Başkanlık analizi...Daldaki beş kuş mu, eldeki bir kuş mu?..

Başkanlık analizi...Daldaki beş kuş mu, eldeki bir kuş mu?..

Muhafazakar Türkiye (yüzde 55-60), kentlileşmiş Türkiye ve bir de Kürt siyaseti…Türkiye’de oy tablosunun sosyolojiye göre şekillendiği, Erdoğan’ın tesadüfen değil, sosyolojik zemini temsil eden karizmatik bir lider olduğu için sürekli yüzde 52 oy aldığı belirtildi. Erdoğan cephesinde değişen bir şeyin olmadığı, muhalefet partilerinin ise kendi havuzlarında oyları paylaştıkları kaydedildi.

Hürriyet yazarı Taha Akyol, Maurice Duverger’den beri bütün siyaset bilimcilerinin belirttiği gibi, başkanlık seçimlerinde başa güreşen iki adayın partilerinden daha fazla oy aldıklarını, Erdoğan ve İnce’nin partilerinden fazla, Akşener ve Demirtaş’ın partilerinden az oy almalarının sebeplerinden birinin bu olduğunu bildirdi. Akyol, Erdoğan’ın tesadüfen değil, sosyolojik zemini temsil eden karizmatik bir lider olduğu için sürekli yüzde 52 oy aldığını kaydetti.

Akyol, ‘İttifak analizi’ başlığıyla yazdığı yazıda, Erdoğan’ın daima partisinden birkaç puan önde olduğunu, bu seçimlerde AKP yüzde 42.6’ya düştüğü halde Erdoğan’ın yine yüzde 52.6 ile seçildiğini belirtti. Akyol, şunları kaydetti:

‘ÜÇ TÜRKİYE’

Saygın araştırmacı Bekir Ağırdır “Üç Türkiye”ye diyor; muhafazakâr Türkiye (yüzde 55-60), kentlileşmiş Türkiye ve bir de Kürt siyaseti... Evet, Türkiye’de oy tablosu sosyolojiye göre şekilleniyor.

Erdoğan tesadüfen değil, sosoyolojik zemini temsil eden karizmatik bir lider oluduğu için sürekli yüzde 52 oy alıyor.

Hatırlayın, Ekmeleddin İhsanoğlu CHP ve MHP tarafından çatı aday yapıldığında da Erdoğan yüzde 52 oyla seçilmişti. İhsanoğlu, CHP ve MHP’nin desteğiyle yüzde 38, Demirtaş yüzde 10 oy almıştı.

ERDOĞAN CEPHESİNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK

2018 seçimlerinde Erdoğan cephesinde değişen bir şey yok, bu kez MHP desteğiyle de olsa yine yüzde 52; birkaç puan aşağı veya yukarı...

Muhalefet partileri, 2018 seçimlerinde kendi havuzlarında oyları paylaştılar, muhalefet havuzu genişlemedi.”

‘DALDAKİ BEŞ KUŞTAN ELDEKİ BİR KUŞ İYİDİR’

Bu seçimlerde CHP, İYİ Parti ve Saadet’in “hukuk, kuvvetler ayrılığı” gibi konuları işledikleri, bu kavramların sadece kentileşmiş kesimler için öncelikli olduğunu belirten Akyol, gelişmekte olan yörelerde ise geçim, ücret, maaş, kamu yatırımlarının birinci önceliğe sahip olduklarını, AKP’nin propagandasının bunlara odaklandığını belirtti. Akyol, “Daldaki beş kuştan eldeki bir kuş iyidir”, vaatlerde AK Parti daha inandırıcı oldu. Oy havuzlarında önemli büyüme, küçülme olmadı” dedi.

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER

Akyol, “Muhalefet partileri ittifak yapmasalardı Meclis’e çok zayıf olarak girerlerdi. Kılıçdaroğlu bu seçimlerde ‘millet ittifakı’nın hayata geçirilmesinde başrolü oynadı. Zaten partisini geniş kesimlere açmaya çalışıyor. Meral Akşener’in 7 aylık bir parti iken, hazine yardımı olmadan ve birçok engellerle karşılaşarak yüzde 10 oy alması kesinlikle başarılıdır” değerlendirmesinde bulundu.

Akyol, “Siyaset, “Üç Türkiye” sosyolojisinde pencereler, kapılar, yollar açarak kaynaşmaya mecburdur; siyasetimiz ancak öyle dengeli ve denetimli hale gelir” dedi.