Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı-İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu İstanbul Bağcılar'da açılış törenine katıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bağcılar Ebubekir Meydanı ve Kadın Merkezi Açılış Töreni'ne katılan Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu'na yoğun bir ilgi vardı.

İlk olarak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu burada yurttaşlara seslendi:

"BU ÜLKEYİ İNSANINI AYIRT ETMEYENLER YÖNETSİN, ARTIK O ZAMAN GELDİ"

Ramazan ayı başkasının derdini kendi derdin bilmek demektir. Tam da bizim bu güzel toprakların o duygularına uygun bir duygudur bu. Ama bu başkalarının derdini kendi derdin bilme karakterini ne yazık ki son yıllarda bir kısım unuttuk. Ortak bir kaderi paylaşan kardeşler olduğumuzu ancak deprem gibi büyük felaket anlarında hatırlıyor ama ne yazık ki sonrasında yine yavaş yavaş unutuyoruz. Yani bizler bu anları on binlerce insanımızı kaybettiğimizde ya da en acı anlarımızda hatırlayacak insanlar mıyız? Asla. Böyle değiliz. Onun için bütün kalbimle bu sefer farklı olmasını yürekten diliyorum. Hiçbir felaket yaşamadan, birbirimizin derdini kendi derdimiz olmaya öyle hissetmeye devam edelim. Bu asil karakterimizden asla vazgeçmeyelim istiyorum. Bu ülkeyi bu milleti artık halden anlayanlar herkesin derdiyle dertlenenler, insanını ayırt etmeden, insanının yoksun haline koşanlar yönetsin. Artık o zaman geldi diye düşünüyorum. 

"KADINLAR İÇİN ÇOK FARKLI GİRİŞİMLER YAPTIK"

Göreve geldiğimiz ilk andan itibaren saygı değer cumhurbaşkanım, İstanbullu kadınlar için çok farklı girişimler yaptık. Yenilik ve yatırımlara hız kesmeden devam ettik. Niçin yaptık? Çünkü biz hizmetimizin bir gerekçesine baktık. Öncelik nedir? Ne yapmamız gerekir? Neye dokunmamız gerekir? Sizler de gerçekleri mutlak öğrenmek ve ona göre yol haritasını belirlemeyi çok sevdiğinizi ve önemsediğinizi biliyorum.

"EV KADINLARININ YÜZDE 86'SI SON 6 AYDA KENDİSİ İÇİN ALIŞVERİŞ YAPMAMIŞ"

Özellikle ev kadınlarımız... Ev kadınlarının yaptığımız araştırmada yüzde 86'sı son 6 ayda kendisi için alışveriş yapmamış. Yüzde 86'sı! Bir başka acı fatura size söylemek istiyorum. Bunlar memleketimizin ekonomik verilerinin net özeti. Yüzde 34'ü evde yalnızken doğal gazı kapatıyor. Ev kadını evde yalnızken evde doğal gazı kapatıyor. Doğal gazı kapatanın Cumhur İttifakı'nda olmasının Millet İttifakı'nda olması diye bir şey yok. Ekonomik krizin sonucu. Diyoruz ya başkasının derdini dert edinmek. İşte bu yolculuk çok önemli. Daha acısı ne yazık ki bu şehirde 3 kadından birisi şiddete maruz kalıyor. İşte bu istatistikler bizi üzüyor ama bugün bu gördüğünüz güzel alanın farklı bir karakteri daha var. Bir bölümünü İBB Kadın olarak da hizmete açıyoruz.

"KADINLAR İÇİN ÇIKARILAN KANUNLARI PAZARLIK MESELESİ HALİNE GETİRİYORLAR"

Yöneticiler olarak siyasiler olarak toplumun bu yarasını iyileştirmek zorundayız. Görevi bu şiddeti önlemek olan bazı insanlar bazı yöneticiler bu amaç için çıkarılmış kanunları ne yazık ki birtakım siyasi pazarlıkların meselesi haline getiriyorlar. Bu da acı bir durum. Onların bu yaptığı insanlık mıdır yöneticilik midir? Konu kadın hakları olunca her ne hikmetse, ki bu acı fotoğrafı hep birlitke değiştirmeliyiz. Kızlarımız ve oğullarımız için, çocuklarımız için değiştirmeliyiz. Konu kadın olunca 3-5 erkek bir araya gelip karar alma, yasa yapma, çerçeve çizmeyi kendilerine hak sayıyorlar. Neden? Ne derdiniz var kadınlarla sormak istiyorum? Seçimlerde rakibimiz olan ittifak böylesi akılla sürece bakıyor. Buna itiraz eden kendi kadın yöneticileri dahi sosyal medyada fanatiklerce adeta linç ediliyor. Açıkçası bu, üzücü bir fotoğraftır. Bunu da değiştireceğiz.

AKP'Lİ ÖZLEM ZENGİN'E MESAJ

Halbuki iktidar partisine mensup kadın yönetici ne demiş de saldırıya uğramış? "6284 sayılı ailenin korunması ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair yasa bizim kırmızı çizgimizdir" demiş. Değişmesin, hafifletilmesin demiş. E doğru demiş. Ben alkışlıyorum o hanımefendiyi. Bizde doğruya doğru, eğriye eğri. Çünkü işte bu akıl, aynı siyasi baskılarla fanatiklerin baskısıyla İstanbul Sözleşmesi'ni de kaldırmış. 

"ALLAH KİMSEYİ KIZINI HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATAN BABALARDAN EYLEMESİN"

Üstelik bugünün iktidarının başındaki kişi sayın cumhurbaşkanının kızı dahi bu kaldırılmanın karşısında sapasağlam durmuş. Bir baba kızını bile hayal kırıklığına uğratıyorsa bu milleti de hayal kırıklığına uğratır. Allah kimseyi kızını hayal kırıklığına uğratan babalardan eylemesin.

ERDOĞAN'IN KIZI SÜMEYYE ERDOĞAN'IN NE DEDİĞİNİ ANLATTI

Rakip ittifakta kadın hakları mücadelesi veren kıymetli hanımefendilere bir çağrıda bulunuyorum. İstanbul Sözleşmesi yürürlükten kalktığında açıkçası sayın cumhurbaşkanının kızı hanımefendi şu açıklamayı yaptı, derneği üzerinden. Bu hayal kırıklıklarını unutmamalıyız. Özellikle hanımefendiler. Size sesleniyorum. Kime oy verirse versin.

Hanımefendi dedi ki: Şiddetle mücadele konusunda 6284 sayılı kanunun daha da güçlendirilmesi ve uygulamalardaki sorunların giderilmesi için tüm gücümüzle çalışacağımızı kamuoyuna ilan ediniz. Lütfen arkamızda durun biz sizin yanınızdayız. Bu iktidar değişecek. Sayın cumhurbaşkanımızın liderliğinde biz sizin yanınızdayız

"DEVLETİN AKLINI MİLLETİN VİCDANIYLA BULUŞTURACAĞIZ"

"Milletimizin memnuniyeti için gece gündüz çalışacağız. Altılı masanın liderleriyle dört koldan ortak akıl ve iradeyle çok çalışacağız. Öyle işler başaracağız ki daha hiç kimse bu ülkeyi tek başına yönetmeyi aklından bile geçiremeyecek. Çünkü ortak aklın milletin aklının dinleyen bir cumhurbaşkanımızla süreci yöneteceğiz. Bir daha hiç kimse öyle kıymetli bir çalışma ortaya koyacağız ki bir daha hiç kimse şu lider iyi ama etrafı kötü diyemeyecek. Öyle bahanelere de sığınamayacak. Çünkü artık bu ülkede herkes yönetimde de güçlü kadroları görmek istiyor. 14 Mayıs'tan sonra sayın cumhurbaşkanımızın en çok istediği şey devletin gücünü, devletin aklını milletin vicdanıyla buluşturacağız. Ülkeyi yönetirken bir an bile doğru yoldan çıkmayacağız. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını muhafaza eden bir akılla gecemizi gündüzümüze katacağız ve insanlıktan ayrılmadan yol yürüyeceğiz çünkü cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun olduğu yerde sağduyu vardır, vicdan vardır, hak, hukuk ve adalet vardır. İşte insanlık sınavından geçmiş insanlık diplomasına sahip bir cumhurbaşkanının yönettiği ülkede ne olur biliyor musunuz? Her şey çok güzel olacak!"