'Adalet Yürüyüşü Türkiye'nin itibarını yükseltti'

'Adalet Yürüyüşü Türkiye'nin itibarını yükseltti'

Kuşadası'nda düzenlenen Ege Bölgesi Emek Büroları toplantısında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Türkiye'nin sivil darbe dönemi yaşadığını öne sürdü.

CHP'nin Ege Bölgesi Emek Büroları toplantısı bugün Kuşadası'ndaki Pine Bay Holiday Resort Otel'de başladı. Toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Türk-İş  Ege Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Aydın Dönem Sözcüsü Remzi Çomakçı, KESK Aydın Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Musa Ekici, CHP Genel Başkan yardımcılarından Zeynep Altıok, İzmir Milletvekili Atilla Sertel, CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, CHP Aydın İl Başkanı Bayram İnci ile Kuşadası Belediye Başkanı CHP'li Özer Kayalı, partililer ve Emek Bürosu yöneticileri katıldı. Toplantı açılışında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, sendika ve sivil toplum kuruluşlarından sorumlu genel başkan yardımcılığına bağlı olarak kurulan Emek Büroları'nın çok önemli görevler üstlendiğini söyledi. Türkiye'deki sendikallaşmaya destek verdiklerini ifade eden Ağbaba, şöyle dedi:

"Hiçbir sendikaya taraf değiliz, biz sadece emeği destekliyoruz. Hem işçiler hem memurların kurduğu sendikalara eşit mesafedeyiz. AVM çalışanları, çağrı merkezi çalışanları, taşeronlar, kağıt toplayıcıları gibi bir çok iş kolunda çalışanların örgütlenmesi gerekiyor. Hiç sesi soluğu çıkmayan insanların sesi olmak onları bir araya getirmek amacındayız. Haftada 200 liraya çalışanlar, plazalarda gün ışığı görmeden çalışanlar var. Bunların hakkını savunmak, bunların örgütlenmesine katkıda bulunmak temel amacımız."

Emek Büroları'nın DİSK, Hak İş ve Türk-İş'i bir araya getirdiğini, kıdem tazminatı çalıştayı yaptığını ve ortak bir tutum alınmasını sağladığını söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, şöyle devam etti:

"Önümüzdeki günlerde tüm memur sendikalarının davetli olduğu, şu anda gündemde olan kamu çalışanları personel yasası ile ilgili ciddi bir çalıştay yapmayı ve sonucu Türkiye kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyoruz. Bir cumhurbaşkanı kalkıyor 'OHAL var grev olmayacak' diyor, sendikaların sesi çıkmıyor. Onlara da müthiş bir baskı var. Herkes baskı altında. Kanun hükmündeki kararnameler kılıcıyla herkes terbiye edilmeye çalışılıyor. Türkiye bir sivil darbe dönemi yaşıyor. TBMM iç tüzük değişikliği ile milletvekillerinin sözleri kısıtlandı. Muhalefetin dili olmak neredeyse yasaklanır hale geldi."

"ADALET YÜRÜYÜŞÜ TÜRKİYE'NİN İTİBARINI YÜKSELTTİ"

Adalet yürüyüşünün Türkiye'ye çok büyük katkısı olduğunu savunan Ağbaba, "Adalet yürüyüşü Türkiye'nin dünyada itibarını yükselten bir yürüyüş oldu. Bu yürüyüş Türkiye'nin birden büyük olduğunu gösterdi. Adalet yürüyüşü son değil başlangıç. Önümüzdeki günlerde Çanakkale'de bir adalet kurultayı yapılacak. Bu kurultayda 16 Nisan'da kimler varsa onlar olacak, adalet yürüyüşüne katılanlar olacak. Türkiye'de kendini mağdur sayan, adaletsizliğe uğramış, haksızlığa uğradığına inanan herkes olacak. Bu kurultay Başbağlar'da kurşuna dizilenlerin, Sivas'ta yakılanların Roboski'de bombalananların sesi olacak. Sağcısı, solcusu muhalefeti ile demokrasiyi savunan herkes bir arada olacak" dedi.

AK Parti iktidarının bütün sendikaları ele geçirmekle ilgili bir prova yaptığını öne süren Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Aydın Dönem Sözcüsü Remzi Çomakçı ise "Kamu sendikacılığının devletleştirilmesi, emek mücadelesinin sınıf mücadelesinden koparılması, demokrasi açısından ciddi tehditler içeriyor. Başta eğitim sistemi olmak üzere tüm sosyal ve siyasal alanlarda laiklik bilinçli olarak aşındırılıyor. Özgür düşünme yeteneğini kaybeden kitleler, giderek sınıf bilincini de yitiriyor" diye konuştu.