CHP örgütlerinin birçok kademesinde görev aldıktan sonra Ankara 3. Bölge’den aday adayı olan Mehmet Yula, bireysel şöhretler üzerine siyaset argümanını kullanıp meşhurlaşan siyaset figürlerinden Türkiye’nin kurtulması gerektiğini belirterek, AKP’nin ötekileştirdiği, ayrıştırdığı kesimlerle yeniden diyalog kurulması ve barışılması gerektiğinin altını çizdi. Ankara’yı çok iyi bildiğini belirten ve Türkiye’yi huzur getirme taahhüdü ile parlamentoya girmeyi isteyen Yula ile hedeflerini konuştuk.

-Neden aday adayısınız?

Ankara’yı çok iyi biliyorum. Ankara kültürü ile ilgili yayınlanmış kitabım var. Ayrıca örgütün kademesinde görev yapan biriyim. Ben ülkeme, huzur getirme taahhüdünde bulunuyorum.

Demokrasiyi aş, ekmek kadar önemli buluyorum. Rafa kaldırıldığı dönemde demokrasiyi yaşatmak zorundayız. Parlamentodaki temel mücadelemiz onu içerecek. Ötekileştirilenlerin, öteki olmadığını, hep birlikte olduğumuzun mücadelesini vereceğim. Biz parlamentoya kendi yurttaşlarımızın ve yoldaşlarımızın temsilcisi olarak gidiyoruz ama aslında hep birlikte gideceğiz. Böyle bir ideolojiden gelen biriyim. Ben bireysel olarak gidebilirim ama asıl hayalim, kadını, işçisi, genciyle ötekileştirilen diğer toplum kesimleriyle birlikte parlamentoda varlık mücadelesidir. 

(Yula seçim çalışmalarını şimdiden başladı. Görüştüğümüzde Beypazarı'nda seçim çalışmaları yapıyordu. Yukarıdaki fotoğraf çalışmaları sırasından çekilmiştir.)

BİREYSEL ŞÖHRETLERE SON

Üzülerek söylüyorum, Türkiye’de son siyaset yapma biçimi ideolojiden çıkmıştır. Bireysel şöhretler üzerine siyaset argümanını kullanıp meşhurlaşan siyaset figürlerinden Türkiye’nin kurtulması lazım. İdeolojik ve birikimin egemen olduğu parlamentoya ihtiyaç vardır. Sosyal ya da bildiğimiz medya kurumlarında artık bağırarak sorunlar çözülmüyor. Herkes aklını başına alacak. Daha sakin ve anlaşılabilir bir planlama ile parlamentoda çoğunluk sağlamalıyız. 

GİDECEK BAŞKA YERİMİZ YOK

Son 1.5 aydır nasıl Türkiye’de ezber bozduysak, genel başkanımız önderliğindeki CHP olamayanı nasıl başardıysa biz ezber bozmaya devam etmeliyiz. Türkiye’nin bize ihtiyacı var.

Ötekileşmeyen, toplumsal barışı esas kılacak temsile ihtiyaç var. Toplumsal barışı içselleştirmeliyiz. 

Demokrasi, insan hakları, ne derseniz deyin bunların tümünün anlaşarak çözülebileceğine inanmak lazım. Bağırarak, ötekileştirerek olmuyor. Bizim gidecek bir başka yerimiz yok. Türkiye biçimsel olarak Cumhuriyet’in kuruluş ruhunu yeniden inşa etmelidir. Türkiye’nin kardeşlik hukukunu yeniden tesis etmek lazım. AKP’nin ötekileştirdiği, ayrıştırdığı kesimlerle yeniden diyalog kurup barışmak gerekiyor. Toplumsal barış esas meselelerden biridir.

-CHP’nin 24 Haziran hedefi ne olmadır? 

CHP, tek başına iktidar olmalı, Tayyip Bey’i gönderip, bu işe tamam demelidir. Cumhurbaşkanımız, Muharrem İnce olacaktır. 

-İlk ve son olacak herhalde. Çünkü Muharrem İnce parlamenter sisteme dönmeyi taahhüt ediyor...

Muharrem Bey, elbette parlamenter sisteme dönmeyi taahhüt ediyor.  Ayrıca parti içi demokrasi gerekiyor. Keşke ön seçim olabilseydi. Ancak yerim ne olursa olsun, bizim bu süreci kişisel meseleye dönüştürmememiz lazım. Her şeyi bir tarafa bırakarak, bu iktidarın gitmesini, CHP’nin iktidara gelmesini sağlamamız lazım. Ülkemizin geleceği hepimizden önemli. 

MEHMET YULA KİMDİR?

Bugüne kadar hep parti içi ön seçimlerle aday oldu- ğunun altını çizen Mehmet Yula, Erzurum Hınıs Gençlik Kolu Başkanlığı, Ankara Etimesgut İlçe Başkanlığı, Ankara İl Eğitim Sekreterliği görevlerinde bulundu. Altan Öymen ve Deniz Baykal’ın genel başkanlıkları dönemlerinde Parti Meclisi üyeliği de yapan Yula, Murat Karayalçın’la birlikte ise Genel Saymanlık ve Genel Başkan Yardımcılığı yaptı. Yula, son seçimde Etimesgut belediye başkan adayı oldu.