Fenerbahçe içeriden, dışarıdan saldırıya uğruyor. Geçen gün yazmıştım, amaç ele geçirilemeyen tek kale FENERBAHÇE’yi yıpratmak. Ama, avuçlarını yalarlar.
Gaziantep’te de resmi sıfatı olmayan, Fenerbahçeli olduğunu iddia eden bir grup, Fenerbahçe’nin Gaziantep’e gelişi sırasında başkan Aziz Yıldırım’a ve futbolculara hakaret yağdırdılar.
Sporda şiddeti önlemek için tedbir aldığını söyleyen kurumlar ve güvenlik güçleri olaya müdahale etmedi. Tam aksine Fenerbahçe’nin dik duruşlu, eğilmeyen başkanını engellemeye çalıştılar.
Önlemek için çaba göstermeyecek, kötü tezahürat, şiddet neden önlenemiyor diye yakınıp, suçu spor kulüplerine atacaksınız.
Hadi canım sizde.
Sizin amacınız şiddeti önlemek mi, şiddetten beslenmek mi?
Neyse...
Tarla gibi bir saha, yere düşen topun nereye gideceğini kestirmek zor. Buna karşın Fenerbahçe baskılı ve hızlı başladı. 7.dakikada da Emenike'nin golü ile Sarı-Lacivertli ekip öne geçmeyi başardı.
Golün ardından Fenerbahçe bir, Gaziantep 3-4 net gol pozisyonunu kullanamadı.
İlk yarıda Fenerbahçe'nin bu denli pozisyon vermesi orta sahasının iyi oynamamasıydı.
Mert Günok'un ilk yarıda güven vermediğini söylemek de yanlış olmaz. Mert iyi bir kaleci ancak, maç eksiği her hareketinden belliydi.
İkinci yarıya Diego'nun yerine Selçuk'la başladı Fenerbahçe. Baskılı oynayan yine konuk ekip. Ancak Kırmızı-Siyahlılar dengeyi çabuk kurdu. Ve karşı sahaya yerleşti. Ev sahibi pozisyona girmemezken Kuyt'ın golü geldi: 0-2
60. dakikada Caner'in al da at diye verdiği pasa  Sow ayağını uzattı: 0-3.
Dakikalar 68'i gösterirken Mehmet Topal'ın pasında Sow kendisinin 2'nci Fenerbahçe'nin 4. golünü attı.
Golün ardından Kuyt çıkıyor, Alper sahada.
71. dakikada Alper ceza sahasına girerken düşürülüyor. Topun başında Emre.  0-5
Eleştirdiğimiz golcüler dün konuk ekipte, doğru zamanda doğru yerdeydi.
Fenerbahçe, Trabzonspor karşılaşmasındaki  kadar iyi oynamadığı maçı golcülerinin fırsatları değerlendirmesi sonucu farklı kazanmayı bilirdi.