CHP'de çatlak beklediler ama umduklarını bulamadılar

CHP'de çatlak beklediler ama umduklarını bulamadılar

Abdulkadir Selvi, CHP'nin dün Ankara'da yaptığı aday tanıtım toplantısından izlenimlerini aktardı.

Abdulkadir Selvi, CHP'nin dün Ankara'da yaptığı aday tanıtım toplantısından izlenimlerini aktardı.

Selvi, "CHP Lideri salona, “Geliyor, geliyor Kılıçdar, Kılıçdaroğlu” müziği eşliğinde girdi. Sloganlarla karşılandı, ayakta alkışlandı. Aday belirleme sürecinde yaşanan sorunlar nedeniyle çatlak sesler çıkar mı diye bekleyenler vardı ama umduklarını bulamadılar." ifadelerini kullandı. 

İŞTE SELVİ'NİN CHP ADAY TANITIM ETKİNLİĞİNDEN AKTARDIKLARI

10 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim manifestosunu açıkladığı salonda, bu kez CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu izledim.

Erdoğan’ın manifestosu 11 maddeden oluşuyordu, Kılıçdaroğlu’nun seçim beyannamesi 12 maddeden oluştu.

Erdoğan “gönül belediyeciliği” derken, Kılıçdaroğlu “derman belediyeciliği”ni önplana çıkardı.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı; Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı eleştirdi. Belli ki seçim kampanyası ikisi arasında geçecek.

CHP’nin seçim beyannamesinin açıklandığı toplantıyı izledim. Partililerle konuştum. Burada AK Parti’nin toplantısı ile CHP’nin seçim beyannamesini açıkladığı toplantıyı kıyaslama düşüncesinde değilim. Burada CHP’nin toplantısından izlenimlerimi ve Kılıçdaroğlu’nun mesajlarını paylaşmak istiyorum.

CHP’nin seçim startını verdiği toplantı derli toplu ve düzenliydi. Kürsünün arkasında, tam ortada Atatürk ve Kılıçdaroğlu posterleri, onların sağında ve solunda ise “derman belediyeciliği” ve “Martın sonu bahar” sloganı yer alıyordu. Salonda ‘martın sonu’ sloganını HDP seçmenine mesaj olarak değerlendirenler vardı.

Toplantı açıklandığı saatte başladı. CHP Lideri salona, “Geliyor, geliyor Kılıçdar, Kılıçdaroğlu” müziği eşliğinde girdi. Sloganlarla karşılandı, ayakta alkışlandı. Aday belirleme sürecinde yaşanan sorunlar nedeniyle çatlak sesler çıkar mı diye bekleyenler vardı ama umduklarını bulamadılar.

CHP Lideri ön sıradakilerin ellerini sıkarken, kameralar Muharrem İnce ile tokalaşmasına odaklanmıştı. Tokalaştılar. Muharrem İnce daha önce gelmiş, salonda ilgiyle karşılanmıştı.

Kılıçdaroğlu sağına İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nu, soluna Ankara büyükşehir belediye başkan adayı Mansur Yavaş’ı alarak oturdu. İzmir büyükşehir belediye başkan adayı Tunç Soyer ise Ekrem İmamoğlu ile eski Genel Başkan Hikmet Çetin’in arasına oturmuştu.

KADININ ADI YOK
Çankaya Belediyesi’nin uluslararası ödüllü halk oyunları ekibi, başarılı bir gösteri yaptı. HOYTUR ekibinin gösterisini izlerken salonu farklı bir gözle süzdüm. HOYTUR ekibindeki kadın dansçı sayısı CHP’nin gösterdiği belediye başkan adaylarının sayısından fazlaydı.

12 Eylül’ün seçimlere sokmadığı SODEP’ten Erdal İnönü’nün SHP’sine kadar 12 Eylül sonrası sol siyaseti izlerim. Kadın sayısı hiç bu kadar az olmamıştı. CHP’de her zaman bir kadın ağırlığı olurdu, ama bu kez salonda “kadının adı yoktu”.

Kılıçdaroğlu kürsüye “Güzel günleri göreceğiz” diyerek çıktı. Seçim beyannamesini açıklamadan önce partililere uyarılarda bulundu, taktik verdi. Partilileri, “Sakın ha kutuplaştırma tuzağına düşmeyin” diye uyardı. 

Erdoğan’ın toplumu kutuplaştırdığını öne sürerek, CHP’lilerden bu tuzağa düşmemelerini istedi. Aday belirleme sürecinde yaşanan ayrışmaya bakınca, Kılıçdaroğlu’nun benzer bir mesajı CHP’nin içine vermesine de ihtiyaç var. CHP Lideri ittifak yaptığı İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e ve “Dirsek temasımız var” dediği SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’na da selam göndermeyi ihmal etmedi.

MAHSUNİ ŞERİF’Lİ YANIT
Kılıçdaroğlu’nun konuşması iki bölümden oluştu. CHP Lideri konuşmasını yarısını iktidar eleştirisine ayırdı, kalan yarısında ise seçim beyannamesini açıkladı. İktidarı ekonomi üzerinden vurmaya çalıştı. “17 yıldır iktidardalar, eleştirmeye hakları yok” dedi.

Domates, biber, patlıcan başrollerdeydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sivas konuşmasına, Mahsuni Şerif’in “Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana” dizeleriyle karşılık verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim mitinglerinde bir punduna getirip İsmet Paşa’nın ekmeği karneye bağladığı dönemlere değinir, elinde tuttuğu ekmek karnesini sallardı. Bu kez ekmek karnesi Kılıçdaroğlu’nun gündemindeydi. Yok, o ekmek karnesini sallayıp “Eyyy İnönü” demedi. 

Erdoğan’a “‘İnönü var ya İnönü, ekmeği karneye bağladı’ diyordu. Şimdi İkinci Dünya Savaşı mı var?” diye seslendi. CHP belediyeciliğini “derman belediyeciliği”, AK Parti belediyeciliğini ise “saray belediyeciliği” ilan etti, 12 maddelik seçim beyannamesini açıkladı. Erdoğan, çevre ve insan odaklı bir manifesto açıklamıştı, Kılıçdaroğlu ise yoksulluğu ve işsizliği önlemeyi vaat eden seçim beyannamesi ile ortaya çıktı. Sol bir parti için akıllı bir tercih.

Kılıçdaroğlu, belediye başkan adaylarını “Bu toplantıdan sonra herkes alanlara çıkacak” talimatını verip gönderdi. Doğru. Artık tartışmaları geride bırakıp seçimlere çalışma zamanı. Şunun şurasında sandığa gitmeye 48 gün kaldı. Ancak aday belirleme sürecinde yaşanan sorunlar, sahayı olumsuz etkilemeye, adayları aşağıya çekmeye başladı. O nedenle Kılıçdaroğlu’nun yeni bir rüzgâr estirmeye, CHP’yi “toparlamaya” ihtiyaç var.

CHP’liler bu yaşananlardan sonra Kılıçdaroğlu’ndan hem güçlü liderlik hem toparlayıcı ağabeylik bekliyorlar.