SEÇMEN HESABI

24 Haziran tarihinin nasıl seçildiğiyle ilgili en önemli neden, seçimin hızla Türkiye gündeminden çıkartılması olarak nitelendiriliyor. Seçmenlerin, okulların daha erken kapanacak olmasına rağmen haziran ayının ortasına kadar süren ramazan nedeniyle tatil planı yapmayacak olması gerekçe gösteriliyor. Bayramın hemen ardından belirlenen seçim tarihi nedeniyle, seçmenin illerinde kalacağı hesabı yapılıyor. 

Yaz aylarında seçim yapmanın, AKP’ye avantaj olduğu, diğer partilerin seçmenlerinin tatili tercih ettiği iddiasının da doğru olmadığı belirtiliyor. Parti kurmayları, özellikle AKP’nin taşradaki seçmeninin yaz aylarında memleketlerine ve yaylalara gittiğini, seçim sonucunu garanti gördüğü için de sandığa gelmediğini söylüyorlar. Temmuz-ağustos aylarının bu nedenle tercih edilmediği konuşuluyor.

EKONOMİ

AK Parti’nin haziran tercihinde bir başka nedenin ise ‘ekonomideki kırılganlık’ olduğu belirtiliyor. Açıklanan teşvik paketleri ve yasalara rağmen yatırım tercihlerinin beklendiği kadar hızlanmaması, yabancı sermayenin özellikle OHAL’i gerekçe göstererek beklemede kalması, sıkıntı oldu. Tablonun eylül-ekim aylarında daha iyiye gitmesi olasılığının görülmediği, bu nedenle de haziran ayının tercih edildiği savunuluyor. AKP kurmayları, önünde 5 yıl olan bir hükümetin alacağı yeni ekonomik kararların güven oluşturacağı ve OHAL’ın seçimlerden sonra kaldırılmasının da psikolojik havayı etkileyeceği görüşünde. 

MUHALEFET

Erken seçime hızlı takvim belirlenmesinin diğer bir nedeninin ise siyasi olduğu öne sürülüyor. Bunlar arasında, seçim ittifakından kaynaklanan iki partili ilişkiyi sürdürmenin zorluğu, muhalefet partilerine ittifak ve ortak hareket hazırlığı konusunda zaman bırakmama sayılıyor. 

Seçim sonuçlarına ilişkin tahminler de yapılırken, AKP-MHP ittifakının, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birinci turda seçilmesine yeteceği iddia ediliyor. Son araştırmalarda bu iki partinin oy oranının yüzde 54-55 olduğu öne sürülüyor. Ancak AKP'liler, milletvekili seçimlerindeki sonuçla ilgili olarak aynı cesaretle yorum yapmıyorlar. AKP’nin Meclis’te çoğunluğu kazanamaması durumda, cumhurbaşkanının alacağı kararların TBMM’de engelleneceği yorumu yapılıyor. Bu tabloda AKP’nin seçim ittifakı yaptığı MHP’nin desteğine sürekli ihtiyacı olacak.