Fikri mülkiyet hakları mı entelektüel tekel mi? (2)

Korsan kitaba hemen herkes karşı olur. Ucuz kitap okumak isteyenler ise korsan kitabı açıktan savunamazlar. Şimdi yazacaklarımdan korsan kitaptan yana olduğum düşüncesi çıkmasın ama telif haklarının olmadığı durumlarda yazarın ve toplumun daha büyük yarar elde ettiğine dair kuvvetli kanıtlar var. ”Entelektüel Tekele Karşı” adlı Sel Yayıncılık'tan yayınlanan eserde böyle ilginç olaylar incelenmekte.

Telif hakkı olmadığında yazar nasıl para kazanacak? Yazarlar bu durumu incelemişler. Ben sadece bazı kısımlarını özetleyeyim. 19. Yüzyılda Amerika Birleşik Devletleri'nde herkes yabancı bir yayını yeniden basmakta özgürdü. İngiliz yazarlar kitapları Britanya’da yayınlanmadan önce, yeni kitapların el yazmalarını Amerikalı yayıncılara satıyordu. El yazmasını alan Amerikalı yayıncı, daha sonraki ucuz kopyaları engellemek için, o özel kitabı mümkün olduğunca çok sayıda ve en kısa zamanda piyasaya sürmek için her türlü güdüye sahipti. Bu, oldukça düşük fiyatlarla toplu basıma yol açtı. İngiliz yazarların Amerikan yayıncılardan aldığı ön ödeme miktarı Birleşik Krallık'ta yıllar içinde toplayabildikleri telif tutarını çoğunlukla geçiyordu... Dickens’in “A Christimas Carol” eseri ABD’de altı sente satılırken, İngiltere’de yaklaşık iki dolar elli sente satılmaktaydı. Okuma yazmadaki bu çarpıcı artış, muhtemelen on dokuzuncu yüzyılın sonuna doğru çok sayıda Amerikalı yazar ve bilim adamının ortaya çıkmasında etkili olmuştu. (s.34-35)

Bu olay sadece tarihte kalmış değil. Yazarlar “9 Eylül Komisyon Raporunun” da basımının serbest olduğunu anlatıyorlar. İlk yayıncısı devletten aldığı ilk basım hakkı ile 568 sayfalık bu kitabı 10 dolar gibi çok düşük bir fiyattan çok miktarda satmış ve kâr elde etmiş. İnternetten de indirmenin serbest olduğunu ve 6,9 milyon kişinin bundan yararlandığını da ekleyelim. Daha sonra eleştirilerle de zenginleştirilerek aynı kitap başka yayıncılarca basılmış ve onlar da çok satmışlar.

Ben doğrusu çok çeşitli fikri tekelin (hak değil) toplum için zararlı olduğunu düşünürdüm de iş kitaba gelince dururdum. Olaylar kitapta bile fikri tekelin faydasız hatta toplum çıkarlarına karşı olduğunu gösterebiliyor. Gene de bu söylediklerimden her koşulda korsan kitap serbest olmalı anlamı çıkmamalı. Aslında mevcut sistemde yazarların çok ciddi bir şekilde kazıklandıklarını biliyoruz. Bazı yayıncılar yeni baskılar yaptıkları halde bunu kitaplarda belirtmiyorlar ve yazara hiçbir ödeme yapmıyorlar. Bu alanda da başka bir sistem mümkün olmalı sanırım.

Hele iş tarımda kullanılan tohumlara gelince fikri tekellerin düpedüz korsanlık olduğunu çok iyi biliyoruz. Fikri tekeller konusu derin bir şekilde tartışmaya açılmalı. Bu kitabın yazarları “fikri mülkiyet bir kanserdir” diyorlar ve “entelektüel tekel” terimini kullanıyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar