‘CHP’nin Che Guevarası'na 1 numaralı forma  

‘CHP’nin Che Guevarası'na 1 numaralı forma  

CHP'nin İstanbul çalışmalarına 'geçmişten bugüne' destek verenler buluştu. Toplantıya İBB Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever'in sözleri damga vurdu: CHP'ye bugün her zamankinden fazla ihtiyaç var!

Barış CAN / YURT

CHP İBB Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever'in organize ettiği buluşmada CHP'liler Gülsever'e 1 Numaralı İBB forması hediye etti. Grup adına Gülsever'e formayı hediye eden CHP Eyüp Belediye Meclis Üyesi Murat Çelik 'Bizim, CHP'nin Che Guevara'sıdır, hepimizin büyüğü, abisidir. Ertuğrul abiye 1 numaralı formayı hediye ettik, çünkü futbolda 1 numara kendi takım arkadaşlarına asla sırtını dönmeyen adamdır, Ertuğrul abi de İBB'nin 1 numarasıdır' dedi. Arkadaşlarının 1 Numaralı forma hediyesine çok sevinen Gülsever 'Kasımpaşa Genç Takım'da da 1 numaraydım, kalecilik yaptım. Bu formayı da giyeceğim ve sahaya çıkacağım' dedi.

CHP İstanbul eski il genel meclis üyeleri her sene geleneksel olarak yaptıkları kahvaltı toplantısı Bakırköy Botanik Park'ta gerçekleştirdi. Toplantıya Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, CHP Kadıköy eski İlçe Başkanı, İstanbul milletvekili Kadir Gökmen Öğüt de katıldı. Toplantıyı organize eden CHP İBB Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever yaptı.

Gülsever konuşmasına 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayarak başladı. Gülsever "Cumhuriyet kazanımlarının teker teker yok edildiği, cumhuriyet eserlerinin birer birer yıkıldığı böyle bir ortamda, siyasal iktidarın baskılarının had safaya çıktığı bir dönemde, bu buluşmanın cumhuriyete bugünden sahip çıkmak adına çok kıymetli ve değerli olduğunu düşünüyorum. Cumhuriyet Bayramınız hepinize kutlu olsun diyerek söze başlamak istiyorum." dedi.

"5 yıl birlikte İstanbul İl Genel Meclisi'nde görev yatık. Aldığımız görevlerin hiçbir gününü unutmadım. Çok değerli bir çalışma ortamımız vardı." diyen Gülsever ebediyete intikal etmiş çalışma arkadaşlarının isimlerini tek tek saydı. Gülsever "Hüzünler de yaşadık birlikte; sevgili Bahaddin Köroğlu'nu, Ahmet Aslantürk'ü, Hasan Mutlu'yu Ahmet Kılıç'ı, İhsan Dursun'u, Zeynel Avcı'yı, Recep Durgun'u görevi başındayken kaybettik. Görevi bittikten sonra Avni Sarıoğlu hayatını kaybetti. Bu arkadaşlarımız bizim yüreğimizde her zaman yaşayacak. Onları hiç unutmayacağız, her seferinde yad edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Tüm CHP'lileri iktidar olmak için seferbeliği çağıran Gülsever'in konuşmasından satır başları ise şöyle:  

Bugün burada bulunan ve bulunamayan arkadaşlarımızla birlikte mevcut siyasal iktidarın, bütün planlarını, bütün olumsuzluklarını, bütün hainliklerini yılmadan, usanmadan, bıkmadan onlara karşı dile getirmeye gayret ettik. Tüm bunları da toplumla paylaşmaya çalıştık. 

Gün geldi gerektiğinde kavga ettik, gün geldiğinde hatta yumruklaştık, arkadaşlarımız siper oldu bize. 

VALİ’NİN BİRİ HAİNLİKLE SUÇLANARA CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ DİĞERİ….

İki tane vali ile çalıştık. Bir valiyle 2 yıl öbürüyle 3 yıl çalıştık. Her bütçede her faaliyet raporunda arkadaşlarımızla birlikte valilerin yüzüne karşı İstanbul'da olan bütün olumsuzlukları hiç yutkunmadan dim direkt yüzlerine söyledik. ‘Yanlış yapıyorsunuz, yanlış yoldasınız’ dedik. Bugün itibariyle o iki valinin bir tanesi artık siyasetin dışına itildi. Diğerinin Allah yardımcısı olsun 'hainlikle' suçlanarak cezaevine gönderildi. Gezi Parkı'nda gençlere yapılan zulmü orada söyledik, halka yapılan zulmü orada söyledik. Bunların hepsinin haksızlık olduğu hatta kendi il genel meclis üyesi arkadaşlarımıza 1 Mayıs'ta yapılan  zulmü onların yüzüne söyledik. Ama bizi dinlemediler. Bugün onlar siyasette yok ama biz hala görevimizin başındayız, buradayız. Bu düzenin değiştirmek için uğraşıyoruz. 
Sizin bize verdiğiniz güçle arkadaşlarımızın bir bölümü şimdi İBB'de görev yapıyor. Hasan Tapan İBB'de beraber çalışıyoruz, Sabiha Tüzünoğlu ile beraber çalıyoruz. Erdal Tüfekçi ile birlikteyiz. Bendeniz sizler adına orada görev yapıyorum.

İl genel meclis üyeliği yapmış arkadaşlarımızın bazıları, belediyelerde meclis üyeliği görevine devam ediyor. Bilgilerine, birikimlerine ihtiyacımız her günkünden daha fazla.

CHP’YE HER ZAMANKİNDEN DAHA FAZLA İHTİYAÇ VAR

Bugün Türkiye'nin Cumhuriyet Halk Partisine her zamankinden çok daha fazla ihtiyacı var. Partimizin de size ihtiyacı var. Partimizin bugün daha güçlü, daha canlı, toplumun daha fazla güven duyduğu bir yapıya ulaşması da her zamankinden daha önemli gözüküyor.

İl Genel Meclisi'nin 400 milyonluk bir bütçesi vardı, bakanlıklardan vs. gelen bir ek bütçesi daha vardı. 2 milyar ile biz İstanbul'da çok iş yapıyorduk. O 2 milyarın doğru kullanılması için iktidarı uyarıyor, yanlışlarını dile getiriyorduk.

YOKSEUL HALKIN PARASI ÇARÇUR EDİLİYOR

İl genel Meclis'i kapatıldı, bugün ise bana İBB'de verdiğiniz görevimin başındayım. İBB'nin bütçesi 42 milyar lira. Birçok bakanlığın bütçesinden çok daha büyük. Bu 42 milyar lira İstanbul halkının parası. Bu para İBB parası değil, İstanbul halkının; otobüse, metroya, metrobüse bindiğinde, içtiği suya verdiği, kullandığı doğalgaza verdiği, harçlara, çöp vergisine verdiğinde toplanmış para. Bir de devletten gelen paralar var. 
Yoksul halkın parası olan bu 42 milyarlık dev bütçe çarçur ediliyor, abiyane tabirle peşkeş çekiliyor. Üzülerek söylemek istiyorum ki; Bu uygulamalara karşı çıkmaya çalışıyorsak da başarılı olamıyoruz. Çünkü karşımızda her istediğini yapan, yaptıkları karşısında da kimseye hesap vermeyen, kimseyi dinlemeyen bir ceberrut anlayış var. 

BU SİYASİ İKTİDARIN AKIBETİ DE O VALİLER GİBİ OLACAK

Bu bizi dinlemeyen, bizim önerilerimize kulak vermeyen o valiler, bugün siyasette yoklar. Bizim önerilerimize kulak vermeyen bir belediye başkanı da siyasette yok. İnan ki bugün bizim söylediklerimize kulak vermeyen bu siyasi iktidarın akıbeti de aynı o valiler, aynı o belediye başkanları gibi halkın oyu ile siyasetin dışına itilerek mutlaka bir gün yok olacaklar.

VALİLER, EMNİYET MÜDÜRLERİ AKP GENEL MERKEZİ’NDE BELİRLENİYOR

Çok sıkıntılı bir dönemden geçiyoruz. 1973'ten beri Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir üyesiyim. 43 yılını siyasete vermiş biri olarak birçok siyasi iktidar gördüm, gördüğüm siyasi iktidarların hepsinde elbette devletin önemli mevki ve makamlarına kendine yakın insanları getirmek için özel bir çaba sarf ederdi. Ancak öncekiler devletin kendi işleyişi içerisindeki kurallara da mutlaka uymaya dikkat ederlerdi. Şimdi bunların hiçbir tanesi yok. Devletin valileri, devletin emniyet müdürleri artık AKP'nin Genel merkezinde ve ilçelerinde belirleniyor. Hakimler, savcılar, hiçbir tanesi özgürce karar veremiyor. siyasi iktidarın tasavvufu altında eziliyor.

GELİRİN YÜZDE 54’Ü, NÜFUSUN YÜZDE 1’İNE GİDİYOR

Halk ekonomik olarak da çok büyük sıkıntıda... Ortalığı güllük gülistanlık gibi göstermeye çalışıyorlar ama öyle değil. Türkiye'deki gelirin yüzde 54'ü nüfusun yüzde 1'ine gidiyor. Geri kalan yüzde 46'sını ise halkın yüzde 99'u pay etmek mecburiyetinde kalıyor. Türkiye'de böylesine bir çarpık düzen var. Bunlara karşı mücadele edecek bir tek siyasi parti var oda CHP'dir. 
CHP'den başka bu ülkede, bu iktidarı gönderebilecek, yıkabilecek halkın oyuyla onları iktidardan uzaklaştırabilecek başka bir parti yok. Hepimiz elimizden geldiğince CHP'ye destek vermek ve onu iktidar yapmaktan başka çaremiz yok. 

İBB’NİN 800 MİLYONU TARİKAT VE CEMAATLERE PEŞKEŞ ÇEKİLDİ

Sıkıntılar büyük, bu halkın parasıyla çok kötü işler yapılıyor, iBB’nin 800 miyona yakın parası 3.5 yılda cemaat ve tarikat vakıflarına verildi. Bunun anlamını doğru okumamız lazım. Artık karşımızda çalan, çırpan, vurgun yapan bir siyasi iktidar yok. Türkiye'nin bundan sonraki yüz yılını, geleceğini çalan kendi ideojilerine uygun nesil yetiştirmek için çabalayan bir güruh var karşımızda. 
Biz ya da bir başka siyasi iktidar geldiğinde bunların yaptıkları kaçak katları, yeşil alanları geri alabiliriz, kamulaştırırız, parasını veririz, yıkarız olmadı eski planlarına dönüştürebiliriz ama gençlerin kafasına sokacakları bu beton duvarları yıkmamız mümkün olmaz. Onun için hepimizin CHP'ye destek olup Türkiye'de Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan, laik, demkratik bir Türkiye Cumhuriyetini koruyup kollamanın yolunu el birliği ile bulmalıyız.

2 MİLYON ÇOCUK İŞÇİ VAR

Toplumu 3 kuruşa muhtaç etmeye çalışıyorlar. Türkiye'de bütün istatistikler gösteriyor. 15 yaşın altında çalışan 2 milyon çocuk var Türkiye'de. Okul çağında, oyun yaşında çocuklar sokaklarda görüyorsunuz mendil, kalem satıyorlar, ayakkabı boyacılığı yapıyorlar. Evlerine 3 kuruş götürebilmek için. Böyle bir atmosferde halkın çocuklarının kafası bulandırılmaya çalışılıyor. Bunların hepsinden çıkışın bir tek yolu var; o da partimize sahip çıkmak.
Hiçbirimiz partimize küsmeyelim, darılmayalım, ne olur eskisinden daha fazla sarılalım çünkü bizim çıkacak, gidecek başka bir yerimiz yok. 

SİYASİ İKTİDAR SALLANIYOR, AZ İTSEK YIKILACAKLAR

Siyasi iktidar sallanıyor, inanın buna... Ben bunu görüyorum, gözlüyorum. İtsek, bir parça dayansak yıkılacaklar... Saraydan her şeyi yönetmeye çalışıyorlar. Ama o saray da eskisi gibi siyasi iktidarını devam ettiremeyeceğini biliyor. Herkesle kavgalı... Dünyada dostumuz kalmadı. Etrafımızdaki herkesle kavgalıyız. Buradan çıkış halkın kararlılığı ile mutlaka olacak. Uzak değil bu, 2019'da bu işin olmasının önünde hiçbir engel yok. Halkın umuda, güvene, heyecana, ihtiyacı var. O heyecanı verecek olan, halka önderlik edecek olan bizim partimizdir. CHP kendi iç çekişmelerinden, kişisel egolarımızı tatmin etmekten vazgeçerek mutlaka halkla buluşmanın, kucaklaşmanın yolunu bulmalıdır. Biz bundan sonraki çalışmalarımızda örgütlenmemizde 'bu kongreyi nasıl kazanacağız' diyen örgütlenme modelinden mutlaka vazgeçmeliyiz. ‘Halkı nasıl örgütleyebiliriz’ diye düşünmeliyiz. Eğer biz tarlada çiftçilerin arasında, fabrikada işçilerin arasında, üniversitede gençlerin arasında olmayı, örgütlenmeyi başarırsak inan ki 2019'da bunların esamesi bile ortada kalmaz. 

KENDİ HİKAYEMİZİ YAZALIM

Çok güzel bir laf var 'gündüzden kandili hazır etmezsen gecenin karanlığına mahkum olursun' diye. Biz de bugünden mutlaka topluma ulaşmalı, dertlerimizi, Türkiye'nin sıkıntılarını tek tek anlatmalıyız. CHP kendi büyük hikayesini yazmalıdır. Yeni baştan sıfırdan kendi büyük hikayesini yazmalıdır. Artık kendine sahip çıkmalıdır. Başkalaşmaktan vazgeçmelidir. Devşirme bir takım taşımalarla CHP'yi iktidar yapacağını zannetmekten vazgeçmelidir. Özüne dönmelidir, kendi CHP kültürü ile sosyal demokrasi ve sol kültür ile bezenmiş insanlarına sahip çıkarak yoluna devam etmek zorundadır. Çünkü aslanlar kendi hikayelerini yazmazlarsa hayatları boyunca avcıların hikayesini dinlemek zorunda kalırlar. Ben hikayemizi yeni baştan yazacağımıza inanıyorum. Tüm CHP'lileri bir seferberlik gibi partilerine sahip çıkmaya çağırıyorum. 

CHP'li Gülsever'in konuşmasındaki ayrıntılar, katılımcılar tarafından 'CHP Beyoğlu Belediye Başkan Adayı' olacağı yönünde mesaj olarak algılandı.