Mustafa Ülkü Caner

Mustafa Ülkü Caner

Fritz Schramma Köln Camisi

Aslında Batı Avrupa’nın en güzel camisi de denebilir.

Bu caminin adı kesinlikle Fritz Schramma olmalıydı.

Hangi cami mi?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2 yıl önce açılışı yapılmış caminin 2. kez açılışını yaptığı cami…

Belli ki kendisine bazı bilgiler verilmemiş.

Bilseydi eminim Fritz Schramma’ya en azından bir teşekkürü esirgemezdi.

Sadece Fritz Schramma değil, caminin Alman mimarı Paul Böhm de unutuldu.

Aslında bu olay buzdağının küçük bir pencereden tek yönlü 2D görüntüsü.

Yurtdışı, ama özellikle Almanya’daki Türkiye kökenli insanlarımıza ve onların oralardaki yaşamına nasıl bakacağımızı halen bilmiyor, küçük politik ve hatta kişisel hesaplara o büyük potansiyeli feda ediyoruz.

***

Fritz Schramma, cami yapılırken bu konuda en çok yardımcı olan dönemin Köln Belediye Başkanı’dır.

Kendisi koyu Katolik’tir…

Köln Belediye Başkanı olarak Fritz Schramma, caminin yapılması için maddi-manevi en büyük desteği verdi.

Kendi partisi CDU’ya ve özellikle genel merkezine rağmen Köln Belediye Meclisi’ni imar izni için ikna eden de oydu.

Türk toplumunu ve iş adamlarını cami için katkıda bulunmaları amacıyla onları bir araya getirdi.

Bu yüzden Türk, daha doğrusu İslam düşmanı aşırı sağcı ırkçı almanlar kendisine düşman oldular.

Karşılığında ise ne mi buldular?

Caminin mimarı Paul Böhm, mimarı projeye uymayan DİTİP ile bu yüzden mahkemelik oldu.

Fritz Schramma ise inşaat devam ederken yeni avukat olmuş 31 yaşındaki tek evladı Stefan Schramma 31 Mart 2001 de Köln’de kaldırımda yürürken şehirde araba yarışı yapan iki maganda Türk’ün çarpması sonucu öldü.

Bu da yetmedi yabancı düşmanı ırkçılar da oğlunun mezarına saldırdılar, kirlettiler.

Bu trajik “kaza” sonucu biricik evladını kaybeden baba ve Köln Belediye Başkanı Fritz Schramma yıkıldı.

Ama Fritz Schramma yine de Türkler başta olmak üzere yabancı kökenlilere ve özelde de bu caminin inşaatına yardımcı olmaya devam etti.

Ancak gerçekten biricik oğlunun kaybından dolayı üzüntüden yıkılmıştı ve görev süresi bitince politikayı bıraktı.

Ama ne Türklere, ne de farklı kökenli insanlara düşman oldu.

Aslında anlayana bir insanlık dersi vermiş.

Ama belli ki iyilik yapmıştı ve bu iyiliği karşılık bulamamıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a orayı ikinci kez açılışını yaptırtanlar keşke bu olayları da ona anlatmış olsalardı.

Kendileri de davet edilmiş olsalardı veya en azından bir teşekkür esirgenmemiş olsaydı.

Küçük kasaba kurnazlığı ile Almanların sadece bir kez kandırılabileceğini öğrenene kadar ilişkilerimize ve orada yaşayan yurttaşlarımıza daha ne kadar zarar vereceğiz acaba?

Önceki ve Sonraki Yazılar