Almanya'nın röntgenini çekti, ulusalcıları uyardı

Almanya'nın röntgenini çekti, ulusalcıları uyardı

Yazarımız Mustafa Ülkü Caner, ‘Almanya seçimleri, etkisiz eleman Türk seçmeni’ başlıklı yazısında, seçimlere katılmayın çağrısının sonuçlarına yer verirken, ulusalcılara ‘Kaş yapayım derken göz çıkarmayın’ uyarısı yaptı.

Türk seçmenlere dönük ‘Almanya’daki seçimlere katılmayın’, ‘CDU, SPD ve Yeşillere oy vermeyin’ çağrısının sonuca hiçbir etkisinin olmadığı, aksine Türkiye kökenli milletvekili sayısının 11’den 14’e çıktığı belirtildi.

Yurt gazetesi yazarı Mustafa Ülkü Caner, ‘Almanya seçimleri (2) Etkisiz eleman Türk seçmeni’ başlığıyla köşesine taşıdığı yazıda, ‘Aşırı sağcı ve ırkçı Neonazi AfD’nin başarısını olumlu gören bazı “solcu ” ulusalcıları, ‘Avrasya Neonazi partilerle kurulamaz’ sözleriyle uyardı. Caner’in yazısı şöyle:

“Almanya’daki seçimlerde DAR BÖLGE’de çok etkili olabilecek az sayıdaki Türkiye kökenli seçmenler AKP tarafından iç siyaset gereği top Ankara’dan Almanya’ya dış tribüne atılınca maalesef önemini kaybetti ve etkisiz eleman rolüne düştü.

24 Eylül 2017 tarihindeki genel seçimlerde Almanya’da Koalisyon ortakları CDU ve SPD büyük oy kaybına uğradı.

Burada en büyük etken kuşkusuz insanoğlundaki en temel duygulardan ve ALGI FAALİYETİ sonucu olan kitlesel KİTLESEL KORKU önemli rol oynadı.

Atlantik ötesi süper güç ABD ile egemen alman basınının büyük bir bölümünün arası farklı bir nitelik seviyesinde olsa da bizim kiralık- satılık havuz kalemlerinden çok daha güçlüdür.

Sonuçta Büyük Ortadoğu Projesi kapsamındaki Irak, Suriye ve Kuzey Afrika iç-dış savaş ve terör sonucu oluşan GÖÇ DALGASI Almanya’da da aşırı sağı tetikledi.

Faşist Neonazi bir parti AfD %13,5  oy alarak Federal Parlamentoya  üçüncü parti olarak girdi.

Almanya’daki Sosyal Demokrat Parti SPD Hükümet ortaklığında kalsa Almanya’da Neonazi partisi Ana Muhalefet Partisi olacak!

Ne büyük bir kâbus olurdu!

Ancak bu geçici bir durumdur.

‘Almanya’daki seçimlere katılmayın’ daha doğrusu ‘CDU, SPD ve Yeşillere oy vermeyin’ çağrısının ise sonuca HİÇ BİR ETKİSİ OLMAMIŞTIR.

TAM TERSİNE, Türkiye kökenli milletvekili sayısı 11 den 14 e çıkmıştır.

SPD’den Aydan Özoğuz, Metin Hakverdi, Mahmut Özdemir, Cansel Kızıltepe ve Elvan Korkmaz;

YEŞİLLER’ den Cem Özdemir, Danyal Bayaz, Ekin Deligöz, Canan Bayram ve Filiz Polat;

SOL PARTİ ’den Evrim Sommer, Sevim Dağdelen ve Gökay Akbulut

Bu Türkiye kökenli milletvekillerinin büyük bölümünün şüphesiz  Almanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerde olumlu rol oynaması mümkündür.

Onları düşman gibi görmek yerine, onların  bir- çok konudaki eleştirilerini demokrasi ve özgürlük atmosferi içinde hoşgörü ile karşılayıp olumlu ilişkiler kurulmasında katalizör olarak rol oynamaları sağlanmalıdır.

Kaldı ki, oradaki yurttaşlarımızın her konudaki haklarını da en çok bu 3 parti ve milletvekilleri savunmaktadır.

İçeriyle dışarısını ayırmayı bari öğrenmemiz gerek artık.

Almanya  seçimlerini doğru anlamak  gerek

Aşırı sağcı ve ırkçı  Neonazi AfD’nin başarısını olumlu gören bazı “SOLCU” ULUSALCI’larımızı sadece uyarmak isterim:

AVRASYA Neonazi partilerle kurulamaz.

Olacaksa da kalsın orada! Şahsen ben istemem.

Hiç de hayırlı bir şey olmaz!

Avrupa Birliği’nin kendisi için temel aldığı ilkeler, DEMOKRATİK VE ÖZGÜRLÜKÇÜ yapı örnek alınan bir AVRASYA BİRLİĞİ kalıcı ve anlamlı olur.

Diktatörlüğe meyillenmiş bir Avrasya oluşamadan dağılır, parçalanır ve bölge barışı ve halkları için ancak zararlı sonuçlar doğurur.

Kaş yapalım derken göz çıkarmayın!”