Eşini deşifre eden üsteğmene hapis cezası

Eşini deşifre eden üsteğmene hapis cezası

Erzurum'da görülen FETÖ/PDY davasında katalog evlilik yaptığı eşi dahil, toplam 18 kişiyi deşifre eden üsteğmen Y.A., tutuksuz yargılandığı 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edildi.

Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında ifadesi alınan üsteğmen S.D., etkin pişmanlık kapsamında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde görev yapan devresi Y.A.'nın cemaat toplantılarına katıldığını söyledi. Bunun üzerine halen görevde olan Y.A. hakkında Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na yazı yazarak Y.A.'nın Erzurum'a getirilmesini talep etti. Erzurumlu olan Y.A., 1 Haziran 2017'de Cumhuriyet Başsavcılığı'na müracaat etti. Gözaltına alınan Y.A., İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.

FETÖ/PDY'nin askeri yapılanması içerisinde olan Y.A., 2003 yılından beri örgütle irtibatının olduğunu söyledi. 2009 yılında örgütün telkini üzerine Kara Harp Okulu sözleşmeli subaylık sınavına müracaat ettiğini belirten Y.A. şu itiraflarda bulundu:

"Sınavdan iki gün önce çıkacak sorulardan 30'u cevaplarıyla birlikte ezberlettirildi. Sınavda başarılı oldum. 22 Şubat 2010'da İzmir'in Menteş ilçesinde eğitime başladım. Sonra Ankara Kara Harp Okulu'nda, Polatlı Topçu ve Füze Okulu'nda eğitim aldım. 2011'de Çanakkale'nin Gökçeada ilçesinde göreve başladım. Aynı yıl örgüt imamları vasıtasıyla eşimle tanıştım ve evlendik. 2016'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne tayin oldum. 2009 yılından sonra da örgütün mahrem yapılanmasında görevli imamlar ile irtibatım devam etti."

'Aktif görevde 5 subayı deşifre etti'

Adliyeye çıkarılan Y.A., etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadeler sonrası tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Y.A. hakkında Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Hazırlanan iddianamede, Y.A.'nın eşi dahil, toplam 18 kişi hakkında beyanda bulunarak teşhis ettiğine vurgu yapıldı. Y.A.'nın teşhis yaptığı kişilerden 5'inin halen aktif olarak subaylık görevine devam ettiği belirtilen iddianamede, sanığın beyanda bulunduğu tarih itibariyle haklarında herhangi bir adli işlem bulunmadığı, yine teşhis ettiği 4 sivil hakkında da soruşturma başlatılmadığına değinildi. İddianamede, yine şüphelinin beyanda bulunduğu tarih itibariyle eşi hakkında da herhangi bir adli işlem bulunmadığına işaret edildi. İddianamenin değerlendirme kısmında, "Y.A.'nın örgütün mahrem yapılanmasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı subay grubunda üye statüsünde bulunduğu, üniversite eğitimini tamamladıktan sonra askerlik mesleğine örgütün yönlendirmesi üzerine girdiği, askeri okula başladıktan sonra ve meslek hayatı boyunca örgütün mahrem yapılanmasında görevli imamlarla yapılan gizli görüşmelere katıldığı" belirtildi.

'Müvekkilim örgütün amacını bilmeden bağlantı kurmuş'

Davanın 2'nci celsesinde Y.A. ve avukatı Erhan Bakır hazır bulundu. Y.A., önceki beyanlarını tekrar ederken, avukatı Erhan Bakır ise müvekkilinin ifadesinin örgütün çözülmesi ve dağılması anlamında son derece önemli olduğunu söyledi. Y.A.'nın bizzat kendisinin gelip teslim olduğunu aktaran Avukat Bakır, "Müvekkilim bu örgütün amacını bilmeden irtibat kurmuş ve yapı içinde yer almış. Daha sonra örgütün asıl amacını anlayınca örgütten kopmuştur. Örgüt mensuplarını deşifre etmiş ve yakalanmalarını sağlamıştır" dedi.

İyi hal indirimi uygulandı

Mahkeme heyeti, Y.A.'yı 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan önce 8 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum etti. Sanığın etkin pişmanlık göstererek örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlara ilişkin bilgi verdiğini dikkate alan heyet, üçte iki oranında indirim yaparak cezayı 2 yıl 9 aya düşürdü. Mahkeme, sanığa iyi hal indirimi de uygulayarak 2 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı.