'Başkanlık sistemi ekonomiyi çökertti'

'Başkanlık sistemi ekonomiyi çökertti'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, bugün açıklanan büyüme rakamlarının Türkiye ekonomisinin derin bir krizden geçmekte olduğunu gösterdiğini belirterek, “Başkanlık sistemi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden sonra Türkiye ekonomisini de çökertti” dedi.

Türkiye'nin AKP iktidarı döneminde üretim değil, hizmet sektörü ağırlıklı bir büyüme modeli tercih ettiğine işaret eden Erdoğdu, uzun süredir gelen tüm verilerin büyümenin eksilerde olduğunu gösterdiğini söyledi.

Erdoğdu, TÜİK tarafından açıklanan 2018 yılına ve 2018 yılının Ekim-Aralık arasındaki üç aylık dönemine ilişkin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) verileriyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, 'ekonominin resesyona girdiğinin devletin resmi rakamları ile tescil edildiğini' belirterek şunları söyledi:

"BAŞKANLIK SİSTEMİNİN FATURASI İŞSİZLİK VE PAHALILIK"

Yani artık arkasına gizlenecek hiçbir bahane kalmadı. Çok açık ve net: Başkanlık sistemi, ekonomiyi çökertti. Başkanlık sistemi, Türkiye ekonomisini yüksek işsizlik yüksek enflasyon ve ekonomik küçülme ile vurdu. Vatandaş, Başkanlık sisteminin faturasını işsizlik ve pahalılıkla ödüyor. Saray büyürken ekonomi daralıyor. Türkiye ekonomisi resesyonda. Yeni Ekonomi Programı'ndaki (YEP) içi boş bir vaat olan 2018'de yüzde 3,8'lik büyüme havada kaldı. Son on yıldır görülmedik bir daralma yaşandı. Ekonomik daralma bir önceki yılın aynı çeyreğine göre inşaatta yüzde 8.7, imalat sanayinde yüzde 7.4 olarak kaydedildi. Daha önemlisi daralmanın 2018'in son çeyreğinde şiddetlenmesi oldu. Örneğin inşaatta ve imalat sanayinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 4,2 daralma kaydedildi.

"EZAN TARTIŞMASI EKONOMİK TABLOYU GİZLEMEK İÇİN ORTAYA ATILDI"

— Son 10 yıl lafla geçti. Oluşturmaya çalıştıkları sahte gündemler, ekonomideki bu tablo konuşulmasın diye. ‘Beka sorunu', ezan tartışması gibi ortaya attıkları yalan ve iftiralar, tüm bu kara tabloyu gizlemek için. Üstelik yaşadığımız bu kriz önceki krizler gibi ‘V tipi' yani dibe çöküp hızla yükselme şeklinde de olmayacak. Çünkü bu kez hasar daha çok reel sektöre gitti. Vergi teşvikleri, istihdam teşvikleri ve kamu bankalarından finanse edilen kredi teşvikleri var ama ortada yüzde 40 artmış bir kur, yüzde 20'lerde bir enflasyon ve yüzde 24'lerde faiz var. Fakat çözüme yönelik somut bir adım hâlâ atılmadığı gibi bu yönde bir niyet de yok.