'CHP'den 21 milletvekili daha olsaydı... '

'CHP'den 21 milletvekili daha olsaydı... '

Sözcü yazarı Çiğdem Toker Meclis'te görüşülen, fındık üreticisini ilgilendiren önergenin reddedilmesiyle ilgili olarak değerlendirmede bulundu.

Muhalefet milletvekillerinin yeterli sayıda katılmadığı Genel Kurul'da bir ilk yaşanabileceğini kaydeden Çiğdem Toker, "Sorun, ilk kez muhalefet partilerinin tümünün bir araya geldiği bir araştırma önergesinin reddedilmesi. Sırf, o anda Genel Kurul salonunda yeterli sayıda muhalefet partisi milletvekili olmadığı için" diye yazdı.

"Fındığın kaderi" başlığıyla bir yazı kaleme alan Toker yaşananlarla ilgili olarak şunları kaydetti:

“Fındık fiyatı, Fiskobirlik'in faal olduğu 2006'da 5 dolar. Şu anda 2 dolar bile değil. Fakat fındık üreticisi 12 liraya satmak zorunda bırakıldığı ürününü havalaanındaki “free shop”ta 55 Euro olarak görüyor.”

Bu bilgiler 17 Ekim 2018 tarihli TBMM Genel Kurul tutanağından.
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “İnsaf” diye devam ediyor.
Fındığın 500 bin üreticiyi, 8 milyon kişiyi doğrudan ilgilendirdiği, dünya fındık üretiminin yüzde 75'inin ülkemizde gerçekleştiği, ağustosun ilk haftasında toplanıp eylülün ortasında son mahsulun toplandığı, rekoltenin çok arttığı bunun gurur verdiği ama üreticinin darda olduğu.

Çünkü fındığı Karadenizli üretici üretmesine rağmen, İtalyan bir firmanın değerinin çok altında satın aldığı. Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) her ürünü alıp, her nedense bu yıl fındığı almadığı…

Her şey ama bir tarımsal ürünü ilgilendirebilecek her şey konuşuluyor o gün. Uzun uzun…

Asıl amaç da fındık üreticilerinin sorunlarının daha etraflıca tartışılması.
Peki ne oluyor biliyor musunuz?
Haberlerde gördünüz muhtemelen. MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta'nın verdiği önerge TBMM'de reddediliyor.

“Sürpriz bunun neresinde?” demeyin. Sürpriz olan ret kararı değil. Muhalefet partilerince verilen bütün araştırma önergelerinin reddi, bu dönemin “mutlak kaderi”ne dönüşmesine kimse şaşırmıyor. AKP milletvekilli olmak biraz da en yakıcı, en sarsıcı, en korkunç olayların dahi, Meclis çatısı altında araştırılmasına “hayır” demek anlamına geliyor.

Ama sorun bu değil. Sorun pekala tersi olabilecekken, ilk kez muhalefet partilerinin tümünün bir araya geldiği bir araştırma önergesinin reddedilmesi.
Sırf, o anda Genel Kurul salonunda yeterli sayıda muhalefet partisi milletvekili olmadığı için.
20 kişi daha olsaydı
Evet, AKP'nin oy deposu olan Karadeniz insanını doğrudan ilgilendiren fındık üreticisinin sorunlarının araştırılması yine AKP oylarıyla reddedildi.
Basit bir hesap yapalım yine.
Meclis'te AKP'nin 290, CHP'nin 144, HDP'nin 65, MHP'nin 50, İYİ Parti'nin 40 sandalyesi var.
Önerinin oylaması sırasında tartışmalar çıkıyor. Ama tekrarlanan oylama sonrasında 135 kabul oyuna karşılık 155 ret oyu çıkıyor. Aradaki fark 20 milletvekili.

Yani bu araştırma önergesini veren ve destekleyen dört muhalefet partisinden beşer milletvekili daha salonda olsa.

Ya da 144 sandalyesi bulunan CHP'den 21 milletvekili daha salonda o anda bulunsa, bu önergesi AKP oylarıyla reddedilemeyecek…
TBMM'nin işlevsizleştirilmiş olmasını herkes eleştirebilir. Ama milletvekillerinin bizlerden farkı, yakınmak yerine koşulları zorlamak olmalı.
Çarşamba akşamı orada muhalefetten 20 milletvekilinin daha olması bir “ilk”i sağlayacaktı. Bu sadece emeği heba olan, darda bulunan Karadenizli fındık üreticisi için değil, herkes için anlamlı bir sonuç olacaktı…
Fındık araştırma önergesinin reddedilidği o oturum tutanağından bir alıntıyla bitirelim:

Oylama bittikten hemen sonra CHP'li Özgür Özel, “Karar yeter sayısı var mı?” diye soruyor.

Oturumu yöneten başkanvekili Mithat Sancar'ın ifadesi aynen şöyle “En yüksek katılımlı oturumlardan birini yaşamaktayız, 301 milletvekilinin katıldığı bir oylama bu. Sonuçları tabii işari oylama olduğu için açıklayamıyoruz ama öneri kabul edilmemiştir.”
Neredeydi o 20 kişi?