AKP'ye göre FETÖ; topçuda, popçuda, esnafta, bürokraside, hukukta var Meclis'te yok

AKP'ye göre FETÖ; topçuda, popçuda, esnafta, bürokraside, hukukta var Meclis'te yok

CHP Genel Başkan Yardımcıları Selin Sayek Böke, Veli Ağbaba ve İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner, referandum çalışması için geldikleri Erzincan’da çoşkuyla karşılandı. CHP İl teşkilatında düzenlenen toplantıda konuşan Erzincan'ın eski Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, ""Cumhurbaşkanın cezai sorumluluk olarak yargılanabilir olması bir anayasa değişikliğine 'evet' demek için ülke adına utanç verici bir şey" dedi.

Görev yaptığı Erzincan’da olmaktan mutluluk duyduğunu belirten CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner, referandumda Türkiye’nin kalkınması, güçlü olması, otoyolların, köprülerinin oylanmadığını söyledi. Türkiye için iyi olan her şeyin kendilerinin de yanında olduklarını ifade eden Cihaner, "Tabi ki güçlü bir Türkiye istiyoruz, kim istemez bunu. Tabii ki barış içerisinde, huzur içerisinde bir Türkiye istiyoruz. Ama bunlar oylanmıyor. Dediğim gibi basitleştirilmiş 'evet' mi? 'Hayır' mı? Biz evet pozisyonunun Türkiye’yi hiç öngörülmeyecek bir krizlere açık hale getireceğini düşünüyoruz. Her şeyden önce tarihimiz bunu gösteriyor. Getirilmek istenen sistem Osmanlı’nın son dönemlerinde denendi ve sadece cumhuriyet değil, cumhuriyet öncesinde de vazgeçildi. Meşrutiyet ile birlikte tek kişinin elinde bulunan yetkilerin, egemenliğin halka verilmesi süreci başladı. Ama yeniden o devirlere döndürmek istiyor bu evet oyu, bu yanlışa düşmeyeceğimizi umut ediyorum" diye konştu.

Her şeyden önce değişikliğin, tüm yetkilerin tek bir adama toplanılması nedeniyle çok büyük riskler içerdiğini düşündüklerinin altını çizen Cihaner şöyle dedi:

"Türkiye 15 temmuz sadece Türkiye tarihinin değil, insanlık tarihinin en alçak darbe girişimlerinden birini yaşadı. Türkiye’yi o darbe sürecine götüren tek bir adamın bir şeye inebilmesi sonucu oluştu. Yargı ve ordu o nedenle bir çetenin eline geçti. O zaman ortak akıl işletilmiş olsaydı, o zaman eleştirilere kulak asan, toplumdan gelen uyarılara kulak asan bir yönetim olsaydı Türkiye bu felaketi yaşamayacaktı. Türkiye’nin temel sorunlarıyla getirilmek istenilen değişiklikler arasında neden-sonuç ilişkisi yok. Sen ne yapacaksın da işsizliği azaltacaksın ya da Türkiye’nin bir numaralı sorunu güvenlik ve terör, sen ne yapacaksın da terörün patlayan bombaların önüne geçeceksin. Buna dair bir yetki ihtiyacın varsa, parlamento açık çek vermiş. Sen hangi değişiklikle buradaki güvenlik sorununu engelleyeceksin. İşsizlik, ne yapacaksın da işsizlik azalacak. Bunun hiçbir cevabı yok. Cumhurbaşkanı yargılanabilir diyorlar. Cumhurbaşkanın cezai sorumluluk olarak yargılanabilir olması bir anayasa değişikliğine evet demek için gerekçe olarak ileri sürülüyorsa ülke adına utanç verici bir şey. Biz cumhurbaşkanlığına kriminal insanlar mı seçiyoruz ? Esas olan siyasi sorumluluktur. Bir cumhurbaşkanın suç işleme ihtimali zaten istisnaidir. Bu nedenle bir anayasa değişikliğinin savunulması yapılamaz."

AĞBABA, CİHANER'İN YAŞADIKLARINI ANLATTI

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise konuşmasına Erzincan’da başsavcı olarak görev yapan İlhan Cihaner’in yaşadıklarından başladı. Ağbaba, "Erzincan’da bir linç yaşanmıştı, AKP’nin adalet bakanı, başbakanı, milletvekilleri ve o zaman birlikte ortak oldukları, FETO değil, o zaman Fetullah hoca efendi hazretleri diyorlardı. Birlikte bir iş gerçekleştirmeye çalıştılar. O gün İlhan Cihaner’i tarihimizde görülmeyen bir şekilde makamında gözaltına aldılar, cezaevine yolladılar. Aslında o zaman İlhan Cihaner’in sözü dinlenseydi, Cihaner gibi insanlar cezaevine atılmasaydı, İlhan Cihaner’e güvenilseydi 15 Temmuz Darbe Girişimi olmazdı. Darbe girişimi olmuşsa 250 tane şehit varsa bunun sorumlusu burada bulanan insanlar değil. Bunun sorumlusu o gün birlikte ittifakla hem ordudaki, hem yargıdaki, hem bürokrasideki vatanına, bayrağına, milletine bağlı insanların cezaevine atılmasıdır" dedi.

'HODRİ MEYDAN'

AKP sözcülerinin kürsüden CHP’nin FETÖ olduğunu söyledklerinde güldüklerini ifade eden Ağbaba şöyle dedi:

"Geçtiğimiz günlerde bir resim yayınlandı, Fetullah Gülen’in yanında, etrafında, kimisi diz çökmüş AKP’nin MYK üyeleri var, parti sözcüleri var, normalde türban takmayan vekiller başlarını bağlamışlar, sanki kutsal bir adammış gibi. Şimdi diyorlar ki CHP ile FETÖ beraber. İnsan İlhan Cihaner’den utanır, insan Dursun Çiçek’ten utanır, İnsan Mustafa Balbay’dan, Tuncay Özkan’dan utanır. Erzincan’dan hodri meydan diyoruz. FETO her yerde. Topçu da, popçuda, esnafta, bürokraside, hukukta var. Diyorlar ki mecliste, FETÖ’nün siyasi ayağı yok, bu kadar büyük yalan olmaz, her yerde var, bürokraside var, valide var, savcı da var, onları atayan kim, hükümet, siyasette olmaması mümkün mü? Bir kez daha hodri meydan diyoruz. Gelin samimiyseniz, o 250 şehidin anısına saygı duyuyorsanız, bu darbenin gerçekleşmesinin en büyük sebebi olan siyasi ayağını da araştıralım. CHP’de MHP’de AKP’de kimde varsa, geçmişte, şimdi, kim varsa buradan Erzincan’dan tüm siyasetçilere hodri meydan diyoruz. Kimin bylock’u var, kim geçmişte el ele tutuşmuş, kim işbirliği yapmış hodri meydan diyoruz."

BÖKE: HAYIRLAR GÖNÜLDEN YÜKSELİYOR

Toplantıda son olarak konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke de her seçimden önce yüzlerce anket açıklayanların şimdi anket açıklamanın saygısızlık olduğunu söylediklerini ancak, toplumun bu meselenin milletin meselesi olduğunu, bu meselenin birlikte yaşamaya dair mesele olduğunu, bu meselenin bir ortak gelecek yaratma meselesi olduğunu, meselenin bir iktidar seçimi olmadığını anladığını söyledi. Böke: “Ankete gerek yok, ben size havadisi vereyim, bütün Türkiye’de, Erzincan’da da hayırlar gönülden yükseliyor. Bu açıkça bir rejim değişikliğidir. Bugün güç sizdeyken, bu anayasa değişikliği teklifinin önerdiği gücü tek bir kişide toplamaktır. Yasamayı, yürütmeyi, yargıyı tek bir elde toplayan bu anayasa değişikliğine hep beraber hayır diyoruz. 2014, fiilen başkanlığın başladığı yıl, Türkiye’de kişi başına düşen milli gelir ortalama 12 bin 112 dolar, iki senenin sonunda ortalama kişi başına düşen gelir 10 bin 807 dolar. Enflasyon son 8 buçuk yılın en yüksek oranına ulaşmış, mutfak yanıyor, cebimiz yanıyor. Yüzde 11.39’a çıkmış, faizler, hepimiz borçluyuz, bugün Türkiye’nin toplam dış borcu brüt 404 milyar dolar. Yüzde 70’i özel sektörün, sizin kredi kartınız, tüketici krediniz, belki ticari krediniz, Türkiye’de bugün herkes borçlu, bugün borçlu olan herkes çift haneli enflasyona mahkum edilmiş durumda. Neden, bu siyasi anlayış yüzünden" dedi. 

'TÜRK LİRASI DEĞER KAYBETTİ'

Türrk lirasının son iki buçuk yıl içerisinde 150 para birimi içinde en çok değer kaybeden 12’nci para birimi olduğunu hatırlatan Böke, "OHAL uzatıldığından beri yani 3 Ekim'den beri en çok değer kaybeden 4’üncü para birimi Türk Lirası. Yani OHAL uzatıldıkça, OHAL’i kalıcı kılan bu anayasa değişikliği tartışıldıkça cebimiz eriyor. Türk Lirası değer kaybediyor, 3 Ekim'den bu güne 72 kuruş değer kaybetti" diye konuştu