Gençler için tehlike çanları: İşsiz kalmak için mi üniversiteye gidiyorlar?

Gençler için tehlike çanları: İşsiz kalmak için mi üniversiteye gidiyorlar?

Emine Sabancı Kamışlı'nın başkanı olduğu Esas Holding’in ‘İlk fırsat’ projesi, üniversite mezunlarının işsizlik oranının yıldan yıla önemli artış kaydettiğini ortaya koyarken, bir başka çarpıcı sonuç ise şirketlerin işe alırken tanınmış üniversiteyi bitirmeyenin yüzüne bakmaması…

Milliyet gazetesi yazarı Mehmet Tezkan, YÖK üniversiteye giriş sınavıyla uğraşsa da esas meseleyi,  gençlerin dört yıl boyunca işsiz kalmak için okuması, üniversite mezunu işsiz sayısının her yıl katlanarak artması ve fakültelerin büyük çoğunluğunun binadan ibaret olması şeklinde özetledi.

Tezkan, getirilmeye çalışılan yeni sistem için “Öğrenci birinci sınavda 180 alıp almayacağına kendi karar verip ikinci sınava böyle girecekmiş. Çok iyi oldu, süper oldu, tam da istenen buydu diyen eğitimci duymadım. Çünkü yapılan bilimsel değil!” dedikten sonra esas meselenin daha büyük olduğunu belirtti.

Yüzde 35 iş bulamıyor

Hürriyet’te Vahap Munyar’ın Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Emine Sabancı Kamışlı ile yaptığı röportajı köşesine taşıyan Tezkan, şunları yazdı:

“İlk Fırsat adlı proje yapmışlar.. Amaç; gençleri sivil toplum kuruluşlarında çalıştırarak hayata hazırlamak, deneyim kazanmalarını sağlamakmış.. Neden bu işe soyunmuşlar? İşte burası önemli.. Kamışlı’nın dediği şu..‘Esas Sosyal’ı kurduğumuz 2015 yılında üniversite mezunlarının işsizlik oranı yüzde 24’tü. 2016’da yüzde 28, bu yıl yüzde 35’e çıktı.’

 ***

Dikkatinizi çekerim; üniversite mezunlarının yüzde 35’i iş bulamıyor.. Neden? Kamışlı’dan aktarayım.. Demiş ki..‘Şirketler ilk 10-15 dışındaki üniversite mezunlarını işe almıyor. Yeni mezunlara 2-3 yıllık deneyim soruyor.’ Yani.. Tanınmış üniversiteyi bitirmeyenin yüzüne bakılmıyor..

***

İktidar neyle övünüyor? Her kente üniversite kurmakla.. O üniversiteleri, o fakülteleri özel sektör tanımıyor.. O fakültelerden mezun olanlar (torpilli değilse) sınavı kazanıp kendini devlet kapısına atamıyor.. Okumuş olmak için okuyor.. Aslında gittiği fakültede yeteri kadar akademisyen olmadığı için, okuyamıyor da..YÖK’ün ele alacağı en önemli mesele bu..Ya fakültelerin içini dolduracak ya da bazılarını kapatacak, birleştirecek; kalite katacak.. Can sıkmak istemem ama inanın gençlere yazık oluyor.”