CHP Ankara Milletvekili Ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkan Vekili Şenal Sarıhan, İHD tarafından dile getirilen Nur Muhammed Abay’ın kaçırılma ve işkence ile ifadeye zorlanma iddialarını İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya sordu.

OHAL sürecinde artan zorla kaybedilme, kaçırılma ve işkence iddialarına dikkat çeken Sarıhan, son olarak 16 Şubat’ta İstanbul’da Nur Muhammed Abay isimli bir vatandaş 16 Şubat’ta çalıştığı tekstil atelyesine gitmek üzere evinden çıkmasının ardından kendisini istihbarat görevlisi olarak tanıtan kişilerce kaçırıldığı ve bir hafta işkence gördükten sonra boş bir araziye atıldığı iddiasını Meclis’e taşıdı.

Abay’ın kim ya da kimler tarafından ne maksatla kaçırıldığını soran Sarıhan, olaya ilişkin herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığının cevabını istedi. Sarıhan, aile tarafından dile getirilen kamera kayıtlarının silinmesi iddiasını da önergesine alarak olayın vehametine dikkat çekti. CHP’li vekil ayrıca Abay’ın 11 Mart’ta resmi olarak gözaltına alınma nedenini de sordu.

Daha önce Ankara’da kaçırıldığı iddia edilen 11 kişi ve kendilerini devletten daha güçlü olarak tanımlayan, Kamu Güvenlik Timi olduklarını söyleyen bir ekip tarafından kaçırıldığı basına yansıyan Deniz Bahçeci’nin yaşadıklarını anımsatan Sarıhan, bu kez de benzeri bir olayın İstanbul’da karşılarına çıkmış olmasının endişe verici olduğunu belirtti.

Sarıhan, bu olaylar karışında Soylu’nun kendisine verdiği yanıtı da anımsatarak “Sayın Bakan o dönemde “Kim devletten güçlüyüz diyorsa devlet onun boyunun ölçüsünü almasını bilir. Böyle bir hakkı, kimsenin yasaların tanımadığı, kanunun tanımadığı hakkı kimse kendi adına kullanamaz, buna hiçbirimiz müsaade etmeyiz, devlet de müsaade etmez, hukuk da müsaade etmez. Böyle adı sanı meczup olan birtakım kuruluşların kendi adına bir yerlerde eğer var ise değerlendirme yapmalarına da tahammülümüz olmaz”” demişti. Bu ve benzeri olaylara müsaade edilmeyeceğini ifade eden Bakan’a bunun ancak iddiaları ciddiyetle araştırmakla, suçluları cezalandırmakla mümkün olabileceğini anımsatarak soruyoruz: İnsanları kaçıran ve işkence eden kişilerin derhal bulunmasını ve yargılanmasını sağlamak devletin görevi değil mi?”

Bu bağlamda;
1- Abay’ın başından geçenlere ilişkin herhangi bir soruşturma yapılmış mıdır?

2- Abay’ın kaçırılmasına ilişkin şikayette bulunulan Emniyet ve Savcılık makamları bugüne dek ne tür işlemler ve nasıl bir araştırma yapmıştır?

3- Abay’ı kim ya da kimlerin kaçırdığına ilişkin bilgiye ulaşılmış mıdır? Ulaşılmışsa haklarında bir soruşturma yapılmış mıdır?

4- İddiaya göre Abay’ın kaçırılma anına ilişkin kamera kayıtları da yok edilmiştir. Bu kayıtlar nasıl ve kim/kimler tarafından silinmiştir?

5- Abay’ın 11 Mart’ta gözaltına alınmasının nedeni nedir?

6- Bilginiz içinde olduğu gibi, OHAL sürecinde bu ve benzeri kaçırılma ve işkence iddialarına ilişkin şikayetler tarafımıza ve hak örgütlerine yapılmıştır.

• Daha önce Meclis gündemine taşıdığımız, 10 Ekim tarihinde Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu MYK Üyesi Deniz Bahçeci, Ankara’da kaçırıldıktan sonra Kamu Güvenlik Timi tarafından darbedildiği iddiasına ilişkin bugüne dek herhangi bir soruşturma yapılmış mıdır?

• Yine daha önce (29 Mayıs 20017’de) bir soru önergesiyle gündeme getirdiğimiz, 2016 ve 2017 yılları içerisinde çeşitli tarihlerde Ankara’da kaçırılıp zorla kaybedildiği iddia edilen 11 kişinin akıbetine ilişkin bir soruşturma yapılmış mıdır? Yapıldı ise sonucu ne olmuştur? Bu konuda kaygı içinde olan mağdur yakınlarını ve kamuoyunu aydınlatmayı düşünüyor musunuz?

7- Aynı zamanda bir insanlık suçu olan ve son dönemde artan işkence iddialarına ilişkin ilgili makamlara OHAL sürecinde kaç şikayet ulaşmıştır? Bu şikayetlere yönelik adli ve idari kaç soruşturma açılmıştır? Sonuçları ne olmuştur?