil toplum kuruluşları, üniversiler ortak akılla bu sorunu çözebiliriz” diye konuştu.
‘SAATLER AYARLANMALI’

Özellikle otellerde, yemekli toplantılarda yemek saatleri nedeniyle de büyük israflar oluştuğuna dikkat çeken Bingöl, “Bir şeyler geliyor ancak yemek o kadar geç geliyor ki insanlar kalkmış oluyor. Yine tatlı gelene kadar herkes kalkıyor. Ama o hazırlananlar bilin ki olduğu gibi çöpe gidiyor. Bu nedenle saatleri de ayarlamak lazım” dedi.  Porsiyonların küçültülmesi amacıyla tüm restoranların bir araya gelerek belli bir standart belirleyebileceğini anlatan Bingöl, bu konuda bir an önce eyleme geçilmesi gerektiğini dile getirdi.
‘HER ŞEYİ PARÇALADIK’

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, porsiyonun ‘kültür meselesi' olduğunu belirtirken, ‘her şey dahil' sistemde israfı önlemek için düzen kurulduğunu dile getirdi.
Ulusoy, “Ekmeği bütün koymuyoruz, parçalıyoruz, eti, karpuzu, aklınıza ne gelirse. Bu sayede istenilen kadar parça alınıyor ve biraz olsun israfın önüne geçiyoruz. Ancak diğer türlü misafirin tabağına ne kadar alıp almadığına karışamayız. Bu bir hizmet. Ancak konuyla ilgili yapılacak her çalışmaya da açığız” dedi.
‘TABAKTA KALANLAR ARTIYOR’

Türkiye Otelciler Birliği Başkanı Timur Bayındır ise, ‘hizmetten fedakarlık edemiyoruz' diyerek, otellerde artan yemeklerin büyük oranda tabakta kalanlar olduğunu söyledi.
Bayındır, “Tencerede kalan çok az oluyor. Tabakta kalanı ise hayvan barınaklarına göndermeye çalışıyoruz. Bunun dışında bu bir hizmet olduğu için misafir nasıl uygun görüyorsa biz onu yapmak durumundayız” diye konuştu.
AMERİKALI ÇOK JAPON AZ İSTİYOR

Başaran Ulusoy, ‘her şey dahil' otelcilik sisteminde bal, reçel, tatlı gibi birkaç bölümde porsiyonların küçüldüğünü anlatırken, “İşletmeler de elbette gıdanın çöp olmasını, zarar etmeyi istemiz. Ama mesela Amerikalı turist büyük porsiyon istiyor, Japon turist az. Her şey dahil sistemde bunları çözmek oldukça zor” dedi.