Barış CAN / YURT

TÜSES Vakfı 2014 yılından beri her yıl gençlerin entelektüel gelişimine destek verebilecek siyaset atölyeleri düzenliyor. Bu sene ilk atölye çalışması 25 Kasım'da 'Latin Amerika'da Toplumsal Hareketler' başlığı ile Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Mert Aslanalp tarafından gerçekleştirilmişti. Atölye çalışmalarından ikincisi "Türkiye'de Sosyal Demokrasi Düşüncesinin İzleri" başlığı ile araştırmacı yazar Tanıl Bora tarafından dün akşam TÜSES'in Gayrettepe'deki ofisinde gerçekleşti.

60'ın üzerinde katılımcının olduğu Atölye çalışmasının açılış konuşmasını KHK’yla ihraç edildikten sonra TÜSES Eğitim Koordinatörlüğü görevini üstlenen Prof. Yüksel Taşkın yaptı. TÜSES'in atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Taşkın "TÜSES Vakfı olarak gençlerin donanımlı ve özgüvenli özneler olmalarının yolunun, kendi kendilerini inşa etmelerinin önünü açmaktan geçtiğine inanıyoruz. Tam da bu nedenle atölyelere düzenli katılım gösteren genç arkadaşlarımızın kendi sunumlarını yapmalarını teşvik ediyoruz. Sunumlarını tamamlayan arkadaşlarımıza da TÜSES Siyaset Atölyeleri sertifikası veriliyor. Sertifika hakkı kazanan ya da seminerlerimizin 2/3 kısmına katılan gençlerimiz, eğer isterlerse TÜSES- GENÇ ailesine katılarak, önümüzdeki dönemlerde yapacağımız projelerimize katkı sunabiliyorlar..." dedi. Taşkın bu sene gençlere bir de sürprizlerinin olduğunu belirterek, atölye çalışmalarından sonra bir de gezi programı düzenleyeceklerini açıkladı. TÜSES atölyelerinin tamamen ücretsiz olduğunu belirterek "bu sene katılım da talep de çok yüksek, yoğun istek üzerine kayıtlar yeniden açıldı, katılmak isteyenler TÜSES'in web sitesindeki formu doldurarak başvurmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

Atölye çalışmasının ilk bölümünde Tanıl Bora Türkiye'de sosyal demokrasinin nasıl ortaya çıktığını ve altın çağını anlattı. İkinci bölümde ise Bora, katılımcılarının sorularını yanıtladı.

CHP'de sosyal demokratlığın, 'ortanın solu' diye ortaya çıktığını 1965 ile 80 arasında 'altın çağı'nı yaşadığını öne sürdü. Bora konuşmasında Bülent Ecevit'e geniş bir yer ayırdı. Bülent Ecevit'in 1966'da yazdığı 'Ortanın Solu' risalesine değinerek Ecevit'in nasıl adım adım iktidara geldiğini anlattı.

Ecevit'in kısa boyu, esmerliği, bıyığı, elinde sigarası, başında kasketi ile nasıl halktan biri göründüğünü, ancak konuşmaya başladığı zamanda entelektüel birikiminin ortaya çıktığını belirtti. Ecevit'in iktidara gelmesinde halkla arasındaki aracıları kaldırmasının, bölüşümdeki adaletsizlikleri dile getirmesinin etkili olduğunu, halkla kucaklaşan Ecevit'in sanayiciler tarafında da desteklendiğini belirtti.

CHP'lilerin 70-80 arasında entelektüel anlamda sosyalistlerle başa çıkmak için kendilerini geliştirdiklerini söyledi. Bora ortanın solunun CHP'nin çizgisi olduktan sonra, CHP'deki kopmalara da değinerek Cumhuriyetçi Güven Partisi'ni örnek verdi. Bora, Güven Partisi'ni 'CHP'yi devlet partisi olarak tanımlarlar, kömünist düşmanıdırlar' şeklinde ifade etti. Bora "CHP içerisinde hala Güven Partisi devam eder" dedi. 

Sosyal demokrat belediyeciliğe de değinen Bora, denetleyici değil, üretici belediyecilik yapıldığını belirterek 2 örnek verdi. İlk halk ekmek fabrikasını kuran kişinin İstanbul Belediye Başkanı Ahmet İsvan olduğunu, yine Ankara'da alt gelir grubu için Batı Kent'in CHP'li Belediye Başkanı Ali Dinçer tarafından projelendirildiğini anlattı. TOKİ'yi de sosyal demokratların projesi olduğunu belirten Bora, AKP'nin TOKİ'nin üstüne konduğunu söyledi. CHP'nin son 3-5 senedir daha sosyal demokrat olduğunu belirtti. 

TÜSES ÜNİVERSİTE GİBİ ÇALIŞIYOR

TÜSES'in bu seneki atölye çalışmalarında 10 ana başlık yer alacak. Siyaset, ekonomi, dış politika, edebiyat gibi birçok alanda gerçekleşecek atölye çalışmalarını yapacak isimlerin daha çok KHK'lar ile ihraç edilen akademisyenlerin olması dikkat çekti. Katılımcılar TÜSES'in atölyelerini faküldeki derslerin hızlandırılmış şekli olarak tanımladı.

TÜSES'İN ATÖLYELERİNE KATILMAK İÇİN TIKLAYINIZ