Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce İstanbul çıkartması yaparak Esenyurt, Bağcılar, Bahçelievler'de yurttaşlara seslendi. Ardından Küçükçekmece'ce geçen İnce İlçe Binası önünde yurttaşlara seslendi.

İşte İnce'nin açıklamalarından satırbaşları:

Esnafın borçlarını sileceğiz diyorum. Teknoloji diyorum. Tasarım diyorum. Gelecek d,iyorum. Ben bunları söylerken benim bir rakibim var. Erdoğan bugün bana terbiyesiz dedi. Ben onun seviyesine inmem.

Türk Kürt Alevi Sünni başörtülü başörtüsüz AKP'li CHP'li 81 milyona söylüyorum. Bedava kek yemek isteyenler Erdoğan'a fabrikada iş isteyenler İnce'ye oy versin

Erdoğan'a üzülüyorum. Tek parti döneminde 75 kişilik sınıflarda okudum diyor. Yani doğmadan okula gitmiş. Garip bir şey. Çok garip Erdoğan ilkokulu 75 kişilik sınıfta okumuş. Üniversiteyi tek kişilik sınıfta okumuş.

Benim cumhurbaşkanlığımda yargı üyeleri Erdoğan'ı eleştiremeyecek. Çünkü yargı üyeleri siyaset yapamaz. Benim cumhurbaşkanlığımda generaller beni alkışlamayacak. Benim cumhurbaşkanlığımda valiler benim değil milletin valisi olacak. 

Derdimiz ekonomi olacak. Hiç kimseyi ötekileştirmeden, ayırmadan. Çocuklarımızı iyi yetiştireceğiz.

Bugün İstanbul'da prova yapıyoruz. Büyük İstanbul buluşması için. Ne zaman mı olacak? 23 Haziran'da 2 milyon kişi olacağız. 

Erdoğan'la meydanlarda konuşuyoruz. Ben diyorum ki gençler işsiz.  Türkiye batıyor. Kamyon duvara çarpmak üzere. Erdoğan neden erken seçime gitti? Çünkü ekonomik kriz kapıda. Ama bu yorgun adam bu krizi atlatamaz. Erdoğan bir daha seçilirse dolar 8-10 lira olur. Türkiye'ye yeni bir kan lazım. 

Erdoğan gazete manşetlerini atan adam, ben gazete patronlarıyla kavga eden adam. Erdoğan Türkiye'yi Washington'dan yöneten adam, ben Türkiye'yi Ankara'dan yönetecek adam.

Bir yanda saraylı var, bir yanda milletin evladı var. Niye ona saraylı diyorum biliyor musunuz? Niye ona beyaz Türk diyorum biliyor musunuz? O kilosu 4 bin 500 lira olan çay içiyor sarayda 

Ankara'da bin 150 saraylı odası var. İstanbul'da 5 saray var. Bu da yetmedi. Şimdi 300 odalı Marmaris'te saray yaptırıyor. 24'ünde Allah'ın izniyle milletimizin isteğiyle seçildiğimizde o yazlık sarayı kullanmayacağım. O yazlık sarayı engellilere vereceğim.

Ben sarayı değil, zihniyetini yıkacağım. Ben o sarayı doktora öğrencilerine vereceğim. Bilim yuvası olacak orası.

Hastaneleri yıkacak diyor. Niye yıkayım hastaneyi? 25 yıl kira garantisi verdin yüzde 70 hasta garantisi verdin. Şehir hastaleri çok iyi diyor, müşterisi çok olur diyor. Yani hastane dolmazsa sizi hasta yapar yine doldurur.

Bunlar memleketi satar diyor, satmadığın ne kaldı senin? Petkim'i sattın, şeker fabrikaları sattın. Ayak üstü 40 tane yalan söylüyorsun. 

Türkiye bu sıkıntılı günlerden yorulmuş adamla çıkamaz. Bizim istediğimiz şey, 24 Haziran'a kadar üç kişiyi ikna edeceksiniz. Anlatacaksınız.  16 yıldır ülke yönetiyor, adamın vaadi kıraathane. Kıraathane de internet yasak, onu eleştirmeyeceksin. Mesela pasalig getireceksin kimse seni yuhalayamayacak. Ben Pasaligi kaldıracağım. 24 Haziran'dan sonra bağırıp çağıran bir cumhurbaşkanı görmeyeceksiniz. Gençlerle televizyonlara çıkacağım. 

Diyelim ki Erdoğan bir projeyi başlatmış, o projeyi devam ettiririm. Ama Kanal İstanbul'u yapmam.