15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 sanıklı davada, Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını sundu. Sanıkların, "anayasal düzeni ihlal", "vatandaşların şehit edilmesi" ve "cumhurbaşkanına suikast girişimi" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları istendi. 

-Sivil sanıklar Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş için 79'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istendi.

-15 Temmuz'da pilotlara bombalama talimatlarını veren eski yüzbaşılar Mustafa Mete Kaygusuz ile Ahmet Tosun için 79'ar kez müebbet hapis istendi.

-Darbe girişimi sırasında hava trafiğini yöneten eski 141. Filo Komutanı yarbay Hakan Karakuş için 79 kez ağırlaştırılmış müebbet istendi.

-15 Temmuz'da Gölbaşı'ndaki Polis Havacılık Dairesi Başkanlığını vuran eski pilot yarbay Mustafa Azimetli için 79 kez ağırlaştırılmış müebbet istendi.

-Savcı, 15 Temmuz'da TBMM'yi bombalayan eski pilot Hasan Hüsnü Balıkçıhakkında 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.

-TBMM, TÜRKSAT ve Polis Özel Harekat Başkanlığını bombalayan pilot Hüseyin Türk hakkında 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.

'DARBEYİ KİMİN YAPTIĞINI DÜŞÜNÜYORSUNUZ' SORUSUNA…
Darbenin 3 numaralı ismi ve FETÖ'nün Hava Kuvvetleri imamı olduğu iddia edilen sanık Kemal Batmaz, ABD'li heyetin karşısındaki sorgusunda, "Darbeyi kimin yaptığını düşünüyorsunuz?" sorusuna "Bilmiyorum", "Gülen'in yaptığını düşünüyor musun?" sorusuna da "Hayır" cevabı verdiğini aktardı.

Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Cezaevi yerleşkesinde görülen duruşmaya, sanıkların taleplerinin alınmasıyla devam edildi. Sanıklardan Fatih Kahraman, mahkeme heyetinin tarafsızlığını yitirdiği gerekçesiyle, reddi hakim talebinde bulundu. Darbenin 3 numaralı ismi olduğu gerekçesiyle yargılanan, FETÖ'nün Hava Kuvvetleri imamı olduğu belirtilen Kemal Batmaz, hakkında 'terörizmin finansmanı' iddiasıyla açılan başka bir davanın ayrıntılarını anlattı. Bu yöndeki suçlamaların Akıncı İddianamesinde yer almadığını ifade eden Batmaz'ı, Mahkeme Başkanı Selfet Giray, taleplerini iletmesi konusunda uyardı. Ancak Batmaz, darbe girişiminden sonra kendisi ve ailesinin gözaltı ve sorgu süreciyle ilgili konuşmaya devam etti.

ABD'Lİ HEYET KARŞISINDAKİ SORGUSUNU ANLATTI
Savcının talebiyle mahkeme tarafından tekrar uyarılan Batmaz, dava dosyasıyla alakalı olduğunu söyleyerek, 3 Ocak 2019'da Ankara Adliyesi'ne getirilerek ABD'li heyetin karşısındaki sorgusuyla ilgili konuştu. O gün talebi olmamasına rağmen 'hastaneye götürülüyorsun' diyerek Sincan Cezaevi'nden çıkarıldığını ve Ankara Adliyesi'ne getirildiğini anlatan Batmaz, şöyle konuştu:

"Bana 'uluslararası hukuk mahkemesine gireceksin' dediler. Ankara 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi salonuna götürüldüğümde salonda Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ramazan Dinç ve savcı  Ali Alper Saylan ve tanımadığım kişiler vardı. Daha sonra bu kişilerin ABD'li savcılar ve FBI yetkilileri olduğunu öğrendim. Benim ifademden önce iki gizli tanığın dinletildiğini sonradan öğrendim. Bana ABD seyahatlerim ve darbe teşebbüsü ile ilgili sorular soruldu. Kişisel bilgilerim soruldu. 'Ailenizle hangi ülkelere gittiniz? 2016 yılında kaç telefon kullandınız? Yurt dışına kaç defa gittiniz?' gibi sorular soruldu. Daha sonra Fetullah Gülen, ABD seyahatlerim, ABD'de kaldığım yerler, indiğim havaalanları soruldu. Adil Öksüz'ü tanıyıp tanımadım, darbe girişimindeki rolü ve bu kişiden talimat alıp almadığım soruldu. Darbe gecesi arkadaşımın evinde olduğumu söyledim. İçinde bulunduğumuz durum nedeniyle bu arkadaşımın ismini söylemeyeceğimi belirttim."

'DARBEYİ GÜLEN'İN YAPMADIĞI CEVABI'
Sorgusu sırasında, "Darbeyi kimin yaptığını düşünüyorsunuz?" sorusuna "Bilmiyorum", "Gülen'in yaptığını düşünüyor musun?" sorusuna "Hayır" cevabı verdiğini aktaran Batmaz, "Tanımadığım, aynı davada yargılanan bir kişi ile ilgili yorum yapmayacağımı söyledim. Onlara 'Hiçbir şekilde darbeye etkisi olduğunu düşünmüyorum' dedim. Bu sözün ardından Ramazan Dinç, 'Tanımadığınız kişiyle alakalı nasıl böyle yorum yapabiliyorsunuz?' diye sordu. Ben de 'Bırakın darbeyi, kimseyi incitmeyi bile düşünmezler. 15 sene şirketlerinde çalıştım' dedim. Ramazan Dinç, 'Fethullah Gülen melek değil mi?' dedi. Ben de 'Bir kesime terörist deniliyorsa sürekliliği olması lazım' deyince konunun kapatılmasını istediler. Görüntülerle ilgili konuşmak istedim; ancak sözümü kesip konuyu acelece kapattılar" diye konuştu.