‘Darbe dönemi yargısı bile Deniz Gezmiş'i salondan atmadı, Ahmet Şık'ı atmak ne demek!’

‘Darbe dönemi yargısı bile Deniz Gezmiş'i salondan atmadı, Ahmet Şık'ı atmak ne demek!’

Fatih Altaylı, Şık’ın sözlerinde mahkemeye yönelik bir hakaret, küfür ve terbiyesizliğin olmadığını belirterek, “Mahkeme başkanı, 'Bu siyasi bir savunma' diyor. Olabilir. Tokmak sizin elinizde, siyasiyse davanın içeriğiyle alakası yoksa dikkate almazsınız olur biter” dedi.

Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı, "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına ve anayasal düzene karşı suç işlemek" iddiasıyla yaklaşık bir yıldır tutuklu yargılanan gazeteci Ahmet Şık'ın mahkeme salonundan atılmasına ilişkin,  "Darbe dönemi yargısı bile Deniz Gezmiş'i salondan atmadı, Ahmet Şık'ı atmak ne demek" dedi.

"Şık’ın sözlerinde mahkemeye yönelik bir hakaret yok, küfür yok, terbiyesizlik yok" diyen Altaylı,  "Mahkeme başkanı, 'Bu siyasi bir savunma' diyor. Olabilir. Tokmak sizin elinizde, siyasiyse, davanın içeriğiyle alakası yoksa dikkate almazsınız olur biter. Ne demek salondan atmak" diye yazdı.

Fatih Altaylı, "Kötü Ruh" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümünde, Deniz Gezmiş’in yargılandığı sırada yüzündeki acı tebessümü soran mahkeme heyeti başkanına, “Arkanızda adalet yazıyor da, ona gülüyorum” dediğini hatırlattı. O günü anımsayanlara “Bu laf üzerine mahkeme başkanı, Deniz Gezmiş’i salondan atmış mıydı?” diye sorduğunu belirten Altaylı, “Atmamış. Ahmet Şık ise salondan atıldı” diye yazdı. Fatih Altaylı, şunları kaleme aldı:

“Şık’ın savunmasında kullandığı argümanlar, kendini savunma biçimi, mahkeme başkanını kızdırmış ve Şık’ı salondan çıkarmış.

Şık’ın sözlerinde mahkemeye yönelik bir hakaret yok, küfür yok, terbiyesizlik yok.

Mahkeme başkanı, “Bu siyasi bir savunma” diyor.

Olabilir.

Tokmak sizin elinizde, siyasiyse, davanın içeriğiyle alakası yoksa dikkate almazsınız olur biter.

Ne demek salondan atmak.

Darbe dönemi yargısı bile Deniz Gezmiş’i salondan atmazken, dünkü durum adalete yakışır bir tavır değil.

Mahkeme salonunun kutsalı “savunma” hakkıdır.

Bu kutsalı çiğnemeye kimsenin hakkı olamaz.”