SEÇİM BİTTİ...
Ama dertler bitmedi.
Sorunlar o kadar çok ve ağır ki!
Millet,
Kazanana geçici “botoks” yaptı...
Kaybedene “senden bu halinle hiç bir şey olmaz”
dedi...
Bu durumda yapacak bir şey de yok zaten.
Çünkü
Demokrasi denilen ama yerine henüz bir şey koyulamayan
cansız sömürgenin kanunu böyle...
*
DERHAL!!!
Ana muhalefet dediğimiz parti CHP,
Bugünden tezi yok acil yenilenmelidir...
Parti Meclisi,
Merkez Yönetim Kurulu,
Danışmanlar,
Hatta Genel Başkanı derhal istifa etmelidir...
*
Yöresel ve mezhepsel klinik vaka yiyicileri acil partiden
arındırılmalıdır...
Hiç kimse kusura bakmasın!
Ülkeyi kuran bu partide,
Açıkça,
Çerkez grubu...
Alevi grubu...
Karadeniz grubu...
İstihbaratçılar grubu dans etmektedir...
*
Ve herkes,
Nasıl Milletvekili olurum...
Nasıl Belediye Başkanı olurum...
Nasıl Belediye Meclis Üyesi olurumun peşindedir...
Nedeni de açık,
Nasıl rantı paylaşırım...
İktidar olup,
Ülkeyi düşünmeyen bu klinik dar kadronun partiyi
derhal terk etmesi gerekmektedir...
*
Genel Başkanın,
İyi niyetinden ve çalışkanlığından şüphe duymayabilirsiniz...
Ama partiyi,
Kuruluş felsefesinden değil de,
Sağ aktörlerin penceresinden yönetmesi algısına diyecek
bir şey bulamazsınız...
Hele bir de,
Üst üste bu kadar seçim kaybetmesinden sonra...
Olmuyor... Olmuyor... Olmayacak da...
Lütfen Kemal Bey!
Artık anıları yazma zamanını kaçırmayın!
Bakın zaman su gibi akıp gidiyor...
.
Peki, şimdi sonuç?
Partisi yüzde 2-3’lerde geziyor denilen Devlet Bahçeli,
Tayyip Erdoğan’a ayar verecek...
TBMM’ye ayar verecek...
Ülkeye ayar verecek...
*
İktidara yürüyor denilen CHP de,
Belediye başkanlığını yürüttüğü illerde,
Milletvekilliğini Tayyip Bey’e kaptırıyor...
Yetmiyor, AKP’yi yalancı ilan ederken,
Seçim gecesi sabaha kadar seçmenine yalan üstüne
yalan söyleyip oyalıyor...
Kısaca,
Ne yalana kılıf üretebiliyor,
Ne de doğruya...
*
Daha birçok nedenlerden dolayı,
Bu CHP gitmeli ve acil yenilenmeli...
Ülkenin geleceğine zarar veren aktörler içinde olmamalı
artık...
Gerekirse, partiyi bu hale getirenlerin,
İsmini vererek ve neler yaptıklarını deşifre etmekten
de kaçınmayacağım...
Bu yazıyı, siyasi bir ikbal için değil,
Ülkeme ve Atatürk’ün kurduğu partiye üzüldüğüm
için yazıyorum...
*
Not:
İktidar dururken,
Muhalefeti eleştirmek etik değil,
Tarzım değil diye birçok yazı yazdım.
Ama bugün seçim oldu...
Sebep sonuç ilişkisinde durum tespiti yapmakta
doğal hakkım...