CHP'den 'kişisel veri' hamlesi

CHP'den 'kişisel veri' hamlesi

AKP’nin yerel seçimlerin yenilenmesi  için YSK’ya yaptığı başvurularında yasak olmasına  rağmen seçmen ve sandık görevlileriyle ilgili kişisel verileri kullanmasına yönelik tepkiler devam ederken, CHP Kişisel Verileri Koruma  Kurulu’na başvuruda bulunarak inceleme yapılmasını istedi.

CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç’un imzasını taşıyan başvuruda, 31 Mart sonrası İstanbul seçimlerinin yenilenmesi sürecinde, seçmenlerin kişisel verilerinin kanuna aykırı şekilde temin edildiğine dikkat çekildi. 

Başvuruda, 31 Mart seçimlerinin adeta “yılan hikayesine dönüştüğü” vurgulanarak, AKP ve MHP’nin günler süren itirazları nedeniyle oyların defalarca sayıldığı belirtildi.

AKP’nin 16 Nisan’da  YSK’ya yaptığı olağanüstü itirazı “bavullar” eşliğinde “şova dönüştürdüğüne” işaret edilen başvuruda özetle şöyle denildi:

'DEVLETİN İMKANLARINI KULLANDILAR'  

AKP’nin itiraz dilekçesinden ve parti yetkililerinin kendi beyanlarından; hiçbir partiyle paylaşılmayan kısıtlı, tutuklu ve hükümlü seçmenlerin listesinin devletin tüm imkanlarını kullanan AKP tarafından elde edildiği kolayca anlaşılmaktadır. Eşit şartlarda yarışılması esas olunan seçim sürecinde, CHP ya da diğer partilerle paylaşılmayan verilerin bir siyasi partinin erişimine açılması kabul edilemez.  

YSK’ya verilen olağanüstü itiraz dilekçesinin 32’nci sayfasında oy kullanmaması gereken kısıtlı, hükümlü, tutuklu seçmen sayısının 19 bin 350 olduğu belirtilmiş, aynı sayfada “İstanbul’un 39 ilçesinde zihinsel engeli bulunan 18 yaş ve üstü toplam 21 bin 782 kişinin seçmen listelerinde yer aldığı ve sandıklarda oy kullandığı belirlenmiştir. Zihinsel engelli bu kişilerin tamamının tam teşekküllü devlet hastanelerinden raporu oldukları ve seçme hakkı açısından engelli oldukları tespit edilmiştir” ifadeleri kullanılmıştır.

'KİŞİSEL SAĞLIK VERİLERİNİN MAHREMİYETİ İHLAL EDİLDİ'

İtiraz dilekçesinden de anlaşılmaktadır ki AKP iktidarı tarafından devlet hastanesi raporlarına erişilmiş, kişisel sağlık verileri kolayca elde edilmiş, çoğaltılmış ve bir nüshası tutulmuştur. 31 Mart seçimlerini izleyen günlerde, seçim güvenliği tartışmalarının ve gündeminin gölgesinde kalmış olsa da kişisel verilerin gizliliği ve kisişel sağlık verilerinin mahremiyetinin ihlal edildiği, bu verilerin Sağlık Bakanlığı’ndan alındığı ortadadır. Yine aynı biçimde seçmenlerin kısıtlı, tutuklu ve hükümlü seçmenlerin T.C. kimlik numaralarının bulunduğu ekli listelerin ise Adalet Bakanlığı’ndan temin edildiği açıktır.

Sandık kurulu başkan ve üyelerine ait T.C. kimlik numaralarını içerir listenin İçişleri Bakanlığı ya da Adalet Bakanlığı kanalıyla AKP’ye iletildiği, AKP’nin de bu listeyi başka kamu kurumlarına ileterek, bu isimlerin çalışıp çalışmadıkları ve SGK kaydı bulunup bulunmadığı biçimindeki verileri kamu gücünü kullanarak elde ettiği anlaşılmaktadır. Parti yetkililerinin açıklamaları, sadece sandık kurulu başkanlarının kişisel verilerinin afişe edilmekle kalmadığı, sandık kurulu başkanlarının akrabalarına ilişkin kişisel bilgilerin de araştırıldığını göstermektedir.

'SORUMLULAR HAKKINDA SUÇ DUYURUSU YAPILACAK'

İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde oy kullanan seçmenlere ait devlet hastanesi raporlarını içeren kişisel sağlık verilerini, kısıtlılık, tutukluluk ve hükümlülük bilgilerini içeren adli sicil verilerinin, sandık kurulu başkan ve üyelerine ait kişisel verilerin temin edilmesi, kanuna aykırı biçimde işlenmesi, AKP yetkililerine iletilmesi süreci incelenmelidir. İnceleme sonucunda vatandaşların rızaları dışında paylaşılan kişisel verilerinin imhası ve bu verileri bir siyasi partiyle paylaştığı ortaya çıkacak kamu görevlileri hakkında TCK’nın ilgili hükümlerince işlem yapılması amacıyla suç duyurusunda bulunulması için inceleme sonucuyla ilgili bilgi verilmesini talep ederiz.